Tayyip Erdoğan Almanya'da şu konuşmayı yapsa...

A -
A +

Almanya Cumhurbaşkanı Joachim Gauck'un "dost acı söyler" edasıyla yaptığı konuşma her nedense filmlerde de çok konu edildiği üzere, tehdit mektuplarının altına atılan "Bir Dost" imzasını hatırıma getirdi.
Rasputinvari kötücül kehânetlere bol bol zemin hazırlayan, tek yanlı edinilmiş bilgilerle ziyaret ettiği ülkenin iktidarını yıpratmaya odaklı sözlerdi.
Almanya geleceği hesap edip görebilen vizyoner bir ülke. Joachim Gauck da bunun bilinciyle konuşan bir cumhurbaşkanı. Çok iyi biliniyor ki böyle devam ederse 2015'ten başlayarak Türkiye kâbusları olacak. O yüzden belâsını eksik etmedikleri ülkemizin iktidarına en popüler yumuşak karnından vurmaya çalışıp yıpratmaya çalışmaktalar.
Joachim Gauck bir misafir olarak geldi ama âdeta züccaciye dükkânına giren fil gibiydi. Kırıp döktü. Tepkiler üzerine "Az bile söyledim" diyebilecek denli nezaketten ve terbiyeli bir üsluptan yoksun göründü.
Sözlerinden eski Türkiye ile yeni Türkiye arasındaki farkı öğrenmediği belliydi. Türkiye'deki iyi şeyleri sadece çözüm süreci ve Ermeni taziyesine kilitledi. Bu ikisi çok önemli ama 10 yıl öncesinin Türkiye'sinden çok farklı noktada olduğumuzun ispatı yüzlerce madde var.
Şimdi işe biraz da tersinden bakalım.
Başbakan Tayyip Erdoğan yakında Almanya'ya gidecek. Aşağıdaki eleştirileri ve kaygıları içeren bir konuşma yaparsa acaba ne der Cumhurbaşkanı Gauck?
1-Alman Anayasayı Koruma Teşkilatı'nın (Alman gizli servisi) Nazilerle olan iş birliği ortaya çıktığı halde sorumluların hesap vermemesinden endişeliyim.
2-Alman Anayasayı Koruma Teşkilatının Nazilerle iş birliği yüzünden yüzlerce Türkiye kökenli katledildi. Alman devleti bunu önlemekten aciz ve açıkça insan hakları ihlal ediliyor.
3-Almanya Gezi olaylarında kışkırtıcılık yaparak Türkiye'nin içişlerine karıştı. Ancak Hamburg'daki ayaklanmada üç mahalleyi yasaklayacak kadar ileri giden Alman devleti TRT'nin yayın yapmasına bile tahammül edemedi ve uydu lisanslarını bloke etmek için çeşitli yollar denedi. Bu iletişim özgürlüğünün önüne konulan büyük bir engeldir.
4-Alman Gençlik Daireleri (Jugendamt) özellikle göçmen ailelerinin ellerinden çocuklarını binbir türlü gerekçeyle almakta, çocukları ailelerinden koparıp Hıristiyan Alman ailelere vererek asimile etmektedir. Bu yolla asimile edilip Hıristiyanlaştırılmış 10 binlerce Türkiye kökenli vatandaşımızın çocuğu var. Almanya bu hukuk dışı, insanlık dışı uygulamaya bir an önce son vermelidir.
5-Hıristiyan Alman aileler, kendilerine verilen çocukların dinlerini değiştirmektedirler; ailelerinden daha da koparabilmek için. Alman mahkemeleri, 8 yaşındaki çocuğun bile "din değiştirme" talebini kabul edecek kadar gözü dönmüş durumdadır. Buna bir son verilmesi gerekmektedir.
6-Almanya'da son 10 yılda işlenen cinayetlerin yüzde 80'inin ırkçı sebeplerle işlendiğinin ortaya çıkması kaygı verici. Cinayetler hâlâ devam ediyor.
7-Almanya'da her ay düzenli olarak 10'a yakın Türkiye göçmeni ailenin evi yakılmakta, bu olay 'vakayı adiye'den hâle gelmektedir. Devam eden bu saldırıları Alman devletinin önlememesi büyük bir skandaldır.
8-Ülkenizde polis şiddeti özellikle göçmenlere yönelik olarak artan şekilde devam etmekte. İnsanlar göçmen olmanın verdiği tedirginlikle haklarını arayamamakta. Göçmenlerin evlerine bile girilerek şiddet uygulanmaktadır.
Yüzlerce örnek var. İşte iki örnek:
Biri Almanya'nın Duisburg kentinde oturan 51 yaşındaki Yaşar Albayrak'ın Alman polisinin cop darbeleriyle nasıl yere yığılıp kaldığının resmi.


Diğeri de Almanya'da yapılan eylemlerden birinden. Fotoğraftaki bu kez bir Alman.


Kısacası Herr Gauck, sizden; ülkenizdeki insan hakları ihlallerine, Neo-Nazi cinayetlerine, istihbarat teşkilatınızın kirli ilişkilerine, Alman Gençlik Dairesi'nin asimilasyon çalışmalarına son vermeye ve polis şiddetini çözmeye yönelik girişimler bekliyorum.
SONUÇ NE OLUR?
Başbakan bu eksende konuşma yaparsa Alman basını ve politikacıları geçen defaki gibi yine topa tutarlar.
Not: Lozan ihanetinin ikinci bölümü cumartesi günkü yazımda.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.