Taliban’ın “geçici” hükûmeti ve sorular…

A -
A +
Afganistan’da kontrolü ele geçiren Taliban, nihayet hükûmetini de açıkladı. Önemli görevlerin tamamına Peştun asıllı kişiler getirilmiş. Kabinede bir Özbek (Başbakan Yrd.) bir de Tacik (Ekonomi) isim var…     Dünyanın merakla beklediği Taliban Hükûmeti nihayet açıklandı… İstenen ve umulanın aksine, ülkenin demografik yapısıyla uyumlu, kapsayıcı bir kabine çıkmadı. Tam aksine Taliban teşkilatının çekirdek isimlerinden müteşekkil bir hükûmet yapısı söz konusu. Neden diğer etnik grupların da içinde yer almadığı sorusuna, Taliban sözcüsü bu henüz “geçici hükûmet” diye cevap vermiş. Buradan yani ‘geçici’ ifadesinden, Taliban’ın gelişmelere göre kabine değişikliğine gidebilme kapısını açık tuttuğu ve uzlaşmaya da istekli olduğu sonucu çıkarabilir mi acaba? Teorik olarak evet… Öteden beri bu konuda, isimler, mesajlar da veriyordu zaten. Ancak bahse konu değişim ve uzlaşma hususunda, Taliban’ın ne kadar esnek davranacağı, sınırlarının ne olacağı belli değil. Dünya ülkeleri tam da bu noktada bir bekleyiş içinde. Nitekim Cumhurbaşkanı Erdoğan, dün Taliban’ın siyasi yaklaşımı konusunda henüz olumlu bir gelişme görmediklerini söyledi. Taliban’ın uluslararası meşruiyete ihtiyacı var şüphesiz. Aksi hâlde, ülkeyi yönetme ve yeniden ayağa kaldırma konusunda çok büyük sıkıntı çekecektir. Daha açıkçası gerçek manada bir yönetim başarası göstermesi imkânsız hâle gelir.   Evet, şimdiye kadar birçok defa değişmiş olan ülke ismi bir kere daha değişerek Afganistan İslâm Emîrliği oldu. Emîrliğin başına da Taliban’ın lideri durumundaki Molla Hibetullah Ahundzade getirildi. Başbakanlığa ise Taliban’ın karar alma organı olan Rehber-i Şûra’nın başkanı, Molla Hasan Ahund geldi. Ancak kendisi BM’nin terör listesinde yer alıyor… Aynı şekilde İçişleri Bakanlığına gelen Siraceddin Hakkani de ABD’nin terörist listesinde ve FBI tarafından hâlen aranıyor.   Babası Celaleddin Hakkâni’nin kurduğu Hakkâni teşkilatının başı aynı zamanda. Amcası Halil Hakkânî, Mülteciler Bakanı. Taliban hükûmetinde en önemli görevlere, Peştun asıllı ve teşkilatın içinde daha önce üst seviyede görev yapan isimlerin getirildiği görülüyor. Taliban’ın siyasi lideri durumundaki Molla Abdülgani Birader, Başbakan Yardımcısı. Özbek asıllı ve öteden beri Taliban’ın içinde faal olan Abdüsselam Hanefi, Başbakan İkinci Yardımcısı. Emirhan Muttaki Dışişleri Bakanı. Peştun olmayan diğer bir bakan da, ekonominin başına getirilen Muhammed Hanif. Kendisi Tacik asıllı ve daha önceki Taliban yönetiminde Yüksek Eğitim Bakanlığı yapmıştı. Kabine dışındaki iki önemli göreve de şu isimler gelmiş bulunuyor: Genelkurmay Başkanlığına Molla Fazıl Ahund, İstihbarat Başkanlığına ise 12 yıl Guantanamo hapishanesinde kalan Abdülhak Vasık... Amerika’nın çekilmesiyle birlikte çok hızlı ve tahmin edilenden çok daha kolay şekilde Afganistan’ın tamamında kontrolü ele geçiren Taliban, bu güçlü pozisyonundan ötürü gayet rahat hareket ediyor. Velakin yukarıda da belirttiğimiz üzere, bu her şeyin yolunda gittiği manasına gelmiyor…   Pençşir Vadisi'nde Şah Mesud’un oğlu Ahmed ve diğer bazı muhaliflerce başlatılmak istenen direniş, şimdilik bastırılmış görünüyor. Fakat ülkenin herhangi bir yerinde benzer şekilde muhalif kalkışmaların olmayacağına dair garantileri de yok!.. Bu ve benzeri sebeplerle, Taliban işin başından beri, biraz da bazılarını şaşırtacak kadar ılımlı bir tutum sergiliyor. Ama ülkenin genel durumu çok sıkıntılı olduğu için, sadece böyle bir tavır sükûneti sağlamaya yetmez, yetmeyecektir. O sebeple olabildiğince geniş bir mutabakatın sağlanması zaruri. Taliban’ın en büyük sınanması bu olacak herhâlde… Şayet dışarıdan, özellikle önemli devletlerden fiilî destek ve yardım alabilirse, zamanla taşların yerine oturması beklenebilir. Lakin Çin dışında, büyük güçlerin hiçbiri Taliban’a bariz şekilde yeşil ışık yakmış değil. Çin, en başından beri bu işareti veriyor. Zira bölgedeki stratejik denge ve menfaatler, özellikle ABD’yle rekabet şartları dolayısıyla buna ihtiyaç duyuyor. Nitekim Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Wang Wenbin, “Çin’in Afganistan’daki Taliban Hükûmeti ve lideriyle iletişimi sürdürmeye hazır olduğunu” belirterek, “Afganistan’ın egemenlik, bağımsızlık ve toprak bütünlüğüne saygılı olduklarını” açıkladı. Çin’in bu ve buna benzer çıkışları mutlaka belli adreslerde yankı bulacaktır. Mesela Putin de, Afganistan’ın toprak bütünlüğünün önemine dikkat çekmişti… İngiltere her zamanki gibi saman altından su yürütüyor!   Çeşitli medya organlarında yer alan haberlere göre, Hükûmetin göreve başlaması törenlerine, aralarında Türkiye, Çin ve Katar’ın da olduğu bazı ülke temsilcileri davet edilecek… Bakalım böyle bir resmî davet, şayet gerçekleşirse nasıl bir karşılık bulacak? Bu arada Afganistan’daki insani durum da günbegün kötüleşiyor. Hâlâ ülkeden kaçmaya çalışan insanlar var ve Afgan mültecilerin durumu, dünyanın önünde devasa bir problem!..
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.