Pazar yazıları -58-

A -
A +
Ahir zamanda en büyük cinayetler din sahasında işlenmekte ve beş-on nadanın yüzünden, binlerce, on binlerce insan ebedi felakete sürüklenmektedir.
Mahut nadanların, kerametleri kendilerinden menkul olarak uydurdukları şey; "Kur’an İslamı" tuzağıdır. Bu, bir tuzaktır; zira nefse hoş gelmektedir ve dinleyenlere veya izleyenlere; "İşte! Tam benim aradığım ve beğendiğim din!" dedirtiyor.
Bunlar, akılları sıra sevgili Peygamberimizi dinden ayırmak istemektedirler. Ve; Peygambersiz bir din inşa etme gayesindeler. Dolayısıyla, Kur’an-ı kerime Peygamber efendimizin (aleyhisselam) açıklamaları ışığında değil, kendi kısa görüşlerine göre mana vermektedirler. Halbuki bu hâli, sevgili Peygamberimiz yasaklamıştır ve şöyle buyurmuştur: "Kur’an-ı kerimi kendi görüşüne göre açıklayan (o şekilde mana veren) küfürdedir."
İmam-ı Rabbani hazretleri, 1. Cilt. 157. Mektupta buyuruyor ki: "… Ey mesut kardeşim! Bize ve size her şeyden önce lazım olan, itikadı kitaba ve sünnete uygun olarak düzeltmektir. Doğru yolun âlimlerinin, (Allahü teala onların çalışmalarına iyi karşılıklar versin) Kur’an-ı kerimden ve hadis-i şeriflerden anladıklarına ve bildirdiklerine uygun olarak itikad etmek lazımdır. Çünkü, KİTAPTAN VE SÜNNETTEN BİZİM VE SİZİN ANLADIKLARIMIZIN HİÇ KIYMETİ YOKTUR. Ehl-i sünnet âlimlerinin anladıklarına uymak lazımdır. Bizim anladıklarımız, Ehl-i sünnet âlimlerinin anladıklarına uymuyor ise, hiç kıymeti olmaz. Çünkü her bidat sahibi (türedi reformcular) ve doğru yoldan kayarak dalalete (sapıklığa) düşenler, sapık bilgilerini ve bozuk işlerini, Kur’an-ı kerimden ve hadis-i şeriflerden anladıklarını ve bu iki kaynaktan çıkardıklarını söylemektedirler. Bu sözleri çok yanlış ve haksızdır…"
Sevgili peygamberimiz (aleyhisselam) bir hadis-i şeriflerinde buyurdu ki: "Allahü tealadan korkunuz! Sözümü iyi dinleyiniz ve itaat ediniz! Ben öldükten sonra gelecekler, çok ayrılıklar göreceklerdir. O zaman benim ve halifelerimin yoluna sarılınız! Dinde (ibadet diye) yeni ortaya çıkan şeylerden kaçınınız! Çünkü, bu yeni şeylerin hepsi bidattir. Bidatlerin hepsi dalalettir, doğru yoldan ayrılmaktır."
Yine İmam-ı Rabbani hazretleri, 1. Cilt 80. Mektupta buyuruyor ki:
"… Nisa suresi  79. Âyetinde mealen, (Resulüme itaat eden, elbette Allahü tealaya itaat etmiştir) buyuruldu. Resule itaat, Hak tealaya itaat demektir. O’na (sallallahü aleyhi ve sellem) uymamak, Allahü tealaya isyandır. Allahü tealaya itaatin, Resulüne itaatten başka olduğunu sananlar için nazil olan, Nisa suresinin, (Allahü tealanın yolu ile Resulünün yolunu birbirinden ayırmak istiyorlar. Senin söylediklerinin bazısına inanırız, bazısına inanmayız diyorlar. İkisi arazında ayrı bir yol açmak istiyorlar. Bunlar, elbette kâfirdir) mealinde 149. Âyeti, bunların kâfir olduklarını bildiriyor…"
Ki, Resulullahın (aleyhisselam) yolunu da, bizlere Eshâb-ı kirâm efendilerimiz (rıdvanullahi aleyhim ecmain) açıklamıştır. Şu hâlde, bize düşen; Eshab-ı kiramın yolundan yürüyerek, Resulullah efendimizin (aleyhisselam) yoluna, oradan da Cenab-ı Hakk’ın yoluna vâsıl olmaktır.
Kim, bu feyiz ve hidayet yolunu takip etmeden; kendini öne çıkarıp "ben" derse; "benim anladığıma göre" derse; yani kendi kısa aklınca sözde "Kur’an İslamı" derse, halt etmiş olur! Böylelerinin anlattıklarının tümü, kendi zırvaları olup; bunların gerçek İslamiyet’le yakından ve uzaktan hiçbir ilgisi yoktur ve olamaz.
Bu tiplere, dinde; "Allahü tealaya giden yolun kesicileri, eşkıyası" denir. Bol miktarda bulunan bu tipler, isimlerinin önüne Prof. etiketini koyarak, televizyon ekranlarında arz-ı endam ediyor ve anlattıkları zırvalarla milletin dinini-imanını çalıyorlar! Mücadele suresinin; (Doğru bir şey yaptıklarını sanıyorlar. Biliniz ki, onlar yalancıdır, kâfirdir) mealindeki âyeti bu gibilerin hâlini gösteriyor.
Cenab-ı Hakk, cümlemizi şerlerinden muhafaza etsin. Amin!
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.