Üçüncü Dünya Savaşı çıkar mı?

Dünyanın birçok yerinde çatışma ve savaş var. Rusya şubat ayında Ukrayna’yı işgale girişti. Çok sayıda insan hayatını kaybetti. Ölümler, yaralılar, evsiz barksız kalanlar ve daha önemlisi dünya tahıl krizi yüzünden açlıkla karşı karşıya.

 

Türkiye araya girmese ciddi problem çıkacaktı. İlerleyen günlerde diğer gemiler de Odesa Limanı’ndan çıkar. Çıkmazsa bu sefer kışın açlık tehlikesi başlar. Bir yandan da gaz krizi Avrupa’yı tedirgin ediyor. Rusya gazı kestiği an Avrupa’da birçok ülke soğuğa mahkûm demek. Ya da arabalar çalışmayacak, evlerde çorba kaynamayacak demek.

 

Bir taraftan da Çin-Tayvan sorunu var. Temsilciler Meclisi Başkanı Nancy Pelosi’nin ziyareti bölgeyi karıştırdı. Çin gerçek silahlarla tatbikat yaptı. Askerî hareketlilik başladı. Dünyanın en büyük çip üreticisi Tayvan’ın ABD’yle yakın ilişkisi Çin’i kızdırıyor.

 

Balkanlarda da durum karışık. Kosova-Sırbistan arasındaki gerilim şimdilik ertelenmiş görünüyor. Ama 1 Eylül’den itibaren Kosova’da yaşayan Sırpların da Kosova kimliği ve plakası alması zorunlu oldu. Sırbistan buna direniyor ama Kosova kararlı.

Ermenistan rahat durmuyor. Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev gerekli mesajları verdi ve gerekeni yaparız dedi.

 

Çağımızda her şeye ulaşmak daha kolay. İletişim güçlü. Ama bir yerdeki sıkıntı dünyayı büyük açmaza sürüklüyor. Limanlar kapalı kaldığı an açlık sorunu başlıyor. Ya da petrol üreticileri kesintiye gittiği an enerji sorunu baş gösteriyor.

 

Kıyamet çağına bile gidilebiliyor. Bazen filmlerde izlediğimiz elektriksiz günler bile gerçek olabilir. Teknolojik imkânlar gittiğinde ütopik şeyler gerçeğe dönüşebilir.

 

20. yüzyılda dünya iki dünya savaşı gördü. Soğuk Savaşı yaşadı. Çok daha kötü günlere dünya şahitlik etti. Şimdi çatışma alanları daha az ama taş devrine dönmek de zor değil. Her şey insana bağlı.

 

Tek bir Rusya dünyayı kilitleyebiliyor. Açlığa, elektriksizliğe mahkûm edebilir. Batı liderlik göstermezse bunlar kaçınılmaz.

Tüm bunlara rağmen 3. Dünya Savaşı çıkmaz. Kimse bir felaket senaryosunu istemez. Elbette liderlerin tavırları da bunda etkili olacaktır.

 

Tabii bunları iyimser havayla söylüyoruz. Yarının ne getireceğini de bilemeyiz. En kötü durum senaryosuna da hazır olmalıyız. İşte Putin’in aldığı tek kararın sonuçlarını hep beraber yaşıyoruz.