Evet, bu karar/lar YOK hükmündedir!

A -
A +

100. Yıl teranesiyle Ermeni Diasporasının isteği doğrultusunda Avrupa Parlamentosunun Türkiye aleyhine aldığı karar tabii ki yok hükmündedir.

24 Nisan tarihi yaklaşırken Ermeni Diasporası ve Ermenistan devleti istim üstünde... 1915 tehcir olayının 100'üncü yıl dönümü münasebetiyle, uluslararası arenada olabildiğince toz kaldırmak; daha önce çeşitli ülkelerin parlamentolarında alınan kararlara yenilerini ekleyebilmek, buradan devamla başka tezleri, tazminat ve toprak taleplerini gündeme getirebilmek için zemin açmak çabalarında! Ermeni Diasporasının bu beklentilerini ilk önce Papa karşıladı. Hiç de üzerine vazife olmayan bir konuya burnunu soktu ve 1915 tehcir olayının soykırım olduğunu ileri sürdü. Hem de "20 yüzyılın ilk soykırımı..." zırvasını ekleyerek! Ardından da Avrupa Parlamentosundan benzer bir zırva karar çıktı. Daha önce çeşitli ülkelerin parlamentolarından da benzer nitelikte çıkmış kararlar var. Bunların hukuki hiçbir bağlayıcılığı yok. Yani yok hükmünde kararlar. Ama siyaseten bu kararları basamak yapıp elde edilmek istenen şeyler var. En başta Türkiye'yi köşeye sıkıştırarak belli davranışlara zorlamak istiyorlar.
Şunu belirtelim ki, Türkiye ekonomik ve askerî açıdan güçlenip dünya siyaset dengelerinde ağırlığını arttırdıkça, bu türden karşı hareketleri her zaman kolaylıkla boşa çıkarabilir. Ancak zamanında tehcir meselesinin beynelmilel yansımaları konusunda gerekli adımları atmadığı ve meseleyi yok saymakla yetindiği için, bugün Ermenistan gibi küçücük bir devletin ve onu arkalayan Diasporanın kimi atraksiyonlarına karşı etkisizmiş gibi bir tablo çıkıyor karşımıza... Bunun geçici bir durum olduğunun altını çizelim. Ermeni tehcirinin soykırım olduğunu iddia edenlerin ezberini bozmak hiç de zor değil. Yalnız oyunu kuralına göre oynamak gerekiyor. Önce sağlam durmak ve dersimizi iyi çalışmak gerekiyor. Yüz yıl önce meydana gelmiş bir hadisenin mahiyetini ortaya çıkaracak olan tarihî belgelerdir. Bu noktada sadece İngiliz, Amerikan, Fransız ve Rus devlet arşivlerindeki kayıtları dünya kamuoyuna açmak dahi tek başına yeterlidir. Türkiye ve Ermenistan'ın devlet arşivleri de karşılıklı olarak tarafsız araştırmacıların çalışmasına açıldığında, öyle her ağzını açışta "1.5 milyon Ermeni katledildi..." diye saçmalayan kiralık kalemlerin sesini kısacaktır.
Toplam Ermeni nüfusunun 1 milyon 294 bin olduğu bir yerde, nasıl oluyor da 1.5 milyon Ermeni öldürülebiliyor? Amerikan resmî kayıtlarında tehcire tabi tutulan Ermeni nüfusun 496 bin olduğu yazılı... Tehcir sonrasındaki yıllarda, mesela Suriye'nin Halep şehrinden Fransa'ya göç eden 127 bin Ermeni'ye ait gemi sicilleri var. Bir de Amerika'ya göç eden Ermeniler var. Tekrar Türkiye'ye dönenler var... Dahası 1915 yılında, Türkiye topraklarında ikamet eden ve tehcire tabi tutulmayan Ermeniler var. Bütün bu gerçekler tarih belgelerinde yer alıyor. İngilizlerin İstanbul'u işgal ettikten sonra Ermeni tehciri ile ilgili olarak yaptırdığı yargılama ve sorgulamalar var. Mesela Malta Sürgünlerinin bu yargılamalardan beraat etmesi var...
Ama Türkiye'de ve başka ülkelerde televizyonlara çıkan birtakım kimseler, entelektüel gevezeliklerle hep (1.5 milyon Ermeni katledildi) hikâyesini anlatıyor... Onlarca yıldır bunu yapıyorlar. Devam etsinler! Gerçeklerin er veya geç ortaya çıkmak gibi bir huyu var. Tekrar edelim: Avrupa Parlamentosunun da, başka ülke parlamentolarının da "Soykırım" iddialarına dair kararlarının hiçbir kıymet-i harbiyesi yoktur. Kısacası yok hükmündedir. Ermenistan ve Diaspora bu kafayla bir yere varacağını düşünüyor olabilir. Lakin daha dün Karabağ'da etnik temizlik yapan ve Azeri topraklarını Rus desteğiyle işgal altında tutan Ermenistan, günden güne eridiğinin farkında değil...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.