Bugünlerde Netflix’te Ricky Gervais’e ait ne varsa izliyorum. After Life dizisi en beğendiklerimden. 2 sezon ve her biri 6 bölümden oluşuyor. Her bölüm 30 dakikayı geçmiyor. 

Eşini kanserden kaybeden Tony’nin hemen her şeyi alaya alması, sarkastik davranışları, insanların temel inançlarıyla dalga geçmesi vb. etkili anlatılmış. Mizahi ve sivri dilini After Life’a da yansıtmış Ricky Gervais. 

Aynen stand up’larında olduğu gibi Gervais’in sınırı yok. Hristiyanlık, Hazreti İsa, ateizm, Bruce Jenner, İngiliz tarihi... her şeyi ti’ye alıyor. Tabii Gervais çok zeki bir komedyen ve tüm dünyada büyük kitlesi oluştu...

Bu kadar lafı niye yazdım? Dün bir haber gördüm. Habere göre; "Oyuncu Bartu Küçükçağlayan ve Melikşah Altuntaş’ın Instagram’daki 'Mücbir sebepler' isimli canlı yayın programında Mustafa Kemal ve Nazım Hikmet şiirini hedef almaları tepki çekmiş.”

İkili, yayını 2 Mayıs günü yapmışlar... Yayında Melikşah Altuntaş isimli sosyal medya fenomenini Orhan Aydın tarafından okunan ve Şair Nâzım Hikmet’e ait olan “Türkiye işçi sınıfına selam” adlı şiiri için “Beyefendinin iddiaları bunlar, bu şiir. Hatta düz yazı” diyerek alay konusu yapmaya çalışmış. 

Yayına bağlanan Eser Yenenler ise, içerisinde Mustafa Kemal Atatürk’ün de adının geçtiği bir şiiri alaycı bir üslupla okuduktan sonra, yayında söz konusu şiir ve usta sanatçı ile dalga geçmeye devam etmiş... 

Haberde yazanlar bunlar. Oturdum yayını izledim. Ben orada kimseye hakaret görmedim. Evet, Nazım Hikmet şiiriyle alakalı şaka yapılmış. İyi de Eser, Bartu, Melikşah komedyen. İşleri espri yapmak. Bundan insan niye alınır ki?

Allah aşkına her şeyden böyle rahatsızlık duyulursa insanlar nasıl espri yapacak, komedi filmi çekecek? Instagramda yapılan bir yayından bile neden rahatsız olunur ki?

Ağır hakaret, küfür, sinkaf olmadıktan sonra bırakın insanlar özgürce istediklerini söylesinler. Türkiye’de herkesin kendine göre tabusu var. Toplum eleştiriyle ileriye gider. Mevcut durumdan memnun olmayanlar yeni buluşlar yaparlar ve ilerleme sağlarlar. 

Ricky Gervais burada olsa muhtemelen müebbet yer ve içeriden çıkamazdı!.. 

İfade özgürlüğü espri yapmayı da içerir. Ben savcılarımızın yerinde olsam komedyenlerin yaptığı şakalarla ilgili şikâyetleri yırtar çöpe atardım...