Yakışıyor mu? -1-

A -
A +

Her zaman söylüyoruz; Türkiye'nin en büyük sorunu muhalefettir. Muhalefeti de yalnızca Meclis'teki muhalefet partileri sanmayın. Mahut partilerle, âdeta bir emme-basma tulumba gibi birbirlerinden beslenen sorumsuz medya; algı oluşturmada başı çekmektedir. Demokrasi tarihi boyunca, CHP'nin kahreden-yıkıcı muhalefeti, iktidarların olduğu kadar milletin de iflahını kesmiştir.

CHP; tarih boyunca bir örneği görülmemiş bu halini, İttihat-Terakki'den tevarüs etmiştir. İttihat-Terakki zihniyeti; kendilerini memleketin asıl sahibi görür ve kendilerinden olmayanları ötekileştirir ve onlara tepeden bakar. Cahil, maceraperest ve gözü kara olan bu güruhun; yalnızca on yıllık bir yönetimleri ile koca imparatorluğumuz, paramparça edilerek yıkılıp gitmiştir.

Bu zihniyete sorarsanız; kendilerinden ziyade vatanlarını seven yoktur! Sevgileri, vatanı batırdığına göre; nefretlerinin ne yapacağını varın, siz hesap edin!

Nefretlerinin ne yaptığını; ruhlarının tecessüm ettiği CHP'nin muhalefet anlayışında pekâlâ görülmektedir. Yazı-tura misali; biri ulusalcı, diğeri milliyetçi olarak; CHP ile MHP de; son günlerdeki ortak tutumları ile ruh ikizleri olduklarını sergilemektedirler.

Şimdi bunlara, bir de 'Okyanus medyası' eklendi.

Bakınız; Meclis'te geç kalmış bir güvenlik paketi kanunu çıkarılmak isteniyor. Daha dün; 6-7 Ekim olayları ile insanlarımızın nasıl öldürüldüğünü ve şehirlerimizin nasıl tahrip edildiğini, esnafımızın dükkânlarının nasıl yıkılıp yakıldığını gördük. Çıkarılacak kanunla; polis; okul, kamu binası, ibadethane gibi yerlere Molotof, patlayıcı, yanıcı, yakıcı, boğucu, yaralayıcı ve benzeri silahlarla saldıranlara karşı silah kullanabilecek. Toplantı ve gösteri yürüyüşlerinde havai fişek, Molotof, demir bilye ve sapan bulundurulmayacak ve taşınmayacak. Terör örgütünün propagandasına dönüştürülen yürüyüşlerde, yüzünü tamamen veya kısmen kapatanlara 5 yıla kadar hapis cezası verilebilecek. Bonzai ve türevi uyuşturucu maddeler de TCK kapsamına alınacak. Kolluk amirinin yazılı, acele hallerde sözlü emriyle kişinin üstü, eşyası, aracı aranabilecek. Bu yapılırken arama gerekçesini de içeren belge verilecek.

Yukarıdaki maddelerin görüşülmesi sırasında; HDP'li milletvekili Meclis kürsüsünde yüzünü poşu ile sararak konuşuyor; kendi partisinin milletvekilleri de; yine yüzlerini örterek arkadaşlarını dinliyorlar. Sözde; bu tavırları ile kanunu protesto ediyorlar. Bunların hallerini bir dereceye kadar anlamak mümkün. Ama; ya MHP'lilerin tavrı? İnanılır gibi değil!

MHP'li milletvekili; "Polis, başörtülü bir bacımıza; açıl, ben seni arayacağım! Soyun bakalım, seni arayacağım!" diyebilecek diye; olaya dürbünün tersinden bakıyor. Onun bu beyanını alan 'Okyanus medyası' ise: haberi, şu çarpık başlıkla verip; aklı sıra hükümetin aleyhinde algı oluşturmaya çalışıyor: Başörtüsüne yasa tehdidi!

Kendileri, başörtüsünü 'füruat' görüp önemsemezken; iftira atmaya çalıştıkları iktidarın başörtüsü için yaptıkları ortada değil mi?

Bütün bunları millet görmüyor mu?..

Ya; Süleyman Şah'ın kabrinin naklindeki tutumlarına ne demeli; Allah, akıl fikir versin! (yarın devam F.B.)

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.