İnanmak lazım!

Bravo Negredo...             
Tur güzel ama açık söyleyeyim. Maalesef hüznü çok bu Beşiktaş’ın.
Kurt Hoca Şenol Güneş’ten şöyle ağınıza layık helva yapmasını bekleyenlere soruyorum.
Un, yağ ve şeker nerede?
Doğrusu ne kaleci var kalede, ne kanat oyuncuları, ne gerçek bir forvet ne de takımı ayağa kaldıracak bir oyun kurucu var sahada...
O hâlde Avusturya temsilcisi “LASK Linz önünde Beşiktaş adına ne var?” derseniz. Güneş’in Roco dışında eski yıldızları kırpa kırpa parlatmaya çalıştığı metal yorgunluk yaşayan bildik isimler topluluğu var ki ona da takım demeye bin bir şahit lazım.
Emektar Caner Erkin ve Negredo tek başına çırpınıyor... İkisi de çalışkan, iyi niyetli ama bu sürdürülebilir başarı için yetmez... Caner bir sola, bir sağa joker gibi koştururken takımın oyun yapısını bozuyor, farkında değil.
Oğuzhan deseniz ayakta zor duruyor. Hücuma çıkarken kaybettiği top yüzünden Beşiktaş gol yedi, avantaj ve ümidini kaybetti. Resmen çöktü.
Lens yetenekli ama bal yapmayan arı gibi... Ne sağ kanatta ne de sol kulvarda hiç varlık gösteremedi, bir iki tavşan koşusuyla göz boyuyor. Larin ise markaj altında eziliyor. Bu ortamda Şenol Hoca ne yapsın? Quaresma hamlesiyle Lens’i sola, Babel’i Larin’in arkasına atarak bir çıkış arıyor ama nafile.
Özetle, benim inancım o ki Beşiktaş daha bu deplasmana gitmeden Avrupa’yı gündeminden çıkarmış!
Onu da nereden çıkardın demeyin?
Beşiktaş yönetimi, UEFA Avrupa Ligi’ni önemsemiş olsa, 1-0 avantajlı gittiği deplasmanda takımını böylesin yalnız bırakır mıydı?
Sonuç olarak Avusturya ekibi kazandı ama, Negredo takımı ipten aldı... Bir futbolcunun kendini ispatlaması ancak böyle olur. Bravo Negredo...

MAÇIN ADAMI: Negredo