Hafızanın insana oynadığı oyun ve meslek kazası

A -
A +
Dünkü “Tayyip Erdoğan, İlhan Kesici ve bir fotoğrafın hikâyesi” başlıklı yazım yayınlandıktan ve twitter ile facebook sayfalarımda öğle vakitlerine dek durduktan sonra ilk uyarı olarak Haber 7 Yayın Yönetmeni İbrahim Erdoğan'ın mailini aldım. Ardından sevgili dostum İbrahim Sadri'den bir mesaj geldi ve konuştuk. Sosyal medyaya baktım bir de Fehmi Koru meseleye el atmış.
Fotoğraf yazımda da belirttiğim gibi 21 yıl öncesine ait, 1996 yılında HBB haber dairesi başkanı olduğum sırada “En başarılı belediye başkanları” anketinden çıkan belediye başkanlarını ağırlamaya yönelik bir program öncesi çekilmişti. Pek çok konuk vardı ve dün gibi hatırlıyorum İlhan Kesici de gelmişti.
Kadro yok, yetersiz elemanla bir organizasyon yapılmış durumda ve her iş bana kalmış. Kafam sepet gibi o sırada. O korkunç meşguliyet içinde benim İlhan Kesici diye ağırladığım o fotoğraftaki kişi, yani İlhan Kesici'yle tıpatıp aynı olan kişi Tayyip Erdoğan'ın cezaevinde yanında kalan sadık dostu Hasan Yeşildağ'ın kardeşi Zeki Yeşildağ'mış. Zeki Yeşildağ bir dönem ANAP'ta siyaset yapan biri olduğu ve Kesici'yle olan bu inanılmaz benzerliği nedeniyle hafızam bana bu oyunu oynadı belki, bilemiyorum.
Fehmi Koru da fotoğrafı görünce “İlhan Kesici değil, Mücahit Arslan fotoğraftaki kişi” diye yazmış.
Soner Yalçın da Oda TV adlı sitesinde bu konunun üzerine atlayıp “Türkiye yazarından tarihî skandal, Mücahit Arslan'ı İlhan Kesici diye yazdı” başlığıyla haber yapmış.
Büyük konuşmayacaksın. Benim için tarihî skandal diyorsun ama yanlışın üzerine ikinci yanlışı da böyle yapıyorsun işte. Oda TV sitesi Zeki Yeşildağ olduğunu öğrenince derhal haberini değiştirdi. İnternet sitelerinde hatalar kolaylıkla değiştiriliyor tabii. Ama Cumhuriyet adlı paçavra bu kadar akıllılık edememiş “Yandaş rezaleti” diye verdiği olayda fotoğraftaki kişinin Mücahit Arslan olduğunu yazmış.
Evet, bakıldığında Mücahit Arslan ile de benziyor İlhan Kesici birbirine. Hakikaten İlhan Kesici, Zeki Yeşildağ ve Mücahit Arslan'ın fotoğraflarını yan yana koyduğunuzda çok yakından tanımıyorsanız ayırt etmek neredeyse imkânsız.
Ama İbrahim Sadri ve İbrahim Erdoğan Mücahit Arslan'ın o dönemde Tayyip Erdoğan ile birlikte çalışmadığını ve dolayısıyla onun olamayacağını söylediler.
Ama yazımda “Samimi söylüyorum orada neden bulunduğunu hiç hatırlayamadığım İlhan Kesici” ifadesiyle kendime bir mesaj vermişim ama o mesaj üst beyine ulaşmamış demek ki.
Yazımda belirttiğim gibi Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olduğu dönemde iki kez benim sunduğum canlı yayına katıldı. Bir kez bu kamuoyu araştırması nedeniyle birinci seçildiği için, diğeri de İstanbul'un meselelerini konuşmak üzere. Kendisiyle Yeni Yüzyıl Haber Müdürüyken yaptığım bir röportaj da vardı, onu eklemeliyim. O röportajda Erdoğan âdeta bir dönüşümün habercisi olduğuna dair ipuçları vermişti.
Program öncesi sohbetlerimiz dün gibi aklımda, onları yazdım zaten. Ama İlhan Kesici meselesinde bir hafıza oyunu devreye girdi.
Fakat yine de bu mesleki kaza beni üzdü.
Fotoğrafta olan ve benzetilen tüm kişilerden özür dilerim bu vesileyle.
Belki de İlhan Kesici'nin “Meral Akşener çatı adayı oldu oluyor” derken CHP'nin 2019 Cumhurbaşkanı adayı olarak ortaya çıkması nedeniyle bu fotoğraf da önüme gelince çok denk düştü.
İlhan Kesici ile önceki sohbetlerimizdeki üslubuna dair izlenim de buraya nakloldu anlaşılan.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.