Amiraller muhtırası basit bir mesele olarak görülmemeli

A -
A +
104 emekli amiral bir araya gel, “Yüce Türk milleti” diye başlayan ve “endişe ediyoruz” diye devam eden, buram buram darbe kokan muhtıra yaz... Sonra devlet gereken tepkiyi gösterince -içlerinden bazıları- geri adım at!..
Bizim siyasi tarihimiz böyle darbe ve darbe girişimleriyle dolu. Zaten başarılı olunca darbe, başarısız olunca girişim oluyor. 15 Temmuz başarılı olsa darbe olarak tarihteki yerini alacaktı. 
Amiraller muhtırasını niye önemsemek gerekir? Şöyle düşünün: Bu muhtıra verildi. Diyelim ki MHP -ki bu muhtıraya en dik duran MHP ve onun genel başkanı Sayın Bahçeli’ydi- bu açıklamadan sonra “ben ortaklığı bozuyorum” dedi ve erken seçim kararı alındı. İşte bakın "hükûmetler nasıl düşürülüyor"un örneği budur. Ya da parlamenter sitem var diyelim. İktidarda da bir koalisyon hükûmeti mevcut. Bu muhtıradan sonra ortaklardan biri çekilse hükûmet düşmüş oluyor. Muhtıraların böyle işlevleri vardır... 
Zaten 104 amiral bu muhtırayı yayınlayınca bir başka emekli amiral Semih Çetin şöyle dedi:
“Ertesi gün bildirinin yayınlanmasından sonra 'darbe' iddiaları ortaya çıkınca hemen WhatsApp grubundaki yazışmalara döndüm. Acaba konuyla ilgili bir konuşma var mı diye baktım ama öyle bir şey yoktu. Bildiri hazırlanmış kendi aralarında 'şurasını böyle düzeltelim, bu çıksın' gibi konular konuşmuşlar. Bana geldiğinde bildiri son hâlindeydi. Zaten bildiri de değil üzerinde basın duyurusu yazıyordu. Sonunda da 'kamuoyuna saygıyla arz ederiz' ifadesi vardı. Bana gönderilen taslak bildiride Yüce Türk Milletine diye bir başlık yok. Yayına gelmeden önce sorulara hazırlıklı olmak için bildiriye baktığımda çok enteresan bir şey gördüm. Bildirinin altındaki tarih 06.04.2021 olarak görünüyordu. Ancak bu bildiri çok ilginç bir şekilde 4 Nisan'da basına sızdırıldı."
Emekli askerî hâkim Ahmet Zeki Üçok ise WhatsApp mesajlarının kendisine okutulduğunu, ancak emekli amirallerin duyurusuna imza koyanların gece yarısı yayınlansın diye bir kararı olduğunu görmediğini söyledi. 
Ayrıda Millî Savunma Bakanımız Hulûsi Akar 86 amiralin imza atmadığını duyurmuştu. Yani bazı emekli amiraller de bu muhtırada bir bit yeniği olduğunu görmüştü. Savcılık harekete geçti ve 10 emekli amiral gözaltına alındı, 4’ü ifadeye çağrıldı. 
13 emekli amiral hakkındaki kararını dosya üzerinden veren hakimlik, savcılığın "Devletin güvenliğine veya Anayasal düzene karşı suç işlemek için anlaşma" suçlamasıyla tutuklanmasını talep ettiği emekli Tuğamiral Ergun Mengi'nin ifadesini aldıktan sonra, yurt dışına ve il dışına çıkış yasağı adli kontrol şartıyla serbest bırakılmasına karar verdi.
Burada ince bir ayrıntı var. Savcılık 13 emekli amirale adli kontrol uygulansın diyor ama Ergun Mengi tutuklansın diyor. Mahkeme tutuklamıyor. Yani ondan ciddi ciddi şüphe ediyor... 
AK Parti bu işin üstüne gitmeli. Sonuna kadar hem de. Demokrat Parti Samet Kuşçu olayını es geçti. Hafife aldı. Sonucu ağır oldu. 27 Nisan e-Muhtırası'nın hesabı sorulmadı. 28 Şubat’ın sivil ayağına dokunulmadı. 28 Şubatçı darbecilerin dosyası Yargıtay’da ama hâlâ karar çıkmıyor. Sivil veya emekli tek bir darbeci zihniyetli asker kalmayana kadar mücadeleye devam edilmeli...
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.