Adına yakışan bir maç oldu

A -
A +

Trabzon’da dün akşamki oyunun büyük bölümü, bana göre bizim ligin kalitesinin üstünde geçen bir hakiki futbol kapışmasıydı. G.Saray’ın iki rakip ikramı üzerine attığı gollerle öne geçişi, ev sahibi Trabzonspor’un aynı şekilde iki kaliteli cevap golüyle zevkli ama galibi olmayan bir maç çıkardı ortaya.

Abdullah Avcı’nın böylesine bir maçta Abdülkadir Ömür’e yer verişine oyundan çıktığı 36. dakikaya kadar aklım bir türlü ermedi. Acaba diyorum Trabzon’da bazı oyuncuların oynatılma özellikleri mi var? Tabii dünkü oyunun gelişimine dikkat kesersek Siopis’in de oyuna girişi çok ama çok rötarlıdır.

Yusuf girince…
Trabzonspor’un dün akşamki oyununda şöyle bir dikkatlice bakarsak; Yusuf’un oyuna girişiyle nelerin değişmiş olduğunu görürüz. Tabii ki İsmail’den sonra Trondsen’in de sakatlanarak oyun harici kalışı belki de Abdullah Hoca’nın düşündüğü değişikliklerin tam anlamıyla sahaya gelmesini de önlemiş olabilir.

Rumenler ne iş?
G.Saray’a bakarsak merakımın ne kadar süreceğini kestirmem mümkün değildir. Nedir o merak? Bu iki Rumen’in G.Saray’a neler verebileceği, daha doğrusu G.Saray’dan neler alabileceği ve bunların Fatih Hoca’nın gözünden ne zaman düşeceğidir. G.Saray adına bu oyundaki bir şanssızlık da iki gol atmış Emre Kılınç’ın soyunma odasında ‘uf’ olup yerini artık emekliliği gelmiş olan Babel’e bırakmasıdır.

Bravo Muslera
G.Saray savunması görevini yaptı desek yanlış konuşmuş olmayız. Hele hele bir yolculuk maratonuna yakalanmış olan Muslera’nın bu denli ayakta kalmış olması dikkat çekicidir. Sonuçta gündüz beraberliğe yakalanan F.Bahçe’nin yanı sıra iki en üst sıra adayın da aynı duruma düşmesi herhalde Beşiktaş cephesinde yarım bir bayram olmuştur.

MAÇIN ADAMI: Marek Hamsik

 

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.