Guidetti ve Obradovic'ten ders alın!

A -
A +

Guidetti VakıfBank Kadın Voleybol Takımının hocasıdır. Obradovic de Fenerbahçe Erkek Basketbol Takımının koçudur. Her ikisinin de takımları gerek Türkiye’deki, gerekse de Avrupa kıtasının takımlarını doğramaktadırlar. Tamam branşlarda toplar elle kullanılıyor, futbol ayakla oynanıyor ama her üçü de takım sporudur. Yani ne boks, ne tenis, ne de güreştir... O hâlde takım yönetmek, takım oyunu oluşturmak öne çıkar hepsinde. O hâlde ülkemdeki kulüplere futbolla ilgili Guidettiler ve Obradovicler bulmalarını tavsiye ederim.

Orman’a helal olsun!
Geçtiğimiz cumartesi Beşiktaş’ın divan toplantısının büyük bölümünü izleme şansım oldu. Başkan Fikret Orman, rakamlarla nasıl bir görev devraldıklarını ve sıkıntılı süreçte neler yaparak nerelere geldiklerini açıkladı. Ülkemin siz yorumcuları; bence siz bu toplantıdaki başkanın konuşma bölümünü bir yerlerden bulup dinleyiniz. Dinleyiniz ki atıp tutmayınız. Şayet Fikret Başkan’a sallarsanız, diğer ünlü kulüplerin başkanlarına neler yapmanız gerekir acaba?

Bu da başkan....
Ali Koç bey son olarak da Nihat Özdemir’i gündemine aldı. Ve de konuşması sırasında aynen şöyle dedi “Federasyon’daki Fenerbahçe temsilcisi...” Sayın Koç; bana özellikle de Avrupa’nın herhangi bir ülkesindeki federasyon kurullarındaki bir kişiden söz edilirken falan kulübün temsilcisi gibi bir tanıtım kullanıldığını söyleyemezsiniz. Ama unuttum be... Sizin de içinde bulunduğunuz Aziz Yıldırım yönetiminin hukukçusunun bu mesele yüzünden tartışmaya, pazarlığa girdiğini bile biliriz. Hani şu Bursaspor şampiyonluğunun ertesinde birlikte basın toplantısı düzenleyip de Güiza’nın transferindeki yamukluğu açıklayamadığınız yönetici...

Denizli ile daha ne kadar?
Öyle pek istatistik peşinde koşmayı, kim ne kadar zamandır maç kazanamıyor listesi falan tutmayı sevmem... Ama Kasımpaşa’nın durumu içler acısıdır. Ligin en fazla gol yiyen takımı olmuşlar... Sakın ola ki iki önemli oyuncusunu kaybetti diye yaygara basmayınız. Geçen hafta yazmıştım; Lucescu’nun UEFA Kupası kazanıp ülkede şampiyonluk rekoru kıran yedi yıldız oyuncusu kaybeden Galatasaray’ı şampiyon yapıp Şampiyonlar Ligi’nde elde ettiği başarıyı...  Ah ah, neler hatırlarım ben de ama siz başkan ve yöneticiler çok unutkansınız. Ne demişti Aziz Yıldırım, Uğur Dündar’ın ‘Arena’sında? “Siz Fenerbahçe’yi Mustafa Denizli mi şampiyon yaptı sanıyorsunuz...” Var mı itirazı olan?

Bu altı gol kimin eseri?
Tabii ki bir tarihî derbide, bir takım ilk yarıyı üç farkla önde bitirip de, ikinci yarıda ağır yenilgi altındaki beraberliği sağlamışsa, bu unutulmaz bir maçtır. Ancak ne var ki, bu maçın asıl unutulmayacak kısmı teknik direktörlerin yanlış yarışmasıdır. Dokuz buçuk kişi ile yarım devrede iki maçlık oynayan Beşiktaş ikinci yarıya takımı tamamlamadan çıkar mı? İlk yarıda üç pası bir arada ancak 40. dakika yapmış bir takım değişiklikler için ezilmeyi mi bekler?

Biz bize kaldık mı?
Önce Rusya’da Fenerbahçe, sonra da Portekiz’de Galatasaray veda ettiler Avrupa mesailerine... Birinin rakibi amatör takımdan az biraz fazla olan Zenit, diğerininki ise altyapı zenginliği yaşayan topluluk idi... Buradan bakınca yabancıya ardına kadar açılan kapıların sadece döviz kaybı olduğu ortaya çıkmıyor mu?

Nedir bu yayıncı kuruluş?
Galatasaray-Akhisarspor maçını izlemek için ekran karşısına geçtim. Güntekin sunuyor. O da ne? Bu maçı izlemek için beş sebep diye bir anons yapılmaz mı? Hiç duydunuz mu böyle bir palavra? Hem Güntekin, hem İngiliz ligini yıllarca yaşamış Tugay, iki tarihî rakipte oynamış Tümer için üzüldüm desem yeridir. beIN adlı yayıncı kuruluşun aklı kim vallahi çok merak ediyorum... Yani merakı olmayanlar maç izlemesinler mi? Benim hiç merakım yoktu dersem, maçı izlemeyecek miyim?

Yapma be Ünal Hoca!
Trabzonspor Teknik Direktörü Ünal Karaman kardeşim Ümraniye yenilgisinden sonra maçın hakemine ateş püskürdü. Peki Ünal Hoca’m şimdi dikkatle oku. Sen deplasmana ilk maçtaki 0-0’lık sonuçla geliyorsun ve 1-0 öne geçiyorsun. Yani her türlü gollü beraberlikle turu geçiyor duruma geliyorsun. Yani kazanmak koşulundan da kurtuluyorsun ama bir alt küme takımından üç gol yiyip eleniyorsun... Eeee hani öz eleştiri?

Top da isteyecek, şansın da...
Galatasaray-Akhisarspor maçı zaman zaman tek kale, zaman zaman da misafir takımın etkisiz kontralarıyla geçip de 0-0’a kilitlenirken... Evet, işte o anda maçın en iyisi rakip kaleci büyük bir hata yaptı. Onu bu hataya Donk da sürükledi dersek yeridir. Ve de sahanın en kötüsü Mitroglou sol plaseyi yapmaz mı? Şimdi buraya kadar yazdıklarımı başlıkla birleştirin...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.