İddiasız F.Bahçe!

Fenerbahçe'nin 6.5 yedekli (buçuk Bekir'dir) kadrosu tıpkı kendisi gibi neredeyse takımın yarısını Mersin'de bırakan Rıza Hoca'nın İdman Yurdu'nu en küçük bir umut bile bırakmadan kupadan sildi. 

Fenerbahçe'nin dün akşamki kadrosu idman ve önceki maçlar alışkanlığından olacak ki asillerin bol olduğu gibi bol pas yaptı, pozisyon buldu, ancak ne var ki Brezilyalı tekniği bizimkinin altına düşmüş Tita sayesinde ben bu yazıyı yazdırana kadar gol görmedi. 

Maçın hakeminin penaltıya kırmızı kartla yaptığı cila da sahanın içindeki ve de kenarındaki Mersinliler için küçük umutları bile zehir etti. 

Tabii dün akşam erken kopan filmin erken golcüsü Kuyt da sanıyorum valizlerini toparlarken kulübün tarihindeki en iyi anılardan birine sahip olacak. 

Bu arada bir noktayı daha altını çizerek belirtmek isterim; her ne kadar Aziz Bey "kupada hiçbir iddiamız yoktur bunu herkes böyle bilsin" cümlesini kendi sesi ve görüntüsünden vermişse de Fenerbahçe takımının finale, hatta belki de kupaya uzanacak kadrosu, her gol sevincinden sonra bu görüşü tekzip edercesine seviniyor. Maçtaki çok çok tenha tribünler sanıyorum Maccabi ile oynanan basketbol maçı bir kenara, yukarıda değindiğim Aziz Bey'in cümlesine sadık kalınmasından kaynaklanıyor! Emenike için 500 kişinin bile ikiye ayrılışı da kulüp tarihinde az rastladığımız bir tatsız tablo idi. 

Son cümleler içine genç Uygar'ı koymadan edemeyeceğiz. Süper Lig'in içinde olmayacağı kesin gibiyse de formanın sıcaklığını iyiden iyiye etrafa yaymaya başlamış göründüğünü de ifade edelim. 

Menfur olaydan sonra Fenerbahçe takımındaki futbolcuların, yöneticiler ve tribündeki taraftarlarından önce rahatlamış olduğunu, profesyonelliğin gerekleri içinde mücadele etmeye devam ettiklerinin de altını çizelim.