Katili kim biliyor, kim tanıyor?!

A -
A +
Suruç olayında olduğu gibi, Ankara'daki hain saldırıdan dakikalar sonra, hükümeti, devleti ve Cumhurbaşkanını hedef tahtasına koyan Demirtaş, acaba şimdi ne diyecek?
99 kişinin hayatını söndüren Ankara'daki kalleş saldırı ile ilgili, önemli ipuçları ortaya çıkmış bulunuyor... Günlerdir "Katili biliyoruz, katili tanıyoruz..." diye sokak ve meydanlarda slogan atan, yürüyüş yapan; gazete sayfalarında, televizyon ekranlarında ölçüsüz, mantıksız yorumlar yapan, haddini aşarak devlet erkânına asılsız suçlama ve iftiralarda bulunanların ezberini bozacak, çok önemli gelişmeler bunlar. Bakalım daha ilk dakikalardan itibaren, tıpkı Suruç katliamında olduğu gibi, devleti ve devlet adamlarını hedef tahtasına oturtan Selahattin Demirtaş ve yandaşları, bundan böyle hangi sazı çalacak!.. Şu ana kadar gün yüzüne çıkan bilgi ve belgeler, terör örgütleri arasında öteden beri var olduğunu bildiğimiz, kirli ve kalleş iş birliğine işaret ediyor. PKK, PYD, DAİŞ, DHKP-C ve benzer tüm terör örgütlerinin, sadece terörist eylemlerde bulunan organizasyonlar olmayıp; arkalarında istihbarat servislerinin, menfaat odaklarının ve emperyalist politikalar güden devletlerin de, bizzat yer aldığını biliyoruz.Bahsi geçen teşkilat ve devletlerin, çok açık şekilde desteklediği, yönlendirdiği ve kimi zaman da doğrudan ve dolaylı biçimde yönettiği bu örgütlerin; karşılıklı iş birliği, taşeronluk ve her türlü kirli ittifak içinde bulunduğu, tartışma götürmez bir gerçek olduğundan, Ankara'daki kalleş saldırı konusunda bu türden bir eylem ortaklığı, hiç de şaşırtıcı değildir. Bu saatten sonra yapılması gereken şey, en sür'atli şekilde o menfur saldırının bütün yönleriyle ve bütün aktörleriyle gün ışığına çıkarılması ve kamuoyunun doğru biçimde bilgilendirilmesidir. Aksi halde devam eden tezvirat ve ajitasyon faaliyetleri sebebiyle, toplumun kafası karışabilir... Oysa iki hafta sonra bu halk sandık başına gidecek ve ülkenin gelecek dönemdeki yönetimine dair, çok önemli bir karar verecek. Vatandaşın bu kararı doğru ve sağlıklı biçimde ortaya koyabilmesi açısından, özellikle 7 Haziran'dan bu yana cereyan eden siyasal ve toplumsal olaylar hakkında kafasının net olması çok mühim bir husustur. Cumartesi gününden beri, malum iç ve dış odaklar tarafından çok yoğun biçimde sürdürülen gri propagandanın, maalesef etkili olduğunu bilhassa ifade edelim...Evet, korkunç saldırıdan bir gün önce, Twitter (@Anatoly Todorov, @DrBereday, @GoranMetsayan hesapları...) üzerinden, bombanın Ankara'da patlayacağını çok açık biçimde yazan; hatta bu patlamanın muhtemel sonuç ve yankıları hakkında da çok dikkat çekici yorumlar yapan kişiler, dün itibariyle derdest edilmiş durumda. Diyarbakır doğumlu Erhan Ö. ile Suruç nüfusuna kayıtlı Mehmet S.P.'nin sicili bir hayli kabarık! Daha önce bölücü örgüt saflarında çok sayıda eyleme katılmak, Kobani'de bomba eğitimi almak vs. vs. Medyada yer alan bilgilere göre, her ikisinin de daha önce yakalandığı ve beraberinde çok sayıda silah ve mühimmatın da ele geçirildiği sabit.Bu satırların yazıldığı sırada, henüz kesinleşmiş olmamakla birlikte; Ankara'daki bombalı intihar saldırısını gerçekleştiren iki teröristin kimliği de tespit edilmiş bulunuyor. Bunlardan birinin kamera görüntüleri de teşhis edilmiş. Gelen haberlere göre, eylem öncesindeki bir takım bağlantıları ve hazırlık hareketleri de tespit edilmiş durumda. Bu arada Twitter şirketinin bahse konu hesap ve adreslerle ilgili bilgiyi, yaklaşık iki gün gecikme ile verdiğini de hatırlatalım. Şayet bu geciktirme olmasaydı, çok daha hızlı biçimde yeni ipuçlarına da erişme imkânı söz konusu olabilirdi. Velhasıl teröre karşı net biçimde tavır alanlar ile gizli veya açık teröre destek verenler kısa sürede belli oluyor!..

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.