Kat kat...

A -
A +
Asansör fobisi olmasa da birçok insanda asansör gerginliği mevcut. Çünkü, kişisel alanın ayaklar altına alındığı yer asansör. Tanımadığın, bilmediğin insanlarla daracık hatta klostrofobik mekânda dip dibe yolculuk yapmak insanı geriyor. Hani filmlerdeki gibi arka arkaya sıralı dizilse insanlar, o kadar gerginlik olmayacak. Ama nerdeee? Bizim insanımız, o daracık yerde "n'oooluur n'ooolmaz" edasıyla birbirini kollamak için göz teması kuracak şekilde, sırtını arkasını bir yere dayayarak konuşlanır. İşte 'nereye bakacağım' gerginliği de o anda başlıyor...
Asansöre bindik, boş şükür, hani kişisel alanı koruyacağız falan ya asansörün en dip noktasına konumlandık, kat düğmesine bastıııık. Fling, flong... Çıngır mıngır... Vuuup... Fling, flong... Çıngır mıngır... Katlarda başkaları da bindi, doldu. Ee? Ne yapacağız şimdi? Yer dar, ortam gergin, bir yabancılaşma, bir garip sessizlik... "hım.. hım" "öhhö" "............" "ıhım.. ıhım.." E haliyle tabii, asansördeki yabancılara; "ince uçlu nokya şarjı olan var mı?" diye sormak "hay maşallah iyi göbek yapmışsın dayı?" diye geyik açmak mümkün değil. Demezler mi adama "ne bu samimiyet, çek elini oradan!" Derler efendim... O sebeptendir ki, susalım etrafa bakınalım.
Sorunsuz bir asansör yolculuğu yapmak ve sıkılmamak için milletin ayakkabılarına, pantolon ütü izlerine, gömlek yakalarına, burun deliklerine, ense tıraşına, saç kalitesine, kazak, atkı modellerine bakılabilir. Ayna olması halinde bir narsist edasıyla saç, baş, cilt problemleri, sivilceler ve bilumum gözenekler incelenebilir. "Oy, saçımda birkaç tel daha beyazlamış. Yaşlanıyorum, oof of! Hımm, simetrik sivilceler, enteresan... Kaçıncı kattayız? Daha var. Osman Hamdi ile Salvador Dali arasında sanatsal bir köprü kurmak mümkün müdür? Aynaya sinek pislemiş, ıyyk, hay Allahım yaa, pıfff..."
Bir başka asansör sakiniyle göz göze gelindiğinde kafayı eğip ciddi bir ifadeyle tırnakları incelemek âdettendir. "Ne bakıyon gı?" demek, "Kime bakmıştın aslanım" diye dayılanmak, Amerikan filmlerine özenerek asansörün tepesine çıkıp bağlantı halatlarını kesmek abestir. Mevki sahibi önemli şahsiyet imajı için, eldeki evraklara veya cep telefonuna bakmak tercih edilebilir. Şüpheli görünen bir adam asansöre bindiğinde ise, inene kadar bilinen tüm dövüş taktikleri ve dualar akıldan geçirilmelidir.
Ezcümle, asansörde bakılacak yer kat göstergesidir arkadaşlar... Lütfen bunu çevrenizdeki herkese söyleyin, yayılsın bu. Seyredelim sessizce, içimizden sayalım; "5... 4... 3... yallah!"

Ninem diyor ki; Aksak eşekle yüksek dağa çıkılmaz.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.