Minik kuş

A -
A +
Bilindik bir hikâye ancak çok güzel hayat dersleri var içinde. Ben pek severim, soğuklar bitmeden paylaşayım dedim...
Bir kuş soğuk bir kış gününde yiyecek bulabilmek için kanat çırpıp duruyormuş.
Hava o kadar soğukmuş ki minik kuş dayanamayıp karın üstüne düşüvermiş.
Çaresiz, titreyerek ölümü beklemeye başlamış...
Bir süre sonra bir inek de oradan geçerken kuşun üzerine pisleyivermiş.
Kuş öyle sinirlenmiş ki; kanatları donmuş olmasa, kalkıp ineğe saldıracakmış! Ancak birden fark etmiş ki; üzerini örten pisliğin sıcaklığı kanatlarındaki buzun çözülmesine vesile olmuş...
Minik kuş, hayata tekrar tutunmanın sevinciyle neşe içinde şakımaya başlamış.
Yalnız öyle sesli öyle neşeli ötüyormuş ki; sesi uzaklardan geçen, günlerce aç kalmış bir kedinin kulağına kadar gitmiş.
Kedi gelmiiş, pisliği eşeleyerek kuşu çıkarmış. Kuş pislikten kurtulduğuna çok sevinmiş. Tam kediye teşekkür edecekmiş kiii; kedi onu yemiş…
Minik kuşun hikâyesi burada bitmiş, sıra çıkarılacak hayat derslerine gelmiiiş;
1. Üstünüze her pislik atanı düşman sanmayın!
2. Sizi pislikten çıkaranı hemen dostunuz sanmayın!
3. En önemlisi; her ne şart altında olursanız olun mutluysanız sesinizi çıkarmayın...
 
Ninem diyor ki; Deli deli akanı, bura bura tıkarlar.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.