HAŞİM KILIÇ, KONUŞUN VE AÇIKLAYIN!

A -
A +
Anayasa Mahkemesi, Twitter, HSYK ve YSK kararlarıyla, Haşim Kılıç'ın Başbakan'ı hedef alan siyasi konuşmalarıyla -artık sayısını unuttuk- yeni bir itibar ve irtifa kaybına uğradı.Ama sonuçta bu kararları cansiperane savunan Haşim Kılıç, uluslararası odaklara ve Türkiye'deki belli mahfillere "dünya şirini, her yola gelir, muhafazakâr ama demokrat" bir imaj çizmeyi, Cumhurbaşkanlığına adaylığı için herkesi konuşturmayı başardı..Evet, bugün herkes, köşe yazarından siyasetçisine, televizyon yorumcusundan iş adamına, sendikacısından sokaktaki vatandaşa dek herkes Haşim Kılıç'ın Cumhurbaşkanlığına adaylığını konuşmakta ve yazmaktadır.Başbakan'ın her dediğine polemikçi bir siyasetçi gibi laf yetiştiren Haşim Kılıç tüm bu konuşulanları duymuyor olamaz.Haşim Bey, Cumhurbaşkanlığını istiyor da olabilir, bunun için eleştirmiyorum.Ancaaaak!Haşim Kılıç'ın boynunda şu anda ağır bir sorumluluk ve görev vardır.Eğer, şu andan itibaren;Cumhurbaşkanlığına aday olmayacağını açıklamadığı takdirde, Anayasa Mahkemesi'nin bundan sonra vereceği her karar butlanla malûldür (geçersizlikle hazırlıdır, geçersizdir) ve hukukiliği şaibe altındadır.Ancak aday olacağını açıklarsa ki bu onun en tabii hakkıdır, normal karşılamak gerekir, hemen istifa etmesi gerekir.Bunlardan birini yapmadığı takdirde, Haşim Kılıç'ın adı tarihe hiç de altın harflerle yazılmayacak, yaptıkları ağızdaki diş çürüğü gibi sırıtacaktır.Peşinen söyleyelim de, bilinsin.
Kültürel çoğulculuk ve örgüt isimleri
Geçen gün Twitter'da biri bana "Fuat Abi, demek sen de cemaate örgüt demeye başladın ha, bakalım mahşerde ne olur haliniz bilemem" diye yazmış.Bu türden sözlere ilk kez de muhatap olmuyorum.Sempatizanları, cemaate örgüt demenin mahşerde bir karşılığının olacağına inandırmışlar.Ne tuhaf.Oysa bir örgütün pek çok adının olması ne büyük kültürel zenginlik, bir bilseler. Sıralayalım:Paralel Yapı, Cemaat, Gülen Örgütü, Hizmet Hareketi, Gülen Hareketi, Pensilvanya, Fethullahçılar...Herkes meşrebine göre bu adlardan birini seçiyor.Örgütün elemanları: "Hizmet Hareketi".Örgütü geleceğin garantisi olarak görenler: Gülen Hareketi.İktidar karşıtları, Erdoğan düşmanları, MHP'liler, CHP'li ulusalcı-kemalistler: Cemaat, Fethullahçı. AK Parti taraftarları, bu yapılanmayı büyük bir tehlike olarak gören demokratlar: "Paralel Yapı" veya "Gülen Örgütü"Sosyalistler, solcumtraklar, genel anlamda CHP dışı kesim: Cemaat, Fethullahçılar ya da bozuşturarak Feytullahçı.Başbakan'ın özellikle mitinglerinde tekrarladığı bir ad daha var: "Pensilvanya'daki zat"."Klâs ve mesafeli bir duruş" sergilemek isteyenler de "Adına Cemaat denen grup" diyor. Ne uyanıkça!Dedik ya, kültürel çoğulculuk böyle bir şey işte.


Sevgili Kadir Abi'ye sulu bir öneri
Öncelikle geç olsa da sizi kutlarım.Ama bu kez ciddi bir sorunla yeni döneminize başlıyorsunuz.Susuzluk tehlikesi.Dün itibariyle barajlarımızdaki doluluk oranı Yüzde 32.75 civarında. Bu doluluk bu yazı zor çıkarır.Geçen yıl aynı tarihte Yüzde 91.17'ydi.Belki söylediğiniz gibi B ve C plânlarınız da vardır mutlak. Lâkin gelecek yağmurlar pek umut verici değil.O halde ne yapılabilir?Su tasarrufuyla ilgili önerileri hatırlatmayın ne olur? Faydalı ama herkes diğerinin su tasarrufu yapmasını bekliyor.DSİ'ye göre günlük kişi başı su tüketimi 111 litre olmalı. Yani 14 milyonluk İstanbul'un günde 1 milyon 554 bin metreküp su tüketmesi gerekir. Oysa geçen yıl yaz aylarında günlük ortalama tüketim 2 milyon 390 bin metreküptü.Aslında 111 litre bile fazla."Peki nasıl olacak" diye sorarsanız şayet.Önerim çok açık ve net. Kurullarınızı toplayın, bir kişinin günlük su ihtiyacını belirleyin."Belirlenen Miktar"dan fazla kişi başına su tüketen evin su saati mühürlenir.Bu kadar.MÜHÜR!Size kızacaklar, belki Kadir Abi demekten vazgeçenler olacak ama hepimiz göreceğiz faydasını. Üstelik bunu yumurta kapıya dayandığında değil, yaz gelmeden yapın.Lütfen Kadir Abi!

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.