“Meral Akşener bana ihanet etti”

A -
A +
Bu sözün sahibinin kim olduğunu sormadan önce aşağıdaki fotoğraflara bakın. Orada, üzerinde Paralel Çete’nin gölgesi bulunan ve bunu temizlemek için tek bir gayret bile sarf etmeyen, tersine “Cemaat mensubu olsam gururla söylerdim” diyerek Pensilvanya’ya ve çeteye selam çakan Meral Akşener’in siyasi sergüzeştini göreceksiniz.  
“Meral Akşener bana ihanet etti”
“Meral Akşener bana ihanet etti”
“Meral Akşener bana ihanet etti”

 
Ne kadar tutarlı değil mi? Aynı Meral Akşener geçen gün “Ülkücülüğümü tartıştırmam” demiş. Gülüp geçelim. Bence orada bir fotoğraf eksik. Onu da biz ekleyelim.    
“Meral Akşener bana ihanet etti”
 
Neyse asıl mesele o değil. Yıllarca ATV televizyonunda Adliye Koridorları adında fenomen bir programa imza atan ve bu arada Susurluk Skandalı ile ilgili çok önemli görüntüleri yayınlayan Sabah Gazetesi Yazarı Mahmut Övür, geçtiğimiz günlerde haklı olarak Meral Akşener’e bazı sorular sordu: 1-Üstü örtülmeye çalışılan Susurluk Skandalı sırasında İçişleri Bakanı olduğunuz dönemde bir sünnet düğününde yan yana oturduğunuz Abdullah Çatlı ile yakınlık dereceniz nedir ve o dönemde işlenen faili meçhul cinayetler için ne düşünüyorsunuz?2-Hanefi Avcı “Haliç’te Yaşayan Simonlar” adlı kitabında Susurluk skandalını "Susurluk, devletin mücadele biçimini mücadele ettiği terörist gruplarla aynı seviyeye indiren, inanılmaz bir anlayışın tezahürü. Bir dönem bu yöntem, devlet adamlarının bilgisi ve dolaylı desteği dâhilinde güvenlik kuvvetleri içinde uygulandı" diyordu. Peki, dönemin İçişleri Bakanı Akşener'in de bilgisi var mıydı bu cinayetlerden? Çatlı'yla yakınlığı, Yeşil meselesini biliyor olması ve yeni dönemin Gladyo B'si Paralel Yapı’yla ilişkilendirilmesi sorgulanması gereken bir durum değil mi?   İTİ AN ÇOMAĞI HAZIRLA Övür’ün soruları çok açık. Şimdi bir partinin genel başkanlığı için kolları sıvayan Meral Akşener’in, geçmişinden arınmak için bu soruları yanıtlaması gerekir değil mi? Ne gezer! Ses, Meral Akşener’den değil, Paralel Çete’nin Sözcü’sünden, diğer tetikçisi Cumhuriyet’ten ve tıpkı Can Dündar gibi eski bir MİT mensubunun çocuğu olan Halk tv programcısı, Birgün yazarı Ayşenur Arslan’dan geldi. Erdoğan’ı ve Ak Parti’yi indirmek için şu günlerde umutlarını bağladıkları Akşener’in bu soruları yanıtlamamasını istediklerinden olsa gerek Mahmut Övür’e itibar linci yapmaya kalkıştılar. Övür, ya erken demans belirtisi gösterdiği için ya da tamamen yalancılığı nedeniyle Ayşenur Arslan’a gereken okkalı yanıtı verdi. İçeriğini burada yazmayacağım, linkten okuyun. http://www.sabah.com.tr/yazarlar/ovur/2016/05/03/aysenur-arslan-neden-rahatsizsin   DYP GEMİSİNİ İLK TERK EDEN OYDU Evet, Meral Akşener Susurluk döneminin İçişleri Bakanı’ydı ve DYP hükümetinin Başbakanı Tansu Çiller’in has elemanıydı. 28 Şubat’ta DYP-Refah Partisi koalisyonu darbeyle indirilmiş ve ardından 18 Nisan 1999 seçimleri yapılmıştı. Tansu Çiller’li DYP yüzde 12 oy almış ve muhalefete düşmüştü. Meral Akşener, yukarıda fotoğrafını gördüğünüz siyasi sergüzeştine işte o noktada başladı. Gemileri ilk terk eden olma konusundaki becerisini gösterdi ve partisinden istifa etti. İktidar olduğu dönemde ANAP’lı bakan Güneş Taner’le yaptığı mukavva fabrikası pazarlığıyla ilgili konuşmasının dinleme kayıtlarını (Gel de Paralel Yapı’yı anımsama) sızdırdığı Ertuğrul Özkök ve Aydın Doğan’ın gazetesi Hürriyet’e röportaj verdi. Orada “Ne oldu da Tansu Çiller’i terk ettiniz?” sorusunu “Partideki hatalar nedeniyle ağır bir yenilgi alınması ve özeleştiri yapılmaması” diye yanıtladı. Daha neler demedi ki o söyleşide. Çiller’in kendisini kullandığını, seçim sonrasında bir danışmanıyla kendisinin parti içi muhalefet cephesine katılıp katılmadığını kontrol ettirdiğini (Çiller kendisine ne kadar güvendiyse artık), kullanılmaktan pişman olduğunu, arkadaşlarının kendisine tetikçi dediğini… Ama Milliyet’e verdiği röportajda dozu daha da artırıp Çiller için “yalancı” dedi. “Teşkilatımız onu savunmak için gayret etmekten, çaba göstermekten yoruldular. Liderimiz için yalancı, vefasız ve güvenilmez kavramları karşımıza çıkıyor. Bu kavramları destekleyen olaylar da var.”   ‘YALANCI LİDER’DEN HİMMET DİLENME Tüm bunları neden hatırlattığıma gelince. Aynı Akşener MHP’de parti içi muhalefete hazırlandığında basının kulağına hemen muhtelif bilgiler üfürüldü. Haber Paralel Yapı’nın gazetesi Sözcü’den 4 Kasım 2015 tarihinde geldi: “Meral Akşener’in toplanacak olağanüstü kurultayda Bahçeli’nin rakibi olmak için DYP eski Genel Başkanı ve eski Başbakan Tansu Çiller’i bile devreye sokup “ikna” operasyonu planladığı bildirildi.” Çiller adıyla bir PR çalışması başlatıldı ama iş bununla kalmadı. Meral Akşener, geçmişteki Tansu Çiller retoriklerini kullanmaya başladı; “Ya olacak, ya olacak” gibi.   TANSU ÇİLLER AKŞENER’DEN ÇOK RAHATSIZ DYP’de gerçekleştiremediği parti içi muhalefeti MHP’de hayata geçirip Paralel Yapı’nın desteğiyle partiyi ele geçirmeye çalışan Meral Akşener’in, yalancı dediği Tansu Çiller’in himmetine muhtaç olması, sürekli olarak eski liderine öykünmesi nasıl açıklanabilir bilmiyorum ama bildiğim bir şey var. O da Tansu Çiller’in bu durumdan çok rahatsız olduğu. Yakın dostlarına sık sık dert yanan Çiller’in “Meral hanım geçmişte bana ve partimize ihanet etti. Benim söylemlerimi kullanıp mesajlar gönderiyor. Çok rahatsız edici bir durum” dediğini işittim. Çiller şunu da ekliyor sözlerine: “Meral Akşener’e destek vermem söz konusu bile olamaz. Beni bu işlere karıştırmasa çok iyi olur.” Evet ihanet. Akşener’in aşina olduğu bir kavram. Çiller’le başladı ve gemiyi anında terk etti. Ardından Ak Parti, Tayyip Erdoğan, Abdullah Gül. Ardından MHP ve Devlet Bahçeli. Ve şimdi MHP’yi ele geçirmeye çalışan Fethullah Gülen ve Paralel Yapı ile adı anılıyor ve buna karşı söyleyebildiği tek şey ise sokak ağzıyla “yamuk bunlar yamuk”tan başka bir şey olamıyor ne yazık ki. Unutmadan söyleyelim ki hatırımız kalmasın. Kendisine 28 Şubat’ta ağza alınmadık hakaretler edildi ama bugün tıpkı Paralel Yapı gibi açılan dava nedeniyle 28 Şubat’çılardan şikâyetçi olmadı. Artık nasıl bir hukuk oluştuysa arada. Ve son bombası. Artık MHP tabanına da ihanet etti ve “Ben de Geziciydim, oğlum da” dedi. Kutlarız kendisini. Yeni fotoğrafını DHKP-C ile çekilebilir.   BİR ANKET VE MERAL AKŞENER GERÇEĞİ Bir anket sonucu var şimdi ortada MHP ile ilgili. Ve hedef kitle de MHP tabanı. ORC yapmış. Sonuçları net: 1- MHP’li seçmenlerin yüzde 32’si de Paralel Yapı’nın bu yolla amacının “Ülkü ocaklarını ele geçirip, sokak eylemleri yaptırmak” olduğu kanısında. 2- Tabanın yüzde 85,2’si Meral Akşener’in Paralel Yapı tarafından MHP’ye Genel Başkan yapılmak istediğini düşünüyor. 3- Partililer yüzde 64,4 oranıyla Paralel Yapı’nın MHP’yi dizayn etmek istediğini düşünüyor. 4- MHP’li seçmenler “Meral Akşener diğer muhaliflerle yeni bir parti kursa, oy verir misiniz?” sorusuna yüzde 86,7 oranıyla “Hayır, oy vermem” diyor. 5- Ankette tüm seçmenlere sorulan tek bir soru yer aldı. “Meral Akşener MHP Genel Başkanı olsa ya da yeni bir parti kursa oy verdiğiniz partiden vazgeçip Meral Akşener’e oy verir misiniz?” sorusuna CHP’lilerin yüzde 81’i, AK Partililerin yüzde 96,4’ü HDP’lilerin de 95’i “hayır” cevabını verdi. Bu sonuçlar Meral Akşener’in ve cemaatçi-paralel destekçilerinin encamını ortaya koyuyor.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.