Reis bu iş oldu!

'Eğer Terim dün maça kendi tarzı, riskli oyun planı ve baskın bir taktik ile başlamasa Finlandiya’yı yenemezdik.'

İnanıyorum… Reis, bu iş oldu… Yağmur gibi gelen goller Cenk zamanının habercisi… Artık; 2018 Dünya Kupası finalleri hayal değil, hedef.  Hani diyorlar ya; “Ya bir yol bul ya bir yol aç!” diye… İşte o yolu açan ilklerin adamı; Fatih Terim… Yıllar önce bir özel röportajımızda Ay-yıldızlı ekibi EURO-1996’ya götüren sistemi için “Oynatmaya çalıştığınız 4-1-4-1 düzeni Milan ekolü mü?” diye sorduğumda; iddialı bir şekilde “Hayır, Fatih Terim ekolü” cevabını vermişti.
EVET… Gönüllerin Fatih’i daha yolun başında tarz olmayı seçmişti. Tıpkı; Ay-yıldızlı ekibi Antalya’da yalnız bırakmayan Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan gibi ‘Milli ve yerli bir tarz’.
İşte; olay bu! Uluslararası platformda küresel rekabeti anlamlı kılmak bu!
İsmail’in ortası, Selçuk’un korneri ve Cenk’in golleri sonucun sadece bir parçası ancak dün geceki Finlandiya zaferi; eşik atlatan kritik yükselişlerin debelenerek değil, kendi tarzımızı belirleyerek başarılacağını gösteren muazzam bir örnek.
Fark mı… Puan cetveline bakıp da aldanmamalı… Finlandiya’nın ne kadar diri, güçlü ve tehlikeli olduğunu dün hep beraber gördük. Çataldan dönen hücuma çıkarken kaybettiğimiz toplar, yumuşak karnımız olabilir ama şu bir gerçek ki; final takımı olma yoluna girdik, artık…
2018 Dünya Kupası yolunda içimizde kopan fırtınanın dinmesi için Terim, hücum ağırlıklı takımla; Oğuzhan ve Emre Mor’u kenarda tutup, 4-3-3 yerine 4-1-4-1 düzeninde maça başlarken açıkça risk aldı ama değdi. Topal’ı stopere çekip, orta alanı teknik, dirençli, hızlı ve pas oyununu başarıyla oynayabilecek Olcay, Arda, Yunus ve Volkan Şen tercihiyle hem teknik adam farkını ortaya koydu hem de rakip analizini ne kadar doğru yaptığını.
Özetle; inandılar, azmettiler ve başardılar… Sayelerinde, başımız dik, yolumuz açık… 

MAÇIN ADAMI: Cenk Tosun
Bir golcüde olması gereken sezgi, ustalık ve fırsatçılığı ile zor maçı kolay kıldığı için…