Meydanlardaki bayrakları gördünüz mü?

A -
A +

Malum kepazeliği protesto etme adına cuma akşamından itibaren sokaklara dökülen benim vatandaşımın ellerindeki bayrakları gördünüz mü Sayın Demirören ve Sayın Terim? Rengi neydi bu bayrakların? Hiç sizin milli takıma giydirdiğiniz o renklere benziyor muydu?  Böylesine anlamlı bir protesto gösterisinde, hem de ülkenin her karış toprağında, acaba benim milletim neden turkuazı tercih etmedi? Sizin gibi etseydi acaba bu kadar anlam yüklü olabilir miydi o geceler? Örnek alınması umuduyla...

Hürriyet’teki komedi

Geçtiğimiz cuma, yani benim haftalık köşe yayımlandıktan sonraki gün Hürriyet'te bir komedi okudum. Pardon iki adet... Birinde Ertuğrul Özkök muhteremleri eski kankaları Emin Çölaşan'a sallamış, rövanş olarak... Diğerinde ise Ahmet Hakan, Sayın Başbakan'ın "Kirkor'un Gaydası" benzetmesini ona buna sormuş ve bir türlü anlam bulamamış. Ahmet Hakan Bey, Nişantaşı sosyetesi o tip benzetmeleri çözemez be! 

Helal sana Mahmut Uslu!
Fenerbahçe Genel Sekteri Mahmut Uslu'yu ben basketbol hocası, yani bir bileni olarak tanırım. Hatta Efes'e hoca oluşunda da başrolü oynamıştım. Pano iyi bilir... Neyse, aynı Mahmut Bey, kuralar çekildikten sonra Monaco ile ilgili şu yorumu yapmışlar: "Biz o güne kadar iki hazırlık maçı oynayacağız. (Hoş biri olmadı) Oysa Monaco bizim kadar hazırlanamayacak..." Vay be! Bu açıklama olurken, şu soru sorulmalıydı: "Bize Monaco'dan üç oyuncu ismi verebilir misiniz?” 

Ronaldo     neden büyük?
Geç oldu ama yazmadan edemeyeceğim. Portekiz Avrupa Kupası'nı kaldırdıktan sonra Ronaldo, "Bu primi kanserle mücadele eden çocuklar vakfına armağan edeceğim" dedi. Sadece topa müthiş vurmakla, adam geçmekle, pas vermekle, Real Madrid'den yılda 20 milyon avroya yakın para almakla büyük oyuncu olunmuyormuş. 

Yürümesini bilmeyenler!

Bugün perşembe... Ben bu satırları salı günü öğlene doğru yazmaya başlıyorum, sonra devam ediyorum. Çarşamba öğlen saatleri de son dakikalardır. Ve de önemli bir beklentim hâlâ gerçekleşmiş değil. Ne mi? Hani şu sanat dünyası var ya, zırt diye her ortamda ortaya çıkıp, özellikle de Beyoğlu'nda yürüyüş yapan ve de  "Özgürlük ve demokrasi uzmanlarından" oluşan solcu bozuntuları, hâlâ meydanlarda yok. Daha ilk dakikalardan itibaren FETÖ bölümü ancak yüzde 25'tir dediğim bu darbe girişimi var ya, aslının ne olduğu da böylece bir kere daha ortaya çıkmıştır. Aman dikkat! 

Beşiktaş sayı saymasını biliyor mu?
Şampiyon Beşiktaş idmanlara başladı. Her gün ekranlara görüntüler geliyor idmanlardan...  Son görüntüler dikkatimi daha çok çekti. Baktım, Alexis, Marcelo, Tosic ve Rhodolfo idmanlarda ter atıyorlar. Soldan sağa saydım, dört adet stoper... Eh çok acil durumlarda çakma stoper Necip ve de denenirse uyar gibi gözüken Beck de var. Peki, siz hâlâ neden stoper arıyorsunuz ki? Kim bilir belki de Beşiktaş'ın cebi zenginleşti, piyango vurdu, ya da sayı saymasını bilmiyorlar. 

G.Saray da ağlarsa...
Allah kimseye, sağlığının yanı sıra ekonomik sıkıntı vermesin. Şimdilerde de Galatasaray ekonomik sıkıntı ile karşı karşıya. Başkan Özbek geçenlerde Riva ve Florya'dan söz etti. Yani satabiliriz buralardan bazı kısımları demeye getirdi. Peki, siz koca Real Madrid'in bundan sekiz-dokuz yıl önce Madrid'deki kendine ait arsayı belediyeye satıp kurtarıldığını biliyor veya hatırlıyor musunuz? Hani uzaktan davulun sesini "Harika" diye yorumlayanlar için yazdım.

Sevgili Emniyet; Lütfen dikkat!

Fenerbahçe-Monaco maçlarının ilk ayağı dün Saracoğlu'nda idi... Tamam. Malum terör örgütlerinin eylemlerine karşı da emniyetimiz güvenlik önlemleri alıyor neredeyse iki aydan bu yana... Ona da tamam... Ancak otoyol tarafındaki tribünlerin önünden iki taraflı geçmek serbest. Ancak Kurbağlıdere Köprüsü tarafı iptal... O zaman Kızıltoprak yönünden gelip de Kadıköy'e inmek deveye hendek atlatmaktan beter. Sadece 500 kişinin izlediği Pana maçı günü Fenerbahçe'den Moda'ya tam 1 saat 15 dakikada ulaşabildim. Yani diyeceğim şudur sevgili emniyet; önlemleriniz sadece protokole girecek basın, yönetici için mi? Diğer tarafa da bir çözüm bekliyoruz... 

Ben merak ederim!

İstanbul dukalığına son veren Trabzonspor'da çalışmalar da, transferler de devam ediyor. Başkan ve yönetim yeni stattaki ilk maçın heyecanının yaşıyorlar. Tamam... Peki, bütün Trabzonsporlular -ki çok yakınımda çok dostum var bu takımı tutan- tabii ki benimle beraber şunu merak ediyorlar: "Ersun Hoca, lig zamanında da maç öncesi veya sonrası LİG TV'ye yorum için gidecek mi?" Ya siz sevgili diğer Trabzonsporlular, siz de merak ediyor musunuz?               

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.