1 Kasım'ın muhtemel yansımaları...

A -
A +
Halkımızın 1 Kasım'da sandık başında verdiği karar, birçoklarının siyasi hesaplarını altüst etti! Millî iradenin çizdiği yeni istikamette, 2019'a kadar köklü ve belirleyici pek çok icraatın hayata geçmesini bekleyebiliriz.

Evet, 1 Kasım günü saat 18.30'a kadar (yani televizyon kanallarının sonuçları yayınlamaya başladığı ana kadar), Türkiye'de bambaşka siyasi rüzgârlar estiriliyordu. Bir iki tane yaklaşık tahmin istisnası dışında, bütün kamuoyu araştırma şirketlerinin, büyük iddia ile ortaya attığı beklentilerin tamamı bir anda çöktü. Ve o ana kadar, bir kısım egosu şişik uzmanın; her tarafından kibir fışkıran bir üslup ve patlayan özgüvenle sundukları tablo, birdenbire ters yüz oldu ve bambaşka şeyler konuşulmaya başlandı... Şüphesiz, özellikle radikal muhalif kesimler için, bu büyük bir şoktu ve fazlasıyla ukalalık yapan kimi yazar, uzman ve akademisyenleri de büsbütün rezil eden müthiş bir sonuçtu. Şimdi muhalefet partilerinde, bütünüyle yönetim ve liderlik problemleri konuşuluyor. Bazı partilerin iç bünyesinde, çok ciddi taban ve tavan rahatsızlığı yaşanıyor. Görünürde liderlik odaklı, ama esasen bazıları için "varoluşsal" mahiyetteki bu politik kaynaşmaların, hangi noktalara ve neticelere uzanacağını zaman gösterecek. Fakat görünen o ki, muhalefet cephesi bugünkü haliyle, beklenen dinamik siyasi fonksiyonunu ifa etmekte zorlanacak...

Halktan dördüncü kere ve yine çok güçlü bir iktidar vizesi alan AK Parti ise, bu yeni dönemde her bakımdan çıtayı yükseltmiş görünüyor. 2019 yılına kadar, halk iradesinin açtığı istikrar yolundan ilerleyerek, 2023 hedeflerini tam olarak yakalama ve hayata geçirme sadedinde, hızlı bir başlangıç yapmaya hazırlanıyor. Yüz günlük acil eylem planını, bu çerçevede değerlendirmek mümkün. Bu dönemde daha çok insan odaklı programlarla, hem refahı arttırmak ve onu tabana yaymak için ekonomik hem de küresel rekabet imkânını sağlayacak alanlarda, özellikle eğitim ve kültür alanında, daha güçlü ve büyük hamleler yapmak... Kısacası iç ve dış politikada, hayli ezber bozacak yeni gelişmeler bekleyebiliriz. 14-16 Kasım tarihlerinde Antalya'da gerçekleşecek olan G-20 zirvesinde, dünya liderleriyle çok önemli görüşmeler yapılacak. Özellikle Suriye meselesi ve küresel göç konusunda, orta ve uzun vadede belirgin şekilde sonuçları görülebilecek birtakım iş birliği ve mutabakatların, artık hayata geçmesi söz konusu olabilecek.

Suriye'de, Beşar Esad'sız bir nihai çözüm konusunda, fikir birliğine varan bir düzineden fazla önemli ülkenin geldiği nokta, Türkiye'nin tezlerine daha yakın... Bu cümleden olarak, terörden arındırılmış güvenli bölgeler oluşturulması ve bununla ilgili uçuş yasağı getirilmesi konusunda, önemli ilerleme sağlandığı ifade ediliyor. G-20 zirvesi vesilesiyle, bu konuda daha somut gelişmelerin sağlanması da bekleniyor. Bu arada, Türkiye ve ABD'nin de içinde olacağı, Cerablus ve Rakka (DAİŞ'in merkezi ve en önemli petrol gelirini sağladığı bölge) coğrafyasını kapsayan, çok etkili ve büyük bir operasyonun ufukta göründüğünü de belirtmek lazım...

Türkiye Güney sınırları boyunca, kendisini rahatsız edecek herhangi bir siyasi ve askerî gelişmeye izin vermeyecek. Bunu temin etmek için de, icap eden her türlü tedbiri almakta ve müdahaleyi yapmakta kararlı olduğunu, ilgili bütün taraflara açıkça bildiriyor. 2003 yılı başlarında yaşanan tezkere olayları sebebiyle, Kuzey Irak'taki gelişmelere doğrudan müdahale imkânı olmamıştı. Fakat Suriye konusunda, benzer bir duruma meydan verilmeyecek ve en etkili şekilde, gelişmelere müdahil olunacak...

Çözüm süreci konusuna gelince... Hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağı belirtiliyor. Yeni dönemde, millî birlik ve kardeşlik projesi güçlü şekilde uygulamaya konulacak. Çözüm sürecinin başlayabilmesi için, öncelikle başlangıç şartlarının tahakkuk etmesi gerekiyor. Bunun başında da, bölücü örgütün elindeki silahların tamamen bırakılması ve gömülmesi geliyor.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.