Yayıncılar kuyrukta mı bekliyor?

A -
A +

Dört kulübümüzün başkanı bir televizyon kanalında, saat tutmadım, uzun bir süre tıraş yaptılar! TFF’ye, dolayısıyla o kurumdaki bütün ünitelere, yayıncı kuruluşa ortak tavırla yüklendiler. Olabilir… Ama bugünlerde takımlarınızın oynadığı futbolla daha cömert bir yayıncı kuruluş mu bekliyordunuz? Özellikle son yıllarda bizim lig acaba dünyanın kaç ülkesinde müşteri buluyor ki?
Hiç unutmam bir zamanlar da Ali Şen uçmuştu, sonra yere iniverdi. Başkanları buluşturan o yayıncı kuruluşun acaba bugünlerde hiç şöyle dişe dokunur bir spor programı var mı?

Gel çık işin içinden...
Zor bir işin çözümüyle ilgili böyle denirdi. Şimdilerde de, Kasımpaşa maçını izledikten sonra Fenerbahçe için aynı cümleyi kullansak yanlış olmaz. Bir devre başka, ikinci devre başka... Hangisi mi daha iyi? Öyle bir değerlendirme yapmak yanlış olur bence... Ama işi zor olan teknik direktör Vitor Pereira... Hatta öylesine ki, ilk devrenin kalecisi mi, yoksa eski Altay mı? Evet, bu kadar zor...

FIFA kafayı mı yedi?
Geçtiğimiz hafta sonuna doğru gazetelerde bir haber çıktı ki sormayın. FIFA, futbolda önemli değişiklikler için kollarını sıvamış. Neler yok ki neler... Bunların hiçbiri futbola heyecan ve kalite katkısı yapamaz. Tam tersine futbolu seyredilmez bir spor branşı yapar. Bir kere daha tekrar ediyorum; futbolun ana yapısı ile oynamaya devam ederseniz, ne seyirci kalır, ne televizyon yayını...
Neye ki, FIFA “Yok kardeşim öyle bir şey” diye düzeltme yapmış…

Bunlar mı tarihî formalar?
Geçen hafta Fenerbahçe’nin yeni formasını biraz geniş biçimde eleştirmiştim. Daha üzerinden bir iki gün geçtikten sonra da Galatasaray ile Beşiktaş bana göre komik, ama acı veren formalarla bizleri tanıştırdı!
Şimdi kendi tarihine uzak kalmış bu Üç Büyüklerden birini yeni formaları ile sahaya bıraksanız, bu vatandaş size sorar; “Bu takımın ismi ne?” diye...
Tabii ki yönetimler ne mutludurlar şimdi... Bedava tarihe ayıp formalar sunuldu kendilerine, onlar da büyük büyük fiyatlarla taraftarlarına satıyorlar.
Şimdi hayatta olsalardı eski Fenerbahçeliler, Galatasaraylılar, Beşiktaşlılar acaba o formaları evlerine götürürler miydi?

Vah Volkan, vah Gökhan!
Ne acı değil mi? Fenerbahçe’den Beşiktaş’a uçmuş olan Gökhan Gönül Fenerbahçe’den ayrıldığını Ali Koç’un koluna girerek açıklamış. Neden gittin, neden döndün? Ama desene o Fenerbahçe’nin yerinde yeller esiyor artık. Volkan Demirel de teknik ekipten ayrıldığını Koç’la yan yana oturarak açıkladı.
Hangi Volkan mı? Hani şu basın toplantısı için kendisine masası, sandalyesi bile olmayan boş kulübe tahsis edilen...
Hangi Volkan mı? Hani şu millî takımı, yani ay yıldızlı formayı en kritik maçta, tribünden bir kişi küfretti diye terk eden vatanperver (!) Volkan... Tamam mı? Bu arada Gökhan’a yeni takımı Rizespor’da başarılar...

Beşiktaş küplere bindi
Galatasaray Başkanı’nın önemli oyuncuları Ghezzal ile ilgilendiğini açıklaması üzerine Beşiktaş da patladı. Ama ne gariptir ki patlayan Başkan Çebi değil yönetimden başkaları idi. Doğrusu Ahmet Nur Çebi’nin çıkışı olmalıydı.

Olimpiyata baskın!
Vallahi bayıldım... Olimpiyat spor kafilemiz 100 sporcunun üzerinde bir uğurlandı ki, sormayın... Umarım ve beklerim ki düne kadar göğsümüze taktığımız madalyaların sayısını epeyce katlarız... Hele hele şu kadın voleybol takımından çok şey bekliyorum...

Başkan Burak ne dedi?
Galatasaray’ın çiçeği burnunda başkanı basın toplantısı düzenledi. Yani sandıktan çıktıktan kısa bir süre sonra... Önemli bir yenilik. Umarım devam eder ve de başkaları tarafından da örnek alınıp sahneye konur.
Dahası Başkan, Beşiktaş’a hayat öpücüğü veren Ghezzal ile flört ettiklerini de açık ve net olarak söyledi.
Doğru mu bir hareket mi?
Transfer ne dostluk tanır ne de tarihî rekabet...
Bu arada bir başka kulübün de kendilerinin kadroya katmak istediği bir oyuncunun kulübüne büyük para teklif ettiğini açıkladı. Ama isim vermedi kulüp için... İşte burada ters düştü kendisiyle. Öğle değil mi?

Nice bayramlara!
Mübarek Kurban Bayramı’nı yaşıyoruz... Tüm İslam âleminin nice bayramları sağlıkla, afiyetle yaşamasını diliyorum. Başta da Enver Ağabey’i yâd ederek yaşadığım bayramların ülke insanımıza devlete sadakat ve sevgi taşımasını da diliyorum.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.