Muhasebe

A -
A +

2014 yıl sonu muhasebesi; Hâlâ herhangi bir dikili ağacım, herhangi bir taşınmazım mevcut değil. Sahip olduğum en mühim eşya akıllı telefonum ve renk skalasını tamamlamış ayakkabı koleksiyonu. Banka hesabı eksi binlerde, nakit para ay sonu için S.O.S veriyor. Ekonomik göstergeler, hapı yuttuğumuzu gösterirken, bankalar kredi notumuzu 'düzenli öder'den, 'Hanfendi, hanfendi, tahsilat ne zaman?'a çevirdi. Muhtemel sıcak para ve dış sermaye kaynakları:

Nine; başım dizinde örgü şişi tıkırtısına uykuya daldığım zamanlar çook geride kaldı. Ama o hâlâ, hele de işine geldiğinde 'masal' anlatıyor... Dolayısıyla sağlayabildiğim yegâne kaynak 2005 basımı 1 TL.

Kedi; negatif! Aramız açık... Ucuz dökme mama yemekten dokuz canından da bezmiş. "Sana borç vereceğime, kuyruğumu prize sokarım daha iyi" dedi... gerisi mi?.. kol kırılır yen içinde kalır.

Valide hanım; isminin kediden dahi sonra zikredilmesi yeterince açıklayıcı sanırım. Para istediğimde 2001'de aldığı çeyizlik yemek takımının taksitlerini hâlâ ödediğini iddia ediyor, evlenip şu evden çıkacağım gün için adadığı kurbanların sayısında hızla artış gözlemleniyor!..
İşin eğlencesi bir yana, sene biterken çoğu insan için bir muhasebe başlar. Kah hayat, kah vicdan muhasebesi... O on iki ay içinde her ne yaşandıysa, kim gittiyse kim kaldıysa, nereden gelindiyse nereye gidiliyorsa... Tüm sene arz-ı endam eder gözünün önünde, kimi zaman salına salına; mutluluk dolu, kimi zaman hüzünlü; ağır aksak...

Önce, o umut dolu yılbaşı gecesini alırsın, neler beklemişsin yeni yıldan, neler vadetmiş o gecenin ışıltılı yüzü... Acılardan lezzetler çıkartmayı öğrendiğin anlarını alırsın listelemek için. Kefe o kadar ağırlaşır ki, kâr kefesine bir çakıl taşı atarsın gizli gizli.. "o kadar gülmüştüm hâlbuki" desen de kahkahaların, gözyaşı kadar ağır basmadığına şahit olursun. Hepsini bir yere doldurup dökersin balkonda üşüyen sardunyanın toprağına... Biten yılın acılarından bu yıla kazanç katmanın hesaplarını yaparsın... Huzurlarını, mutluluklarını, hayatını güzel kılan tüm vergilerini, bedelini hiç düşünmeden verirsin fazlasıyla... Tüm ödemelerini yaparsın vicdanına, akan yaşlarını da "yıl sonu faizi" olarak eklersin.

Peki ya yeni yıl? Bu kadar borcun varken yaşanmışlıklarına, hesabı kapatamadan bir sonraki yıla devredersin mutluluklarını. Dileğin ise; gelecek yıla yaşayabilmektir, hayat veresiyeyi kesmeden. Endişeye mahal yok, bahaneye de... Defterler zaten tutuluyor, sen anlasan da anlamasan da muhasebeden...

Ni­nem diyor ki: Hesabı pak olanın, yüzü ak olur.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.