Müslümanların birliği: Bir sürü bir...

A -
A +
Bugün İslâm coğrafyasının hal-i pürmelali ortada. Eğer birlik ve beraberliğini tanımlayacak olursam aklıma gelen şey "bir sürü bir" yani bağımsız birler yığınıdır maalesef.
Oysa İslâm'ın en güçlü çağrılarından biri "birlik olun" birliği pekiştirsin diye yapılan diğer bir çağrı ise "kardeş olun"dur.
Oysa bütün İslâm âlemi sanki bu çağrıyı tersinden yorumlamış gibidir; "rahmet birlikte değil de tefrikada"ymış gibi!..
Farklı yorumlar İslâm coğrafyası açısından bir zenginlik oluşturması gerekirken, bugün seküler anlayışlardan (taassup, ego gibi) etkilenerek kolektif hafızasını "virüs"lerin istilasına açık hale getirdi.
Eğer ego ve kibir hem bireysel hem de kolektif hafızayı işgal etmişse durum gerçek anlamda çatışma ve ayrılık üretecek hale gelmiş demektir. Yani "en dindar Müslüman benim/biziz" taassubunun gerçek sebebi işte bu virüslerdir. Asıl mesel "en iyi Müslüman" olmak için çabalamaktır.  
Bu virüs bir zihniyeti ya da onu taşıyan zihni istila etmiş ise artık o zihinden çıkan bütün düşünceler az ya da çok bu virüsün tesirinde kalarak serdedilmiş olacaktır. Yani zihin işgal altındadır.
Artık her düşünce ya da onu oluşturan kelimeler "sen en iyi Müslümansın" ön ekiyle açılmaya başlamış demektir.
Bu hal, peşinen diğer Müslümanları küçümseyen hatta yargılayan, müzakereden uzak bir haldir. Oysa Müslümanda tevazu olmalıdır. 
Peki, bir Müslümana "sen en iyisisin" garantisini veren nedir? Bunu öyle zannediyorum ki bütün İslam coğrafyasındaki âlimler şöyle buyururlar: "Bir Müslüman için kesinlik yoktur. Korku ile ümit arasında yaşama hali vardır."
Eğer gerçekten verilecek cevap buysa bu taassup ve onun getirdiği parçalanma nedendir? İslâm'ın "Vahdet" anlayışıyla uyuşmayan Müslüman toplumlarındaki bu sosyoloji, gerçek anlamda kafa yorulması gereken bir noktaya varmıştır.
Her Müslüman neredeyse istisnasız "bir olalım" diyor ama kendisini o büyük birlik kabında eritemiyor.
Bunun için bütün İslam coğrafyasını kuşatacak, ortak bir akıl sağlayacak güçlü bir "İslâm Âlimleri Birliği" ya da her ne ise olmak zorundadır artık.
Hülasa bu savrulmuşluğu bertaraf etmenin bir yolunu birlikte bulmak zorundayız. "Bir sürü bir" olarak ayakta kalamayız. Tehditlere karşı kendimizi savunamayız. Savunamıyoruz da zaten... 
Her Müslümanın kendisini içine huzurla katabildiği bir melting pot "erime kabı" oluşturmak ve kocaman bir "bir" elde etmek zorundayız.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.