Başbakanın muhalefetle temasları…

A -
A +

Demokrasi geleneğinde diyalog ortamı esastır. Bu anlamda, iktidar ile muhalefet partileri arasında görüşme-konuşma ve uzlaşma kanallarının açık olması, toplumsal barış adına vazgeçilmez bir durumdur.

Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun, her iki muhalefet partisi lideriyle yaptığı görüşmelerden, hemen ve derhal her yönüyle bir uzlaşma ve anlaşmanın çıkmasını kimse beklemiyordu tabii. Fakat tek başına bu temasların gerçekleşmiş olması dahi, çeşitli sebeplerden kaynaklanan toplumdaki yerli-yersiz gerilimlerin düşmesinde etkisi olmuştur… Zira demokratik nizamlarda esas olan, karşılıklı anlayış ve uzlaşma arayışıdır. Şayet siyasi yelpazeler arasında diyalog varsa, ülke meselelerine çözüm arayışında, karşılıklı esneklik ve asgari müştereklerde buluşma zemini, dolayısıyla da netice alma imkânı var demektir…

Türkiye’nin yıllardır devam eden yeni bir anayasa arayışı, bütün siyasi partiler tarafından her zaman işlenen konudur. Ancak buna rağmen, şimdiye kadar herhangi bir sonuç alınabilmiş değil. Geçen dönemde, parlamentodaki temsil oranı ve dağılımı, bu mesele için elverişli tablo sunuyordu. Bu maksatla kurulan ve hayli önemli çalışmalar yapan Meclis Uzlaşma Komisyonu, sonunda bir kısmı hiç de makul olmayan gerekçelerle, görevini tamamlayamadı. Oysa bu komisyona büyük ümitler bağlanmıştı.

Yeni bir anayasa olmadan, Türkiye’nin hâlihazırdaki çok kritik ve yakıcı meselelere kalıcı ve köklü çözüm bulması mümkün değil. Bu maksatla iktidar kanadının yeni bir anayasa yapma hedefiyle, başlattığı siyasi diyalog önemlidir ve bütün taraflarca da önemsenmelidir. Başbakan Davutoğlu’nun, hem CHP hem de MHP genel başkanıyla yaptığı son görüşmelerin, temel gündem maddesi yeni anayasa olmakla birlikte, Meclis İçtüzüğü’nün değiştirilmesi, AB ile uyum sağlama çalışmalarında iktidar-muhalefet dayanışması, keza terörle mücadele konusunda, hükümete destek verilmesi gibi son derece mühim başlıklar da var…  Öncelikle anayasa için yeni bir uzlaşma komisyonu kurulması ve bunun geçen dönemde olduğu gibi, her partinin eşit sayıda üye vermesi şeklinde olması noktasında, genel olarak bir mutabakatın sağlanmış olması önemlidir. Uzlaşma komisyonunun, parlamentoda grubu bulunan bütün partilerin iştirakiyle kurulması zemininde, Meclis Başkanı İsmail Kahraman'ın (Geçen dönem Cemil Çiçek’in yaptığı gibi) üstleneceği çalışmalar, özellikle HDP ile temasları kilit rol oynayacaktır. HDP’nin siyasi nezakete sığmayan açıklamalarla, Davutoğlu’nun kararlaştırılan görüşmesini akamete uğratması, diyalog ve toplumsal barış hesabına çok menfi bir tavırdır ve tasvip edilmesi mümkün değildir. Bu olumsuz tavrın doğurduğu yersiz gerilim ve ileriye dönük, başka engelleyici etkilerinin Meclis Başkanı aracılığıyla ortadan kaldırılması iyi olur.

Geçen döneme nazaran, (şüphesiz ortaya çıkan başarısız sonuçtan dersler çıkarılmış olması hasebiyle) iktidar ve muhalefet kanadının, daha esnek ve yapıcı bir tavır ortaya koymuş olması memnuniyet verici. Bu minvalde AK Parti’nin, ‘başkanlık sistemi’ ile ilgili teklifini esnetmesi ve muhalefeti ikna düşüncesiyle, yeniden gözden geçirerek masaya getireceğini ilan etmesi, müzakere zemini için çok önemli. AK Parti, dün Ömer Çelik’in görüşmeden sonra yaptığı açıklama sırasında dile getirdiği üzere, sistem ve mekanizmalardan ziyade, demokratik değerler üzerinden giderek, en ideal çözümü yakalama şeklinde bir siyasi üslup geliştiriyor. Diğer taraftan, hem CHP hem MHP’nin, temelde başkanlık sistemine karşı olmakla birlikte; her mesele gibi bunun da tartışılmasına muvafakat etmesi, uzlaşma kültürü adına olumlu bir tutum. Dileyelim ki bu karşılıklı esneklik ve demokrasinin geleneğinde olan olgunluk ve uzlaşma kültürü, artık beklediğimiz neticeyi hasıl etsin ve Türkiye ihtiyaç duyduğu yeni anayasaya kavuşsun!..

Ancak bunun o kadar kolay olmayacağını da biliyoruz. Denilir ki, bir şeyin tamamı ele geçmese bile, tamamından vazgeçmemelidir. Yeni bir anayasa mümkün olmasa dahi, mevcudun kapsamlı bir değişiklikten geçirilmesi konusunda en azından bir görüş birliği sağlanabilir. Zaten üzerinde mutabakata varılmış altmış madde, kenarda duruyor...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.