Derbi Güneş’i gerdi

Tur tamam… Avrupa’da bir adım daha öne çıktı Beşiktaş. İnanın hiç risk almadan top çevirse turu yine geçerdi.

Yine rotasyona başladı, Şenol Hoca… Lige ayrı, kupaya ayrı kadro yapıyor… ‘Ne gerek var, en sağlıklı dinlenme maçtır’ diyeceğim ama hayır, karar onun…
Bana kalsa derim ki; en güçlü kadroyla çık, farka git, o moral ile bütün stresi at, rahatla ve derbiye de öylece çık.
Hayır, gerçek şu ki; Hapoel Beer Sheva karşısındaki Beşiktaş on biri, İsrail’deki 3-1’lik zaferin kredisiyle ‘Nasıl olsa turu geçtik’ tercihiydi. Şenol Hoca belli ki, haftaya oynayacağı Galatasaray derbisi için Cenk, Atiba, Oğuzhan ve Gökhan Gönül’ü kulübede tutarak hem tedbiri elden bırakmamış oldu, hem de kadroya alternatif üretmek adına kendince oyuncu planlaması yapmıştı. Teoride akıllıca görünen bu takım mühendisliği, gerçekte her teknik adamın riske edemeyeceği bir durum ve tartışmasız açık Güneş farkı ki; en başta Aboubakar attığı o şık golle, hocasının güvenini boşa çıkarmadı. Doğrusu, bu senkronize bütünlük Beşiktaş adına güzel. Sonuçta; Atiba’sız kadroda rol alan ön liberolar Gökhan İnler ve Necip kusursuzdu. Hem takımın savunma güvenliğini hem de hücum gücünü artırdılar. Pek yük düşmeyen savunma dörtlüsü de en rahat maçını oynadı. Bu dörtlüde tandemdeki Atınç-Marcelo ikilisi ile sol bek Tosic de en az hatayla oynadı. Bunlar artı gibi görünenler... 
Taaki Nwakaeme’nin golüne kadar. As kadroda -ilk golün asistini yapan- Babel kanada hareket ve hız getirmek adına daha hızlı olmalı, ağır kalıyor, top kaybı yaşıyor ve takımın temposunu düşürüyor. 
Talisca, Quaresma gibi özel bir yetenek ama bir iki şut denemesi dışında dünkü oyunuyla derbide Beşiktaş’a katkı vermesi açıkça zor.
Özetlersek, rotasyon işe yaramış gibi görünüyor ama sorarım size, İsrail takımının gücü ne? Söyleyin, bu maç derbi için sizce ölçü olur mu?

MAÇIN ADAMI

Aboubakar

Golün sanki kokusunu alıyor… Öyle yerde pozisyon alıyor ki… Dönüşü ve vuruşuyla maça damgasını vuruyor.