MÜSİAD'dan çok ciddi uyarılar...

A -
A +

MÜSİAD (Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği) Yönetim Kurulu önceki akşam Grand Cevahir Otel'inde, gazetecilerle bir sohbet toplantısı düzenledi. Toplantının maksadı, Türk ekonomisinin içinde bulunduğu durum, yaklaşan seçimler ve siyasi gidişatın bir analizi ile Ekim ayının başında açılacak olan Dokuzuncu MÜSİAD Fuarı hakkında basın mensupları ile sohbet etmekti. Başkan Ali Bayramoğlu, gerçekten işini ciddiye alan bir işadamı ve yönetici. Türkiye ekonomisi hakkında kısa ama kapsamlı bir analiz yaptı. Yaklaşık altı ay önce Kemal Derviş tarafından, seçim meselesinin gündeme sokulmasıyla birlikte, ekonominin adeta kenara itildiğini ve o günden bu yana hiçbir ekonomi politikası uygulanmadığını, seçim tartışmalarıyla halkın geçim derdinin unutturulduğunu söyledi. Bayramoğlu bu arada rakip veya refiklerine de göndermeler yapmaktan geri durmadı; "Bizi başından beri hep bir ideolojik kampa yamamak istediler. Ama bize bu ithamları yöneltenler bizden çok daha siyasetin içinde. Her biri katıksız siyasetçi oldu... (TÜSİAD'ı ve üyelerini isim vermeden eleştiriyor.) Biz siyasetçilere bilgi ve tecrübelerimizi aktararak ülke yönetimine ve ekonomisine katkıda bulunmaya çalışıyoruz. Ama yıllardan beri yaptığımız bütün ikazlara rağmen maalesef sesimizi bazı yerlere duyurmakta güçlük çekiyoruz..." Bayramoğlu, soru cevap faslında, 1999 yılından beri hazırladıkları raporları da özetledi ve 2000 yılı Kasım krizi ile 2001 yılı Şubat krizi öncesinde hükümeti ve iş aşlemini önceden uyarmak için neler yaptıklarını da detaylı şekilde anlattı. Türk ekonomisinin bir türlü kısır döngüden çıkamadığını ve bu kafa ile devam edildiği takdirde de çıkılmasının mümkün olmadığını belirterek şunları söyledi: "Günde 160 trilyon iç borç faizi ödemek nasıl mümkün olabilir. 2003 yılında büsbütün bir çıkmaza girilecek. Hali hazırda 137 katrilyon içborç yükü var. Yıl sonu itibariyle bu 180 katrilyona çıkacak. Bunun ortalaması 150 katrilyon. 2003 yılında bunun için ödenecek faiz miktarı 105 katrilyon. Ama 2003 yılı bütçesi 120 katrilyon olarak bağlanıyor! Hem gider bütçesi..." Böyle bir ekenomide denge sağlanabilir mi? Ali Bayramoğlu bir konuya daha dikkat çekti. Herkesin yabancı sermaye gelmelidir diye bas bas bağırdığı bir dönemde, bırakın yabancı sermayenin gelişini, Türkiye'den dışarıya yerli sermaye kaçıyor. Geçen sene resmi olarak 1.1 milyar, gayri resmi olarak da 1 milyar dolar olmak üzere toplam 2.1 milyar dolar sermaye yurtdışına gitmiş. Bu paraların gittiği ekonomiler, Türkiye'ye göre daha stabil olanlar. Mesela Bulgaristan, Romanya, Ukrayna, kısmen Suriye... Bayramoğlu bunları söylerken ben de Yabancı Sermaye Derneği'nin geçen gün açıkladığı rakamları hatırladım; 2002 yılında ülkemize gelen yabancı sermaye sadece 75 milyon dolar!.. Dış ticaretteki durum da iç açıcı değil. Evvelki sene artı veren, geçen sene başabaş gelen dış ticaret dengesi bu sene 12 milyar dolar civarında açık verecek... MÜSİAD yaptığı kapsamlı çalışma ve hazırladığı raporlarda şu sonuca varıyor; Seçimler yapıldığı takdirde, 4 Kasım sabahı hangi tablo ortaya çıkarsa çıksın, gelecek hükümet üç tane bombayı (AliBayramoğlu'nun ifadesi aynen böyle) kucağında bulacaktır; bunların birincisi Amerika'nın Irak'a saldırması. Bu harekât artık kesinleşmiş gibi görünüyor ve en geç Ocak 2003 tarihine kadar ABD'nin harekete geçmesi bekleniyor. İkincisi Güney Kıbrıs'ın AB üyeliğine alınması için müzakere sürecinin başlatılması... Yani Kıbrıs meselesi. Üçüncüsü de Aralık ayındaki Kopenhag zirvesinde, Türkiye'ye üyelik müzakereleri için takvim verileceği beklentisinin fiyasko ile sonuçlanması... Evet MÜSİAD çok ciddi uyarılarda bulunuyor. Bakalım nerelere kadar sesini duyurabilecek?!..

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.