CHP'den şapka çıkarılacak analiz

A -
A +

Önceki gece bir tv kanalındaki tartışma programında, CHP Genel Sekreteri Gürsel Tekin'den geldi bu analiz.
CHP'nin marka değeri ve hangi projelerle halkı ikna edip iktidar olabileceği konuşuluyordu. Andy-Ar Başkanı Faruk Acar bu konuda sorular yöneltmişti kendisine.
Tekin sayesinde, CHP'nin Türkiye sosyolojisini nasıl okuduğunu, CHP'nin başarılarının hangi kriterlerle test edilmesi gerektiğini öğrendik.
Gürsel Tekin'in bu analize katmak istediği ruhu anlayabilmek bakımından konuşmanın ötesini berisini toparladım. Yoksa çok "sofistike tespitler" yığını bir konuşmaydı.
"CHP'yi test etmenin birçok yolu var. Bugün, Türkiye coğrafyasındaki CHP'li belediyelere baktığımızda emlâk değerlerini baz almamız lâzım. Eğer İstanbul'un bir ilçesinde; örneğin Kadıköy'de bir daire 1 milyon lira, 2 metre öteye geçtiğimizde Üsküdar'da 700 bin liraysa, herhalde burayı tercih eden vatandaşlarımızın neye göre tercih yaptığını görmemiz lâzım. Manisa'da okuyan öğrencilerin büyük bölümü İzmir'de oturmayı tercih ediyorsa bunun temel sebebi oralarda CHP'li belediyelerin olmasıdır."
Gürsel Tekin bu "analizi"yle siyaset bilimine takla attırdı ama CHP'nin halkla ilişkisine dair çok çarpıcı ipuçları da verdi. Fark etti mi bilmiyorum.
Konuşmadan çıkan sonuçlara bakalım:
1-CHP'yi destekleyen Kemalist zümre 90 yıllık hegemonik eğitim sistemi ve sınıfsal kayırmacılıkla zenginleşmiştir. Seçmen bu zenginliklerini artırarak, katlayarak sürdürmektedirler. Gürsel Tekin'in ağzından CHP'li seçmenlerin sırf Kadıköy'de yaşamak için bir çırpıda fazladan 300- 500 bin lirayı gözden çıkarmasından anlıyoruz bunu. Herhalde Ak Parti iktidarındaki bu zenginleşmelerinden mutluluk duyuyorlardır.
2-CHP seçmenleri nezdinde öteki kavramı Gürsel Tekin'in ağzından çıkan sözlerle de kanıtlandığı üzere çok güçlü bir etkiye sahiptir. Onlar ötekileştirdikleriyle bir arada yaşamak yerine kendi gettolarında varolmayı tercih etmektedirler. Bağcılar, Gültepe, Üsküdar'da yaşayanlar onlar için hâlâ birer öteki.
3- Emlâk rayiç bedeli üzerinden uygarlık talep edileceğini de ilk kez öğrenmiş bulunuyoruz. Beyaz Türklerin tarihsel süreç itibariyle İstanbul'un en gözde coğrafi bölgelerini "hem rant getirir, hem de bize benzeyenlerle yaşarız" diyerek tercih etmesini belediyecilik başarısı olarak göstermek ise bir "emekçi partisi" için tuhaf bir paradoks.
Gürsel Tekin'in sözlerinin alt okumalarından CHP'nin bugünkü başarısızlığının temel sebeplerini öğrenebilmemiz mümkün olabiliyor.
Antalya bu konuda çok çarpıcı bir örnek olarak duruyor önümüzde. Antalyalılar bir evvelki seçimde alt yapı yatırımlarına yönelen, kente tramvay getiren ve bu yüzden çeşitli trafik sıkıntılarına yolaçan Menderes Türel yerine, öğretim üyelerini örgütleyip yürüyüşler yaparak meşhur olan Mustafa Akaydın'ı tercih etmişlerdi mâlum. Ama Akaydın'ın jakoben CHP kafası halka hizmet yerine halkın kendisine hizmet etmesi gerektiğine odaklı olduğundan Antalyalılar kısa zamanda hizmete angaje Menderes Türel'e haksızlık ettiklerini kavradı. Çöpler toplanmıyor, paralar saçma sapan etkinliklerde harcanıyordu. Sonuçta Türel tarihin en büyük saldırısına uğrayan Ak Parti'nin adayı olmasına rağmen seçimi kazandı. Normal zamanda çok daha büyük farkla kazanabilirdi.
Tabii Gürsel Tekin'in attırdığı bu analizin sonucuna bakarak rant değeri örneğin Beşiktaş'a göre çok daha yüksek Beyoğlu Belediyesi'nin neden Ak Parti'de olduğunu sorabiliriz. CHP'li Şişli belediyesi sınırları içindeki Nişantaşı ile Kuştepe arasındaki farkı da keza.
Ama gereksiz.
Bırakalım dağınık kalsınlar.
ÇARŞI İDDİANAMESİ VE İTİBAR
Ülkemiz sosyal olaylarla ilgili yalapşap düzenlenen iddianamelerle çok itibar kaybetti. Buna dair pek çok örnek var.
Örgüt iddiası mevcut ama Çarşı grubu ile ilgili delil yok.
Kaldı ki neredeyse aradan 14 ay geçmiş. Ne yapılmak isteniyor?
Türkiye yakın dönemde askeri vesayeti ortadan kaldıracak davaların sulandırılmasından çok çekti.
Ne Beşiktaşlıyım, ne de futboldan anlarım ama bu iddianamenin oturduğu zemin şimdiden adalet duygusuna zarar veriyor.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.