Kafkas'ın kravatı ve Gekas

Ben bu yenilgiyi Tolunay Kafkas'ın, "kravatına" bağlıyorum! Böyle sıcak bir havada kravat takmak (!) bence sağlıklı düşünceyi engeller! Nitekim Kafkas'ın, sahaya sürdüğü takım ile kulübede oturttuğu futbolcular, bu söylediklerimin bir ispatı! Adrian, Olcan, Halil kulübede, Onur'u, bir tarafa bırakıyorum, olmaması gerekenlerin birçoğu sahada!

Trabzonspor'da yalnız futbolcuların değil teknik direktör ve yönetimin de basireti bağlanmış! Bu kadar büyük yanlışlıkları belki de yalnızca "kravata" bağlamamak gerekir! Bunun altında daha büyük nedenler de olabilir!

Bu Trabzonspor nasıl düzelir onu bilmem ama bildiğim bir şey var; Allah öncelikle bu taraftara sabır versin! Trabzonspor için son altı hafta, sahada olduğu kadar saha dışında da çok önemli. Dargınlıklar, kızgınlıklar işi daha da zorlaştırır!

Gelelim Hamza Hamzaoğlu'na; Hamzaoğlu'nun kravatı yoktu (!) ama Kafkas'tan aşağı kalır tarafı da yoktu!  Gekas gibi altın yumurtlayan bir golcü elinde var, ama Hamzaoğlu, Gekas'ı yedek kulübesine oturtup, gol atmak için kendisini ve takımını adeta yırttı! Hamzaoğlu, Gekas'ı, taraftarların hatırlatmasıyla oyuna aldı (!) hem maçı, hem de kariyerini kurtardı! Bence Hamzaoğlu'nun bu yanlışı, şimdiye kadar elde ettiği artıların hepsini silip götürdü.

Hani bir söz vardır; "ununu elemiş eleğini asmış" Gekas öyle bir oyuncu! Ama gel gör ki, Türkiye'ye geldiğinden beri çok iyi işler yapıyor. Dün attığı golü, benim diyen bir futbolcu atamazdı! Yunan futbolcu, attığı bu golle, yeniden Türkiye'deki kariyerini tazelemiş oldu.