Yereli kaybeden geneli kaybeder

A -
A +
Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan, AK Parti’nin genel başkanlık görevini devraldıktan sonraki yeni yol haritasını 2019 Mart ayında yapılacak yerel seçimlere odaklanma olarak açıkladı. Öncelik, “Vatandaşa doğrudan değecek” yerel hizmetler.
Nitekim, AK Partinin başarı hikâyesi Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın İstanbul Belediye Başkanlığı döneminde ortaya koyduğu üstün başarı ile başlıyor. CHP’li başkan Nurettin Sözen’den devralınan suları akmayan, çöpleri toplanamayan, rüşvet olaylarının (İSKİ) ayyuka çıktığı bir belediyeden temiz bir şehir inşasının yolunu açmıştı. Burada başarıyı getiren sadece şehir mühendisliği değil, şehri, içinde yaşayanlarla birlikte inşadır. Fikirler, projeler eğer muhatapları ile paylaşılırsa onlar da projenin parçası olur ve şehre ait olurlar.
Nitekim bu halkın içine girerek yönetimi paylaşma/Milletle yürüme tarzı, Sayın Cumhurbaşkanının yönetimdeki her icraatının da temeli olmuştur.
Şehre ve insanlara dokunduğunuzda şehir arkanızdan gelir. 
AK Partinin yerel yönetimlerde ve merkezde, seçmenin yüreğine dokunan hizmetler, değer merkezli siyaset üretmesi için yüksek profilli siyasi kadrolara ihtiyacı yoktur. Sayın Erdoğan’ın ayak izlerini takip etsinler yeter.
Nebi Miş’in “AK Parti tarzı siyaseti” tanımlarken Sayın Erdoğan üzerinden naklettiği siyasette sahicilik ve gerçeklik örneği bütün yerel yöneticiler için baş ucu kitabı olacak seviyede mükemmellik arz ediyor.
“AK Parti’nin, seçimleri kazanmada, reformları yapmada ve krizleri aşmada, milletle birlikte yol yürümesi ve halka sürekli temas etmesi, ‘AK Parti tarzı siyaseti’nin en önemli unsurudur. Erdoğan, üyelik konuşmasında bu hususu, “insanların gönlünü almayan oyunu alamaz. O yüzden insanlara temas etmeliyiz” sözleri ile vurguladı.
Erdoğan liderliğinin en önemli özelliği de “siyasette sahicilik ve gerçekliktir.”
Bu durumu en iyi vurgulayan husus, AK Parti ve Erdoğan’ın uzun süre siyasi kampanyalarını yöneten ve 15 Temmuz’da şehit olan rahmetli Erol Olçok’un kardeşi Cevat Olçok’a, Erdoğan’la ilgili yaptığı tanımlamadır. Ağabeyimin şöyle dediğini hatırlıyorum: "Oğlum bizim en büyük numaramız, Tayyip Erdoğan’ın sahiciliğine bir imaj yüklemememiz, onu olduğu gibi sürekli koruyabilmemiz."
Sonuçta, belediye başkanlığı dönemindeki bu yönetim başarıları Sayın Tayyip Erdoğan’a 2002 yılında yapılan genel seçimlerde tek başına iktidara getiren yolun kapısını açtı. Bugün referandum sonuçlarından rahatsız olan, 2019 seçimleri için güçlü referans arayanlar sayın Erdoğan’ın insanların gönlünü ve güvenini nasıl kazandığına bakmalıdır.
Referandum öncesi Antalya’da düzenlenen ve AK Partili 18'i büyükşehir, 30'u il olmak üzere toplam 878 belediye başkanının katılımıyla gerçekleştirilen AK Parti Belediye Başkanları İstişare ve Değerlendirme Toplantısı'nda Başbakan Binali Yıldırım, AK Parti hareketinin tohumlarının Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde 1994'te İstanbul'da atıldığını belirterek, "Yakın siyasi tarihimize baktığımızda iktidarların habercisinin yerel yönetimlerdeki iktidarın olduğunu görüyoruz. Yerel yönetimi kazanan genel iktidarı da kazanıyor, kaybeden genel iktidarı da kaybediyor" demişti.
Soru sormayan, talep dile getirmeyen, susan seçmen, büyük bir soruna işaret eder. Bu, insanların yönetim kadroları ile arasının açıldığının, yabancılaşmanın alametidir. Şehrinde misafir muamelesi gören insanlar susar ve soru sormazlar. Bunun değişmesi gerek diyenler önce kendisini değiştirmeli ve yolu milletle birlikte yürümelidir. Şehre ve insanlara dokunduğunuzda şehir arkanızdan gelir...
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.