Güvenlik sendromları

Dün, güne 'korsan eylemi' haberi ile başladık. AtlasJet'in WorldFocus'tan kiraladığı MD 80 tipi yolcu uçağı Ercan -İstanbul seferini yapmak üzere havalandıktan kısa bir süre sonra hava korsanları tarafından Tahran'a kaçırılmak istendi. 136 yolcu ve 6 mürettebatı ile Antalya Havalimanı'na indirilen uçakta eylem korsanların hostes ve yolculardan bir kısmını rehin alması ile devam etti. Sonuçta önemli olan hava yolu yolculuğunun güvenliğidir. İllegal amaçlı örgüt, terör ve korsanlık gibi organize eylemlerin yanı sıra hırsızlık, gasp, münferit kasıt ve cinnet gibi adi vakalara karşı birçok güvenlik tedbirleri alınmaktadır. Alınan tedbirlerde adi vakalara karşı olanların caydırıcı etkisi yüzde yüze yakınken organize olanlarda maalesef arzulanan sonuç elde edilememektedir. Mesele de bu noktada zaten. Güvenlik yatırımları, eleman sayısı, yetkiler ve yetkilerin kullanıldığı mahaller uluslararası sivil havacılık kurallarına göre belirlenir ve bu sıkı denetime tabidir. Son olaydaki hava korsanları el yapımı bomba ile uçağa binebilmiştir. AtlasJet uçağı içindeki El Kaide üyesi korsanların yolculara karşı tavrı, onların telefonla istedikleri yere istedikleri bilgiyi aktarmalarına izin vermeleri, korsanların bilinci ve eylemden beklentilerinde ısrarlı olduklarını ifade etmekteydi. Güvenlik uygulamalarında görev talimatı ile görev bilinci uyumlu olmalıdır ki etkili sonuç alınsın. Talimatı veren tarif eder. Talimatı alan ne yapacağını nasıl yapacağını kendi bilgi ve gücü ile bütünleştirerek sorumlu bir şekilde görevini tamamlar. Bu noktada şuna dikkat çekmekte fayda var: Geçenlerde TŞOF'tan bir bilgi geldi mail kutumuza: '... 2007 yılının ilk altı ayında meydana gelen 341 bin 250 kazada bin 465 kişi öldü ve 63 bin 992 kişi yaralandı.' Ben de merak ettim; bu teröristler Kıbrıs'ta veya şurada burada bir yolcu otobüsünü veya minibüsü gasp etseler, kaçırsalardı olay ne kadar önemle kamuoyuna aktarılırdı. Ne kadar süre naklen haber yayını yapılırdı? Olayda yolcuların sayısı mı yoksa olayın cereyan ettiği sektörel statü mü, yoksa fiyat yönünden uçağın otobüs ya da minibüsten yüzlerce kere daha pahalı bir taşıma aracı olduğu mu ön planda? Hava yolu ile Türkiye'de seyahat eden yolcu sayısı son tedbirlerle 4 milyona ulaştı. Oysa kara yolu ile seyahat eden yolcu sayısı tam 500 milyon. Mukayeseyi buyurun siz yapın. Bunu yaparken alınan yol ve yolcu tedbirlerini de hatırlayın. Efendim 20 yıllık bir sektör ilgilisi gazeteci olarak şu yorumu yapabileceğimi sanıyorum: Atatürk Havalimanı'nda 2 bin 500 özel, bin 500 de resmi polis olmak üzere toplam 4 bin kolluk gücü bulunmaktadır. Ercan'da sayı ne kadar bilmiyorum. 'Bilmiyorum'u şunun için rahat kullandım, önemli olan uygulamadır. Güvenliğe yapılan yatırımlardır. Güvenlik alanında görevlendirilenlerdir. Güvenlik adına alana monte edilen araç gereçlerdir. Yani, güvenlik çevrelerinde söylenegelen şu vecizemsi ifade zemin bulmasa daha iyi olacak. Vecizemsi ifade 'güvenlik, olay olup bittikten sonra ortaya çıkan ağırlaştırılmış bir dizi tedbirlerdir.' Olay ortaya çıktığına göre bunu söyleyenler haklı mı yoksa... Bu arada Ulaştırma Bakanlığımıza, DHMİ, SHGM Genel Müdürlüklerine ve özellikle AtlasJet'le WorldFocus'a geçmiş olsun diyerek bundan sonraki bütün operasyonların kazasız sıkıntısız olmasını temenni ediyorum. > Emirates online rezervasyonu yaygınlaştırdı Emirates hava yolu müşterileri, online rezervasyonla uçuş esnasında oturmayı tercih ettikleri koltuğu kendileri seçebilecek. Uygulamadan, şirketin dünyanın dört bir yanındaki bütün müşterileri yararlanabilecek. Emirates Dünya Ticari Operasyonlar Başkan Yardımcısı Ghaith al Ghaith, bu girişimin iyi bir geri dönüşü olacağına inandıklarını söyledi. Uçuş güzergahı seçimi, bilet satın alımı ve koltuk seçimi sürecinde www.emirates.com.tr yolculara havaalanı ve onun son promosyonları hakkında rehber oluyor. Birlikte seyahat edecek yolcular 9 kişiye kadar grup check-inlerini yaptırabiliyorlar, ayrıca aktarmalı uçuşlarda havaalanında kısa bir beklemeyle online check-inden yararlanabiliyorlar. > 5 saatlik rötara ekstra bilet Pegasus Havayolları, iç hatlar ve KKTC'ye yapılan tüm tarifeli seferlerinde, hava şartları dışında gelişen 3 saatlik rötarda, uçuş gerçekleştirilmiş olsa dahi, bilet ücretini iade edecek, yolcuları ücretsiz uçuracak. Rötar süresinin 5 saati aşması durumunda ise bilet ücretinin iade edilmesinin yanı sıra iç hatlarda tek yönlü bir adet bilet hediye edilecek. Uygulama 15 Ağustos 2007 tarihinden itibaren yürürlüğe kondu. Şirket bu uygulama ile rötar konusundaki hassasiyetini ifade ediyor.