Emekli ikramiyesi

A -
A +

20 dakika oynayıp geri kalan kısmı emekleyerek geçiren Galatasaray, Fenerbahçe'nin hocasının tuhaf tercihlerinin yardımıyla Avrupa cezasını ödemiş oldu… 

Bu final yazıma bazı sorularla başlamayı daha uygun gördüm. Bu soruların cevaplarında maçın gidişatıyla ilgili önemli mesajlar da vardır. Galatasaray'ın Hollandalı üçüncü sınıf hocası Sabri'yi kenarda neden oturttu? Sneijder'i acaba sağlam bitirdiği devreden sonra neden çıkardı? İlk 15 dakika hariç attığı golü de saymıyorum, ayakta duramayan bir Podolski'ye toplamda 60 dakika nasıl tahammül etti? Dönüp Fenerbahçe'nin sorularını sıralarsak, mademki Gökhan Gönül 78'de olsa da oyuna girecek duruma sahipti de neden en büyük özelliklerinden biri olan arkadan kanat bindirme ağırlığını oyuna koyamadı? Van Persie'nin topa ayağına sürmediği koca bir 45 dakikanın illa ki devre düdüğü mü beklenirdi? Milli Takım'da hayli hareketli ve de işler yapar görünen Ozan dünkü Fenerbahçe takımında yer almaz mıydı? 
Şimdi de oyunun genel yapısına geçelim… 
Bu Hollandalıyla Mustafa Denizli'nin sunduğu fiziksel düşüşün yüzde 30'unu ancak kapatabilmiş Galatasaray 55'ten sonra sahada adeta bir Türkiye 3. Ligi takımı görüntüsündeydi. Carole, Denayer, Hakan Balta dışında diğer bütün oyuncular adeta son nefeslerini verecek gibi oynadılar, daha doğrusu oynamaya gayret ettiler. Fenerbahçe'de ise durarak oynayan, hareketsiz kalan aksiyonlara ortak olmaya çalışmayan hiç oyuncu yoktu dersek yalan söylememiş oluruz. 
Ama ne var ki, topa basarak oyunu organize etme, yönlendirme becerisine yaklaşan oyuncu da yoktu Fenerbahçe'de. Sadece maçı teslim etmiş olan Galatasaray'ın üstüne Fernandao adresli yüksek toplar çıkartılmaya başlandı. Şayet Volkan Şen'in oyun anlayışı ve hareketliliğinde bir ikinci Fenerbahçeli daha çıksaydı oyunda Fenerbahçe 1-0'ı kapatmak şöyle dursun, maçı oradan döndürüp rahatlıkla kazanabilirdi de. Bu arada Fabiano'da Volkan Demirel'den boşalması beklenen kaleyi temelli devralması gibi sinyalleri gördüğümüzün de altını çizelim. Muslera ise işte o Muslera idi. Maçın hakemi Mete Kalkavan, bir Galatasaray-Fenerbahçe maçı oynandığını dikkate alırsak çok da eleştiri yöneltebileceğimiz bir yönetim göstermedi. 
Yukarıdaki başlangıç sorularımdan neredeyse en önemlisini sona bırakmak zorunda kaldım; çünkü Galatasaray'da topa tek basabilen, adam da geçebilme şansı olan Emre yerini Linnes'e bırakarak Hollandalı teknik direktörün ne denli bir kalitede olduğunun da adeta senediydi. 
Sonuçta bir toplam 20 dakika oynayıp geri kalan kısmı emekleyerek geçiren Galatasaray, Fenerbahçe'nin hocasının tuhaf tercihlerinin yardımıyla da ve de yine Fenerbahçe'nin oyun içindeki organizasyon eksikliğinden yararlanarak Avrupa cezasını ödemiş oldu… 
70 milyon avroya mal olmuş Fenerbahçe takımı mı; ona başkası açıklama yapacak… 

MAÇIN ADAMI

Denayer

KIRILMA ANI

Podolski'nin
golü

 

 

 

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.