Arım, balım, peteğim!

Sen neymişsin be Caner?         
Çalım, asist ve gol; ne ararsan mevcut... Sanki tek başına Beşiktaş'ın ateşleyicisi, tebrikler...
Ancak daha da önemlisi Güven'in perdeyi açan golü!
O gol, şans mı, beceri mi, bilmem ama şurası kesin bir usta asisti ile bir fırsatçı dokunuş buhranlı gününde çok rahatlattı Beşiktaş'ı.
O çaba ki, bir golün çok ötesinde.
Özetlersek Caner'in azmi, Güven'in iz sürüşü ve Ljajic'in iştahına alkış tutalım.
Peki, Göztepe'ye üç gol atan ve iki topu direkten dönen Beşiktaş'a artık güvenmeli mi taraftarı?
Gerçekle yüzleşmek ham hayaller görmekten iyidir.
Gerçek mi; Beşiktaş'ın sorunları hâlâ büyük ve ne birkaç maç ne de birkaç transfer ile çözülebilecek gibi değil.
Otorite, organizasyon ve disiplin sorunu var, bu takımın. Daha iyisi için yine 'Sabır' tavsiye ediyorum siyah-beyazlılara.
...Ve diyorum ki; Abdullah Hoca'ya inanın ki, kazanasınız.
Beşiktaş başlangıçta çok zorlandı Göztepe karşısında.
Burak, Atiba ve Dorukhan olmayınca doğrusu tatlısı dökülmemiş kadayıf gibi dağılıyordu Beşiktaş.
Avcı sihirbaz değil ki, şapkadan tavşan çıkarsın. Kadro kısıtlı... Utku-Karius, Dorukhan-Oğuzhan ve Quaresma-Lens değişikliği ise mecburiyet. Artısı mı, Karius'un dönüşü savunma güvenini artırmış. Medel'in hamleleri akıllıca... Bir topu direkten dönen Oğuzhan ise gerekli bu takıma.
Boyd mu, takma diş gibi duruyor, N'Koudou değişikliği ise oyuncuyu kazanmak adına doğru bir hamle.
Yetenek kumkuması Ljajic iştahlanmış belli ki 4-2-3-1 sisteminde Lens ile daha uyumlu.
Tribünlerin sevgilisi Quaresma'nın artık işi zor, forma rekabeti güçlendi.

MAÇIN ADAMI: Caner Erkin