Cemiyetin hâli nicedir?..

A -
A +
Terör ve anarşi haberleri kadar, toplum içinde cereyan eden kriminal hadiseler de dehşet verici boyutta… Medya organlarına akan polis - adliye haberleri, toplumun ruh hâli bakımından hiç de iyi bir işaret vermiyor!
 
Bu ülkede toplumun huzuru ve genel sağlığı ile ilgili olarak gözlem yapan, tespitler yapan ve elde ettiği sonuçlar üzerinde kafa yoran kaç kişi vardır acaba? Böyle bir sorunun pek de zekice olmadığının farkındayım. Ama burada bir ayrıntı peşinde değilim… Esas merakım ve maksadım şudur: Cemiyet hayatındaki gidişata dair bir meselesi, bir endişesi olan şahıs veya kurumların hâlihazırda vaziyeti nedir? Bunca iç karartıcı, yürek burkucu ve tüyler ürpertici olay karşısında, nasıl bir duygu ve düşünce içindeler? Resmî veya özel, şahıs veya kurum olarak, bu sahada faaliyet gösteren, herhangi bir şekilde misyon yüklenmiş olan; gerek kamu düzeninin sağlanması, toplumun can ve mal emniyetinin korunmasından sorumlu devlet mekanizmaları, gerek daha huzurlu bir toplum için gönüllü olarak faaliyet gösteren STK vb. oluşumlar, durumu nasıl görüyor?... Her gün medya organlarına akan, gerçekten yüz kızartıcı; utanç verici haberler karşısında, düşüncelerini ve bu felaketlere dönük çözüm tekliflerini doğrusu dinlemek ve öğrenmek isterim.
Edep – ahlak kurallarını fütursuzca örseleyen, insan haysiyetini büsbütün ayaklar altına alan, nice nice hadiseler toplumu bir umumi felaket misali sarmış durumda… Ne yazık ki, bu haberlerin medya organlarında yer alış biçimi de ayrı bir musibet! En kahredici, yürek parçalayıcı hadiseler birer magazin haberi gibi sunulabiliyor. Haysiyet cellatlığına soyunmuş, ahlak yoksunu tipler, sosyal veya klasik medya üzerinden tam bir sosyal katliam yapıyorlar. Her gün ama her gün, güya habercilik adına, güya eleştirel tavır içinde bu ahlaksızlığı sürdürüyorlar. Kullandıkları ifadeler, haber ve yorumlardaki çirkin üslup, rezil görüntüler vs. vs. hepsi, birer dinamit misali toplumun temeline yerleştirilip infilak ettiriliyor… Cinnetler, cinayetler, aile içi – akrabalar arası toplu katliam, sapıkça ilişkiler – tecavüzler, çocuk istismarı yahut başka rezil hâl ve hareketler, bazı mecralarda öyle tuhaf şekilde yer alıyor ki, en az o suçların kendisi kadar tahribat yapıyor.
Günlerdir, servis şoförlüğü yapan aşağılık bir adamın gayrı meşru ilişkisi ve bu sebeple işlediği cinayet konuşuluyor. Ama her gün bu haberler, toplumu biraz daha örseliyor!.. Çünkü hadisenin kendisinden daha çok, ilgili taraflara dair yeni iddia ve ithamların havada uçuşması öne çıkıyor. Soruyorum, böyle bir habercilik kime, ne fayda sağlar? Toplumun sinir uçlarıyla oynamak, onu galeyana getirmekten başka bir sonuç verir mi? Nitekim mahalleli felaketzede ailenin evine iki defa toplu saldırıda bulundu? İstenen bu mudur?
İnancımıza ve örfümüze göre yasak olan, gayrı ahlaki olan, gayrimeşru diye tanımlanan ilişkileri, normal bir hayat biçimi gibi sunan bir kısım medyanın bunda çok büyük vebali var… Bütün bu iğrenç olaylar, bir yerde düpedüz gayrimeşru ilişkileri, hiç utanmadan; sıkılmadan ‘aşk’ diye sunan anlayış ve yaklaşımın, bu toplum üzerinde yaptığı tahribatın sonuçlarıdır aslında… Fakat bu tahribatın sorumluları, bir de sureti haktan görünüp topluma ahlak dersi vermeye kalkışıyor iyi mi! Gelelim bir kısım siyaset erbabının sorumsu ve fırsatçı yaklaşımına… Günlerdir, sözüm ona öğretmen olacak, aşağılık bir cinsi sapığın; kendisine emanet edilen çocuklara karşı ika ettiği taciz ve tecavüz suçunu irdelerken, bu canavarın üzerinden siyasi bir hesaplaşma yapmaya çalışmak ne kadar ahlaki ve insanidir? Burada bir rezil şahsın işlediği aşağılık fiil, bir kurumun ve daha da ötesi bütünüyle hükümet ve iktidar partisinin yargılanması, köşeye sıkıştırılması için kullanılacak bir sebep olabilir mi? Bu ahlaksızlığa şayet bilerek göz yuman sorumlular varsa, onları bulup en ağır şekilde cezalandırmak elbette herkesin takip edeceği şey olmalı. Ama bu tüyler ürpertici hadiseyi bir de siyasi maksatla istismar etmek, en az olayın kendisi kadar vahimdir. Vah bu toplumun hâline!
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.