Boş ve lüzumsuz konuşmak!

A -
A +
Abdullah ibn-i Ömer “radıyallahu anh” buyuruyor ki: “Kişinin temizlenmesine en fazla muhtaç olduğu şey dilidir.” 
 
 
Dilimizin âfetleri -27-
İnsanın diliyle işlediği günahlar, başına birçok âfetlerin ve belaların gelmesine sebep olmaktadır. Büyük İslâm âlimlerinden İmam-ı Gazâlî “rahmetullahi aleyh” bu hususta şunları bildirmektedir:
Konuşurken, boş ve lüzumsuz şeyleri söylememelidir. Eshâb-ı kirâmdan Enes bin Mâlik “radıyallahu anh” şöyle demiştir: “Resûlüllahın “sallallahü aleyhi ve sellem” Eshâbından bir kişi vefat etti. Bu arada bir adam, ölen o kimse için “Cennetle sevin bakalım!” dedi. Bunun üzerine Resûlüllah “sallallahü aleyhi ve sellem” şöyle buyurdu: (Onun Cennete gideceğini nereden biliyorsun? Belki de bu kimse kendisini ilgilendirmeyen bir konuda lüzumsuz sözler sarf etmiş veya konuşması gereken konularda konuşmayıp cimrilik etmiştir.) Çünkü, doğrudan doğruya Cennete ancak, hesabı olmayan girer. Boş şeyler konuşan veya zarar görmeksizin yapabildiği iyilikleri yapmayan bir kimse ise, önce bunun hesabını vermek ve bunun için mahşer meydanında beklemek zorundadır.
Hazret-i Ömer “radıyallahu anh” şöyle demiştir: “Seni ilgilendirmeyen şeylerle ilgilenme! Emin olmayan kimselere güvenme! Emin olan kimseler ise Allahü teâlâdan korkan kimselerdir. Fâsıklarla sohbet ve arkadaşlık etme. Çünkü onlardan fısk ve günah öğrenirsin ve onların huyu sana bulaşır. Yapacağın işler için de danış!”
Konuşurken, gereksiz ve fuzuli sözleri söylememelidir. Şunu iyi bilmelidir ki, fuzuli konuşmak, ihtiyaçtan fazla konuşmaktan da kötüdür. Bu sebeple, mesela bir kelime ile maksat hasıl olursa, ikinci bir kelime söylemekten sakınılmalıdır. Çünkü o takdirde bu da mâlâyanî ve gereksiz bir konuşma olur.
Atâ bin Rabah “rahimehullah” şöyle demiştir: “Sizden öncekiler, yani Sahâbe-i kirâm, fuzuli konuşmaktan hoşlanmazlardı. Onlar Kur’ân-ı kerîm ve hadis-i şerîf okumak, emr-i mârûf ve nehy-i münker yapmak ve dünyaları için zaruri olanın dışındaki konuşmaları ve dünya için zaruri olanın dışındaki konuşmaları fazla, gereksiz, mâlâyanî sayarlardı.” 
Abdullah ibn-i Ömer “radıyallahu anh” buyuruyor ki: “Kişinin temizlenmesine en fazla muhtaç olduğu şey dilidir.” 
Konuşurken, bâtıl konuşmalara dalmamalıdır: Bâtıl şeyleri konuşmaktan maksat, yapılması haram olan şeyleri ve işleri nakil, rivayet ve hikâye etmektir. Bu tıpkı, zinadan ve zina edenlerden bahsetmek, fâsıkların yaptıkları gayr-i meşru işleri anlatmak, haramları akla getiren ve özendiren sözler söylemek ve bâtılı tasvir etmektir. Bu tür şeyleri konuşmak haramdır. Çünkü bu konuşmalar haramları teşvik anlamını taşır. Gelişigüzel üslûplarla haramları eleştirmek de helal değildir. Çünkü çoğu eleştiriler; kötülükleri öğretmek, onlara revaç kazandırmak ve itibar sağlamak hükmüne geçer.
Ebu Hüreyre “radıyallahü anh” şöyle rivayet ediyor:  Resûlüllah “sallallahü aleyhi ve sellem buyurdu ki: (Bir kimse bir söz söyler ve söylediği sözde bir sakınca görmez, fakat o sözü yüzünden cehennemde yetmiş yıl dibe doğru düşer, gider.)
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.