Savaşın bitmesini kim(ler) istemiyor?

Rusya ile Ukrayna arasındaki savaşın bir en evvel sona ermesi için, en samimi gayreti hangi ülke/ler sergiliyor acaba? Meseleye insani yönden yaklaşan Türkiye, savaşın bir an evvel bitmesi için, bütün diplomatik imkânları devreye sokmaya çalışıyor. Başta Cumhurbaşkanı Erdoğan olmak üzere, devletin üst kademesindeki ilgili şahsiyetler, gece gündüz aralıksız çalışıyor. Türkiye’nin yürüttüğü diplomasi trafiği, başka hiçbir devlette vaki değil gerçekten… Beri tarafta Ukrayna’daki çatışmaları bir dolar-ruble mücadelesi olarak görenler, bambaşka tavırlar içinde!..

Miadını çoktan doldurmuş bir küresel düzeni sürdürmek için, öncelikle Rusya’yı Ukrayna’da dize getirmek hedefleniyor. Bu hedefe ulaşabilmek için de, Ukrayna’nın yakılıp yıkılması, mücadelede bir bedel olarak görülüyor!..

24 Şubat’tan bu yana misli görülmemiş bir diplomasi trafiği yürüten ve şimdiye kadar onlarca ülkenin devlet ve hükûmet başkanıyla görüşmeler yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu temasların verimli geçtiğini belirterek, barışın çok yakın olduğunu söylüyor. Ama diğer tarafta, NATO Genel Sekreteri Stoltenberg; “Bu savaş yıllarca sürebilir…” diyor.

Genel Sekreterin ilk günlerdeki üslubu ile şimdiki dili hayli farklılık arz ediyor. Başlangıçta Rusya ile çatışmak istemediklerini, bu sebeple de Ukrayna hava sahasını kapatma yoluna gitmeyeceklerini, bu ülkeye kesinlikle asker göndermeyeceklerini ifade ediyordu…

Ama şimdi Ukrayna’nın deniz ve hava kuvvetlerini destekleyerek, caydırıcılık sağlıyoruz diyor. Ve uzun sürecek savaş için daha fazlasını yapmaları gerektiğini belirtiyor. Bu çerçevede Slovakya’nın, Ukrayna’ya hava savunma sistemi S-300 füzeleri gönderdiği haberleri medyada yer alıyor. Daha önce de Çek Cumhuriyeti’nin zırhlı muharebe araçları gönderdiği bilgileri yayılmıştı…

PKK/PYD terör örgütüne gönderdikleri kadar var mı bilemeyiz, ama ABD Başkanı Biden ve Dışişleri Bakanı Blinken da Ukrayna’ya silah desteği verdiklerini, sırası geldikçe tekrarlıyorlar. Bu konuda en aktif görünen İngiltere. İngiltere hem istihbarat hem de silah desteği yönünden başı çekiyor. Son derece dikkat çekici…

Rusya, NATO’nun Ukrayna’ya silah yardımı yapmasına gerekli karşılığı vereceğini ilan etmişti. Bu tırmanma devam ederse, savaşın Ukrayna dışına taşıp bölgesel bir mahiyete bürünme tehlikesi çok büyük. Harbin ilk günlerinde bu hususta çok dikkatli konuşan ABD Başkanı, özellikle Putin’i hedef alan söylemleriyle, Rusya’yı barıştan çok savaşa zorlamak gibi bir tavır içine girmiş bulunuyor. İngiltere Başbakanı Johnson aynı üslupta kendisine eşlik ediyor.

Burada son günlerdeki bazı haberlere dikkat çekerek şu soruyu sormak gerekiyor: Ukrayna’da savaşın bitmesini istemeyenler kim veya kimler? Bucha şehrinde yaşanan katliam ve ortaya çıkan 320 kişilik toplu mezar olayı neyin nesidir? Rusya bu olayın faili olmadığını söylüyor, hadisenin Ukrayna tarafından kendilerini suçlamak için tertiplendiğini belirtiyor. Bu arada Dışişleri Bakanımız Mevlût Çavuşoğlu, Bucha’daki katliamın barış görüşmelerine gölge düşürdüğüne işaret etti. Bu konuda, önceki gün MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında çok dikkat çekici açıklamalar yaptı. Gerçekten üzerinde çok iyi düşünülmesi gereken hususları hatırlattı…

Kirli savaş oyunlarının gün yüzüne çıkması, bazen yıllar alıyor. Mesela Birinci Körfez Harbi sırasında Batı medyasında ha bire gösterilen, petrole bulanmış karabatak görüntülerinin Fransa sahillerinde çekildiği çok sonra faş olmuştu. Aynı şekilde 2003 yılında, ABD’nin Irak’ı işgal etmek için gerekçe olarak ortaya attığı, kitle imha silahları, aslı astarı olmayan bir iddia idi. Bunun yalan olduğunu, bizzat BMGK toplantısında, sözde uzaydan çekilmiş görüntülerle sunum yapan ABD’nin o günkü hariciye bakanı Colin Pawel itiraf etmişti. Evet kendi ağzıyla itiraf etmişti!..

O yüzden Sayın Bahçeli, çok yerinde olarak ikazda bulundu ve bu tarz haberlere dayanarak, işin hakikatini öğrenmeden yanlış değerlendirmeler yapılmasının doğru olmadığını ifade etti.

Bahçeli’nin o konuşmasında, ilgili çevrelere direkt ve çok net mesajlar vardı. Bilelim ki, Ukrayna’daki sıcak savaşın yanında, bir de müthiş bir kirli savaş cereyan ediyor!.. Ukrayna’da her iki tarafça sahaya sürülen ve kaç ülkenin içine karıştığı belli olmayan, sayıları da kesinlikle bilinmeyen paralı askerler var. Bunların kontrolü asla mümkün değil. Kimin eli kimin cebinde belli değil. Bunların elinde her türlü silah var. Helikopter dâhil olmak üzere. O yüzden füze de atabilirler, her türlü saldırı ve katliamı da yapabilirler!..