Orucun, maddi ve manevi faydaları...

A -
A +
Oruç ile insanın; güçlü bir irade kuvveti kazanacağı şüphesizdir. Bu sebeple alkol, uyuşturucu gibi kötü alışkanlıklardan oruç vesilesi ile kurtulmak pekâlâ mümkündür.
 
 
Oruç tutmanın asıl gayesi, Allahü tealaya ibadet/kulluk etmektir. Bununla birlikte orucun birçok ferdî, sosyal, ahlakî ve ruhî hikmetleri, faydaları vardır. Bu faydalardan biri de, insan sağlığının korunmasıdır. Bir hadis-i şerifte, (Oruç tutunuz, sıhhat bulunuz!) buyrulmuştur. Oruç, koca bir yıl durmadan çalışan mide ile birlikte bütün sindirim sisteminin dinlenmeye bırakılması ve insan vücudunun bir tasfiyeye tabi tutulmasıdır. Gerçekten sindirim sistemi hastalıkları, diğer organ hastalıklarına göre oldukça sık görülür. Şişmanlık, kalp ve damar hastalıkları, şeker hastalığı, tansiyon yüksekliği hep bu yüzdendir. İşte oruç bu hastalıklara karşı koruyucu bir tesir gösterdiği kadar bir tedavi aracı da olabiliyor...
Oruç öncesi dönemde, her hücreye yeterli kanı göndermek için azamî gayret sarf eden kalp, metabolik yoğunluğu oruçluyken az olacağı için, hücrelerin kan talebini zorlanmadan daha rahat karşılar.
Beynin bütün vücut sistemleri ve organ fonksiyonları üzerinde tam bir kontrol ve hâkimiyeti vardır. Bu itibarla oruç, çok ideal bir perhiz sağlaması; kalbi huzura, psikolojik rahatlığa kavuşturması yönüyle ruh ve beden sağlığını temin eder. Günümüzde yaygın olan ülser, kolit gibi psikosomatik hasatlıklardan korunmada önemi büyüktür.
Oruç ile insanın; güçlü bir irade kuvveti kazanacağı şüphesizdir. Bu sebeple alkol, uyuşturucu gibi kötü alışkanlıklardan oruç vesilesi ile kurtulmak pekâlâ mümkündür.
Oruç, vücuttaki karbonhidrat, protein ve bilhassa yağ depolarının harekete geçirilmesini sağlar. Oruç sayesinde aşırı madde süzmekten kurtulan böbrekler, ciddi bir revizyona girerek dinlenme ve yenilenme imkânını bulurlar.
Oruçtan beklenen yüksek faydaya kavuşabilmek için; gözü faydasız şeylere, haramlara bakmaktan korumak gerekir. Kalbi meşgul eden ve iyi işlerden alıkoyacak hususlardan gözü korumalıdır. Dilini yalan, gıybet, koğuculuk gibi kötü işlerden alıkoymalı, orucun sevabını muhafaza edebilmek için dili, her türlü kötülükten uzak tutmalıdır. Hadis-i şerifte, (Oruç, bütün kötülüklere kalkandır. Oruçlu kimse, cahillik edip de kötü söz söylemesin! Şayet birisi kendisiyle itişip kakışmak isterse, ‘ben oruçluyum’ diye mukabelede bulunsun!) denilmiştir. Oruçlu kimse salih Müslüman gibi olmalı, kendisine sataşmaya kalkanlara karşılık vermemeli, herkesle iyi geçinmelidir. Gıybet edenleri günahlarına ortak olunduğu için dinlememeli, haram ve faydasız şeylerden kulağı muhafaza etmelidir. Gözü, dili, kulağı kötülüklerden koruduğu gibi el, ayak ve diğer uzuvları da haramlardan ve şüphelilerden korumak lazımdır. Mideye haram lokma sokmamaya çalışmalıdır...
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.