Bu haberin istihbaratını alan yine haber kaynağım
Ümit Akdemir.
Önceki gün telaşla aradı, uzun zamandır beklediği bilgiyi aldığını söyledi.
“Çoktandır FETÖ çevreleri ve Fetullah Gülen bunu tartışıyordu” diyerek
“müjde”sini verdi ve ekledi:
“CHP’ye ŞAKİRT genel başkan geliyor. Herkes buna hazır olsun.”
Neden CHP peki?
Önce buna cevap vermek gerek.
Fetullah Gülen daha gençlik yıllarından itibaren CHP’ye, yani Türkiye’de zaman zaman esen rüzgârların etkisiyle
bağımsızlıkçılık şiarını arkasına alarak kendini
anti-Amerikan bir pozisyonda konumlayan bu partiye karşı özel bir alaka duyuyordu.
CHP, hem
yerleşik köklü devlet geleneğini temsil ediyor, hem de bürokratik ve askerî vesayeti arkasına alarak serbest seçimlerle iktidara gelemese dahi
“Ülkenin hakiki sahibi olma” konumunu terk etmiyordu.
Fetullah Gülen,
ABD ile ilişki kurduğu tarihten bu yana CHP’yi ele geçirme hedefine odaklandı. CHP aslında
DEVLET’ti onun gözünde. Ama önce
CHP’ye güç veren askerî ve bürokratik vesayeti ele geçirmesi gerekiyordu.
Malum, bunu büyük ölçüde tamamladı. Son olarak 2008 yılından başlayarak
Ergenekon, Balyoz, Askerî Casusluk Davaları gibi, içindeki birkaç adet suç unsurunun üzerine çöreklenerek, sahte deliller üreterek binlerce subayı ve generali tasfiye etmeyi başardı. Zaten askerî okullardaki yönetim etkinliğiyle de öğrencileri canlarından bezdirip okullardan attığını, soru çalarak kendi adamlarını yerleştirdiğini acı acı öğrendik. Üstelik tüm bunları
1980’li yılların başından itibaren yaptığını da...
Operasyonun bu ayağı tamamlanmış gibiydi ve sıra CHP’ye gelmişti. Gelgelelim CHP’deki Kemalist ve ulusalcı damar capcanlı varlığını sürdürmekte ve
Genel Başkan Deniz Baykal da buna önderlik etmekteydi. Delegelere hâkimdi, her sıkışmışlıkta
tabanı konsolide etmeyi biliyordu. Muhtemelen de kendinden sonra yine bir Kemalist ya da
Atatürkçü-ulusalcı bir isim liderlik koltuğuna oturacaktı.
Kemal Kılıçdaroğlu işte tam bu aşamada imdada yetişti. Aslında bilinen bir isimdi ama
geçmişinde koskoca bir kara delik vardı.
Sonrasını biliyoruz. Kaset operasyonu ve tak Kemal Kılıçdaroğlu genel başkan.
Kılıçdaroğlu yetiştirilmiş biri miydi? Bilmiyoruz, orası meçhul. Ama yetiştirilmiş olsa bu kadar olur. Tam 10 yılda CHP’yi bambaşka profile sahip bir parti hâline getirmeyi başardı. İçinde
Birleşik Haziran Hareketi, DHKP-C ve Dev-Yol militanlarından
FETÖ’cülere, HDP-PKK sempatizanlarından Mustafa Kemal Atatürk’e
“Kefere Kemal” diyebilecek kadar kendini kaybetmiş
“muhafazakâr” kimlikli kişilere kadar herkes yer aldı. Bir tek eski Kemalist-Atatürkçü ve ulusalcı kimlikte olanlar yer bulamaz hâle geldi partide.
Bu durum,
Fetullah Gülen tarafından tam da
kontrol edilebilir-değiştirilebilir bir tabloya işaret etmekteydi. Kendi
kriminal ve entrikacı zekâları ile diğer grupları çok kolaylıkla, ellerinin tersiyle silkeleyebileceklerini çok iyi biliyorladı.
Ancak bunu
kimin yapacağı konusunda kafalar karışıktı.
Daha doğrusu yakın zamana dek öyleydi.
Fetullah Gülen çevresinde, CHP’nin tam anlamıyla
Amerikancı bir “sol” partiye dönüştürülmesi konusunda inisiyatifi yine de
Kemal Kılıçdaroğlu’na bırakma eğilimi ağır basıyordu. Ancak bu partinin aynı zamanda büyümesi, güç ve saygı kazanması da gerekirdi ki itibarı yalama olmuş, CHP tabanının bile sabah akşam hakaret ettiği Kemal Kılıçdaroğlu ile bu işin yürümesi imkânsız görünmekteydi...
FETÖ üst yönetim çevresinde ağırlık kazanan bir diğer görüş de
“Alttan yetişen” bir isim olmaması nedeniyle
Kılıçdaroğlu ile uzun vadede ilişki olmaz düşüncesiydi.
Yani bir
ŞAKİRT’in CHP’nin başına gelmesi en doğru seçim olacaktı.
İşte son bir aydır hararetli biçimde tartışılan bu konuda nihayet
mutabık kalındı.
Şimdi
Şakirt diyoruz ama FETÖ’cüler hayatımızdaki, dilimizdeki ve dinimizdeki her kavramı alıp aşındırdıkları ve itibarsızlaştırdıkları için ŞAKİRT sözcüğü üzerinde biraz durmamız gerek.
Şakirt aslında
Kur’ân Talebesi demek.
FETÖ için ise Şakirt,
“Koşulsuz FETÖ’ye ve elebaşına itaat” anlamına geliyor.
Gerektiğinde sonundaki
rt harflerini atıp
ŞAKİ olmak da buna dâhil. Nitekim
15 Temmuz’da bunun örneğini gördük.
Yani,
CHP’nin başına gelecek kişinin FETÖ elebaşını MEHDİ olarak görmesi gerek ki ilişki uzun vadeli olsun.
FETÖ’cüler şimdi
“Yerel seçimler nedeniyle elimize hazır imkân geçmişken bu fırsatı tepmeyelim ve gerçekleştirelim” görüşündeler. Çünkü Kılıçdaroğlu’nun ipleri ellerindeyken bunu yapmaları çok kolay olacak. Zaten
Ümit Akdemir’in aldığı bilgiye göre
Kemal Kılıçdaroğlu da bu organizasyonu onaylamış ve 31 Mart seçimlerinin geçmesi bekleniyor.
O hâlde bilin bakalım
Şakirt Genel Başkan kim olacak?
Benden bu kadar...
FUAT UĞUR'UN İKİNCİ YAZISI
“Güldür Güldür Show”a ve Ali Sunal’a cazip teklif