Ülkeler kabuğuna çekilirken Türkiye’nin açılımları

A -
A +
Gerçekten kolay değil. Türkiye dış politikada açılımcı politikasını olduğu gibi sürdürüyor. Herkes kabuğuna çekilip hiçbir şey yapmazken Libya ve Doğu Akdeniz’de adım atabilmek büyük iş. 
Kimse belki idrak edemiyor ama yapılan iş çok önemli. Cumhuriyet tarihi boyunca hiçbir işe karışmayan, sadece olanı biteni izleyen Türkiye’den oyun kurucu Türkiye’ye doğru adımlar attık.
Bizim bu denli yaptığımız icraat tabii ki Batılıları da ürkütüyor. 29 Mayıs’ta yazmıştım: “Türkiye’yi Akdeniz’in küçük bir bölümüne hapsetmeye çalışan uluslararası oyunu paramparça edercesine bozduk. Bunun üzerine karşımızdaki geniş ittifak, şer dolu zihnini işletmeye, kumpaslar kurmaya, oyunlar uydurmaya başladı! Opus Projesi de bunlardan biridir. Ancak ne yaparlarsa yapsınlar, Türk Silahlı Kuvvetlerimizin, MİT Başkanlığımızın kahraman personeli kurmay zekâsıyla ve savaşçı donanımıyla Libya’daki tüm oyunları bozmaya devam edecektir.”
Özellikle Millî İstihbarat Teşkilatı, Libya’da çok önemli görevler üstleniyor. Kaç ülke bizim oyunumuzu bozmak için bir araya geldi. Türkiye, hep şunu söylüyor: “Libya Libyalılarındır. Temel amaç Millî Mutabakat Hükûmetinin öncülüğünde, tüm Libyalıları kapsayan toprak bütünlüğü ve ulusal birliği sağlanmış, bağımsız egemen ve müreffeh bir Libya’dır.” 
Kimseden toprak istemiyor, petrol  karşılığı iş yapmıyor. Türkiye’nin Libya konusundaki duruşu net. Türkiye, Suriye, Doğu Akdeniz ve kuzey Afrika’daki çıkarlarını korumakta kararlı, her türlü maliyete katlanarak bu politikalarına devam edecek. Libya’nın bölünmesine karşı. O nedenle Libya’da siyasi süreçten yana. 
Ancak Hafter, iki yıldır tüm ateşkes anlaşmalarını ve barış sürecini ihlal ediyor. Buna rağmen Rusya, Mısır, Birleşik Arap Emîrlikleri ve Fransa, Hafter’e destek veriyor. Hafter demek çatışma ve kaos demek. Fransa ve diğerlerinin demokrasi ya da istikrar derdi yok. 
Türkiye resmî ve BM’nin tanıdığı Libya hükûmetinin daveti üzerine orada. Türk askerinin Libya’da kalıcı olup olmayacağı Libya’nın meşru hükûmetinin kararına bağlı. Ancak Libya’da ateşkes için Hafter’in 2015 öncesi sınıra çekilmesi şart. Bunun için de Sirte ve Cufra boşaltılmalı.
Libya’nın parçalanması felaket senaryosudur. Irak’ta ve Suriye’de yaşanan benzer durumlar DEAŞ’ın ortaya çıkmasını sağladı. Ortaya çıkan küresel terör, dış güçlerin müdahalesine, bu durum da milyonlarca insanın savaştan kaçarak mülteci hâline dönüşmesine neden oldu. 
Özellikle Avrupa’ya yönelik mülteci akını da aşırı sağın güçlenmesine, bu durum da AB’nin ahenginin bozulmasına sebep oluyor ve iç barışı için tehdit oluşturuyor. ABD başta Hafter'e destek verirken daha sonra Hafter'in Rusya yakınlaşması neticesinde ABD de Hafter'e mesafe koydu. Ancak ABD Libya’da belirleyici bir rol oynama konusunda çekimser, zira kasımda seçim var.
Fransa Cumhurbaşkanı Macron iç politik sıkışıklıktan kurtulmak için Türkiye düşmanlığı yapıyor. Türkiye ve Rusya ile çatışmak son dönemde bazı ülkeler için iç politik bir manevra olmaya başladı. Macron da ülkesindeki sıkıntıyı Türkiye’ye çatarak gidermeye çalışıyor. Bu bakımdan Hafter desteği realist değil.
İşte herkes içeri kapanırken Türkiye açılımları çok değerli. Bunun meyveleri ileride toplanacak.
 
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.