'Türkiye'de hareket, harekette bereket var

A -
A +
Üç arkadaş gazeteci olmak hevesiyle Nuh Albayrak'ın (o dönem elinizdeki gazetenin yazı işleri müdürüydü) yanına geldiğimizde 19 yaşında üniversite öğrencisiydik. Nuh Ağabey, bizi kalın gözlüklü, kır saçlı, kibar bir adama yönlendirdi. Tanıştırdıktan sonra “Abi, eti senin kemiği bizim. Arkadaşlar gazeteci olmak istiyor. Yoğur bunları” dedi.
İşte o emanet edildiğimiz kişi Mustafa Bilim idi.
Uzun senelerimiz onun yanında geçti. O sadece bir usta değil, ağabey oldu. Ve Mustafa Ağabey geçtiğimiz günlerde meslek hayatına 48 yıl sonra noktayı koydu. Haberin mutfağında, İhlas Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Mücahid Ören ve eşi Aslıhan Hanım’ın da katıldığı bir törenle veda pastasını kestik. Ondan boşalan Türkiye Gazetesi Yayın Koordinatörlüğü görevine ajans, televizyonculuk, yazılı ve dijital gazetecilikle önemli işlere imza atan genç ama birikimli bir isim geldi. Yücel Koç ile kadromuz güçlendi…
Ben de gazetedeki görevlerimin yanı sıra hafta içi her sabah TGRT Haber’de Nevra Öner ile “Sabahın Gündemi” programında karşınızda olacağım. Ahmet Hakan gibi “Kravat taksam mı, takım mı giysem spor mu olsam” diye sağa sola sormaya vakit olmadan kendimi ekranlarda buldum, iyi mi?
Ve bir güzel haber daha…
Tarih programlarının aranan ismi, güler yüzlü, keskin sözlü, millete ecdadı sevdiren adam Prof. Dr. Ahmet Şimşirgil’i yazar kadromuza kattık. Ahmet Hoca her pazar doyulmaz yazılarıyla karşınızda olacak.
Öte yandan bu “ekşın”dan başkent büromuz da nasibini aldı.
'Türkiye'de hareket, harekette bereket var
Ankara Haber Müdürlüğü’nü güzel insan Oğuzhan Şahin yürütüyordu. Bu görevi Yeni Şafak’tan transfer ettiğimiz başarılı gazeteci Çetiner Çetin devraldı.
Ne diyelim… Herkese hayırlı olsun…
Sonuçta hepimiz güzel bir “Türkiye” için çalışıyoruz.
'Türkiye'de hareket, harekette bereket var
 
Cin şişeden çıktı, haber bahane!
 
Önce Deniz Baykal, CNN Türk'te "Ya aday ol ya da git" diyerek bombanın fitilini ateşledi. Sonra Fikri Sağlar "Asıl tek adam Kılıçdaroğlu" diye rest çekti. İki kanattan darbe alan Kılıçdaroğlu, yangını bastırmak için 34 yıldır CHP sıralarında bulunan Sağlar'ı 'disiplin kurulu'na gönderdi.
Fikri Sağlar'a karşı rahatsızlığın sebeplerinden biri de Akşam gazetesine mülakat vermesiydi. Araştırdım, röportajı yapan muhabir Sağlar'ı öylesine arayıp görüşünü almak istemiş. O da "Buyur gel konuşalım" demiş. Adam meğer doluymuş...
Hatırlar mısınız bilmem. AK Parti’nin ilk iktidar döneminde Mahmut Koçak diye bir milletvekili vardı. Turhan Çömez ile birlikte Erdoğan’a bayrak açtı. AK Parti hâliyle bu iki milletvekiliyle de yollarını ayırdı.
Meclis’te Koçak’ı öpüp kutlayan CHP’liler bugün Fikri Sağlar’a tahammül edemiyor.
Mahmut Koçak da o dönem Cumhuriyet gazetesine konuşmuş, manşet olan o röportajla ipini kendisi çekmişti.
Hangi parti olursa olsun. Hesabını medya üzerinden görmeye kalkan vekilin biletini keserler. Ama görünen o ki CHP’de asıl sorun bu değil. Süheyl Batum, Emine Ülker Tarhan, Umut Oran, Birgül Ayman Güler gibi isimleri harcayan Kemal Kılıçdaroğlu, kendi getirdiği ve allayıp pulladığı Selin Sayek Böke’yi bile yedi… 
Ama bu burada kalmaz.
Cin şişeden çıktı. Haber bahane.
 
'Türkiye'de hareket, harekette bereket var
Genel başkanlık mı? Aman Allahım...
 
CHP sözcülüğünden istifa eden Selin Sayek Böke, geçen yılın başında Cumhuriyet muhabirinin "İki yıl sonrasının genel başkanı' gibi yakıştırmalar da var hakkınızda. Ne düşünüyorsunuz?" sorusuna "Genel başkanlık mı? Aman Allahım!" diye cevap vermişti.
O "iki yıl" sözü bir planın ürünü olarak mı sarf edildi bilemem. Bildiğim Böke o gün kapıyı kapatmadı.
"Genel başkanlık mı? Aman Allahım!" cümlesinin devamına "Çok isterim" de gelebilir "Harika olur" da "Haddim değil" de... O, üçüncüsünü çağrıştıran bir şey demedi. 
Nitekim kulisler Böke'nin başını çektiği yeni bir partiyi işaret ediyor. 
'Türkiye'de hareket, harekette bereket var
 
"Çifte kavrulmuş" haber
 
Türkiye’de tüplü ve otogaz olmak üzere LPG’den iki ayrı oranda ÖTV alınıyor(muş). Tüplü LPG’de ton başına alınan ÖTV tutarı 1.210 TL’ye karşılık gelirken, otogazdaki ÖTV 1.778 TL’yi buluyor(muş). İşte aradaki bu 568 TL’lik fark, haksız kazanç peşinde koşanların ve kaçakçıların ekmeğine yağ sürüyor(muş).
Bu bilgileri nereden öğrendik? Milliyet ve Vatan gazetelerinden. İki gazete aynı başlık, aynı metin, aynı spot, aynı mizanpajla çıktı geçen gün. Belki bu basında bir ilk.
Gazetelerin patronu "gaz"cı olunca, tüp haberleri de böyle "çifte kavrulmuş" oluyor.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.