Çok şakacısınız Cavit Bey, demek Erdoğan’a yakınsınız?

A -
A +
 
Cavit Çağlar nazının geçtiği yazarlara konuşmayı tercih ediyor. Üç dört gün önce İsmet Berkan’a “Önce sattım dedim ama sonra satmaktan vazgeçtim” diye konuşmuştu. Önceki gün de yazımda anlattıklarıma cevap verip başka bir hikâye yazmış:
“Gelen iş taleplerini karşılayamadığım için önce benim olmadığını söyledim. Ekrem İmamoğlu ile filan ne alakası var?”
Enteresan.
Peki kanalın muhalif olacağı konusu nedir?
“Nereden biliyorlarmış? Yakınsam Tayyip Erdoğan'a yakınım ben, onu beğenen biriyim ama AK Partili değilim.”
İyi ama transfer ettiğiniz televizyoncu ve gazetecilerin hepsi muhalif?
“Gelen arkadaşlar kendi siyasi görüşlerini değil objektif olarak haberciliklerini ekrana taşıtacak. Yandaşlığa da muhalifliğe de ihtiyacım yok.”
Çok güzel. O hâlde Olay TV’ye aldığı isimlere bakalım:
Nuri Çolakoğlu (İBB Ekrem İmamoğlu’nun danışmanı), Süleyman Sarılar (İBB iştirak şirketlerinden sorumlu basın danışmanı), Nevşin Mengü, Kenan Şener (CNN), Özlem Akarsu Çelik, Alican Uludağ (Cumhuriyet), Cem Tekel (Show tv), Abdullah Demir (Ciner Medya grubu), Ayhan Kudat (Kanal D), Tarık Ünlü (Kanal 7) var transfer olanlar arasında.
Ha bir de Duygu Demirdağ var. Onun ismini Google’da aradığımda karşıma hep Can Dündar da çıkıyor. Ne desem bilemedim şimdi.
Peki, bu isimler arasında radikal muhalif olmayan bir isim çıkar mı sizce? Çoğunun sosyal medya hesaplarına baktım, bazılarını geçmişten tanıyorum. Hükümetten ve Erdoğan’dan ölesiye nefret ediyorlar.
Cavit Çağlar da arkadaşı olduğu gazetecilere “Ben yakınsam Erdoğan’a yakınım. Bu kanal tarafsız ve objektif olacak” diyor.
Kısaca diyor da diyor.
Cavit Bey hakikaten şakacısınız.
Bu arada iki husus daha var:
1-Cavit Çağlar TMSF’ye olan borçlarının tamamını hatta iki katını ödediğini söylüyor. Burada cevabı TMSF vermeli. Ben bu konuda muhalif gazetelerin “600 milyon doların üzerine çizik atıldı” iddialarını dile getirdim. İnşallah dediği gibidir Cavit Bey'in.
2-Diğer husus ise Cavit Çağlar’ın Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’e ilettiği mektupla ilgili. Gerçek daha farklıymış. Rusya Devlet Akademisi Başkan Yardımcısı, Asiapol Polis Teşkilatı Kurucusu Talat Enveroviç Çetin beni arayıp anlattı. Aslında fikir Talat Bey'e aitmiş. Çetin, Cavit Çağlar’ı bu konunun çözümü için Dağıstan eski Başkanı Ramazan Abdulatipova’ya gönderiyor. Ramazan Abdulatipova da Putin’in yardımcısı Uşakov’u araya sokuyor. Cavit Çağlar mektubu ona iletirken devreye Kazakistan Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev de giriyor ve “Biriniz dostum, diğeriniz akrabamsınız. Siz yeter ki barışın, tazminatları ben öderim” diyor ve böylece ilk yakınlaşmanın temeli atılıyor.
Talat Enveroviç Çetin, “Mektup fikrini Ramazan’la ben düşündüm ama Cavit Çağlar her şeyi kendi yapmış gibi üstüne yattı, daha sonra iş bitip Putin’den ödülü almaya sıra gelince beni aramadı bile” dedi.
Ee, diyecek bir şey yok.
Boşuna dememiş atalarımız, “Bal tutan parmağını yalar” ya da  “İş bilenin kılıç kuşananın” diye. Başladığın işi kendin bitirmezsen sonu bu olur Talat Bey.
 
FUAT UĞUR'UN DİĞER YAZISI İÇİN TIKLAYIN

FETÖ’cüler TSK’ya yeniden sızabilir mi?

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.