Haydi Anadolu Efes devam!

A -
A +

Ev sahipliğindeki son maçını da kazanan Anadolu Efes basketbol takımımız play-off oynamayı garantiledi... Spiker arkadaş böyle söyledi. Tabii çok eksik maç var normalde. Sanırım bunun hesabını yaparak bu sonuca vardı. Neyse, bir kere daha bu branşta belki de Avrupa'da büyük firma olmaya devam edeceğiz. Son maçta hem Micic hem de Bauxbois yoktu. Bu arızaya rağmen maçı 10 sayı farkla kazandılar.

Işıtan Gün yeni mi ayıldın?

Tanımam etmem... Şöyle bir eskiye bakayım dedim, bu Gün Bey bizim Kadıköy Lisesi mezunu imiş. Yani bizim fi tarihindeki futbol sahamıza kurulan okuldan... Kazım, Rupen, Can Bartu ağabeylerin kale direklerini nişanlama yarışı yaptığı yerdeki okuldan... Neyse, sonra da yurt dışı esaslı eğitim. Ama Gün Kardeş son açıklamalarını yapmak için çok ama çok geç kaldın. Elindeki kanıtları çok önceden ortaya koyacaktın. Harç bitmiş, yapı paydos olmuş ve neler oldu neler diyorsun...

Nedir o forvetin Avcı Hoca?

Sanırım Trabzonspor'un geçmişinde, hatta yenildiği maçlarda bile, bu kadar âciz bir forvet ekibine rastlanmamıştır. Visca tanınmayacak hâlde... Djaniny sanki oynamıyor gibi... Nwakaeme, hani otoritelerce şişirilip nerede ise Garrincha ilan edecekleri kanat adamı, yerlerde süründü. Garibim Cornelius çıktı gene işini yaptı. Bakalım bu kadar sarı kart cezalısı ile bu hafta nasıl geçirilecek? Daha 9 maç, yani 27 puan var torbada...

İsmail Kartal'ın doğru muhasebesi!

Fenerbahçe Teknik Direktörü hem maç içinde hem de maç sonunda çok doğru kararların adamı olarak iyi not aldı. Sıralayalım o zaman... Sarı kart sınırında bulunan ve Galatasaray maçında mutlaka ihtiyacı olacak iki adamı olan Kim ile Novak'ı 3-0'dan sonra oyundan aldı. Sadece bu kadar mı? Değil... İrfan Can ve Rossi de yine 3-0'dan sonra değiştiler. Devam mı? Aynı hoca maç sonrası bir soru üzerine asla ve asla ikinci adam olarak kalmayacağını, böylece de başkanı Ali Bey yeni bir isimle anlaşırsa kesinlikle ayrılacağını da ortaya koydu. Maç mı? Hikmet Hoca’nın başında bulunduğu bir takımı yenmek kolay mı? Ha ha ha...

Yapmayın arkadaşlar yahu!

G.Saray'ın, topu rakibin yarı sahasına getirdikten sonra âdeta ne yapmasını bilmeyen bir takımı yenmesi Torrent'in işi mi be? Kenarda da millî takımın hayati bir maçından birkaç dakika önce tribünden bir kişinin evet sadece bir kişinin küfürleri yüzünden maçtan kaçıp giden bir teknik adam var. O takıma karşı maç az kalsın tehlikeye giriyordu. Şayet Muslera penaltıyı kurtarmasaydı acaba ne olurdu? Ömer'den sağ kanat oyuncusu yapmak kolay mı be arkadaşlar? Neyse haftaya bakacağız hakiki maça...

Nihat Başkan...

Hiç unutmam Nihat Özdemir Fenerbahçe yönetimine girmeden önce dönemin başkanı Aziz Yıldırım, rahmetli Şadan Kalkavan ve Selim Soydan'a, "Ne yani kim bu? Ankara'dan gelip kuş mu konduracak" diye karşı çıkmıştı. Canlı şahit idim bu ana... Şimdi de aynı Nihat Bey’in bu ülkede yapacağı çok daha önemli işler var... Çanakkale Köprüsü falan gibi yani... Daha başka yorum mu? Benden bu kadar... Siz uğraşa durun!

Amed Sportif Faaliyetler mi yoksa..?

Diyarbakır ilimizde 1990 yılında kurulan bu kulübün adı Amed Sportif Faaliyetler Kulübü olarak konmuş... Ama galiba yanlışlık yapılmış. Peki doğrusu ne mi? Kadın dayakçılar kulübü olmalıydı sanki... O nedir yahu? Sultan isimli futbolcu erkeklere bile tekme tokat saldırdı. Maçın hakemi de bu olaylar içinden gelen bilgiye göre 3 F.Bahçeliye kırmızı kart çekmiş. Merakım odur ki, gözlemci falan ve tabii ki hakem de nasıl bir rapor yazacak? Bence bu raporlar açıklanmalıdır ki, doğrusu ne imiş öğrenelim... 

Süleyman Abi iyi ki doğmuş!

Sadece Beşiktaş'ın değil, bana göre, bütün kulüplerin arasında, gelmiş geçmiş en muhteşem başkandır. Dostluğumuz çok derin idi... Haftanın nerede ise en az üç dört akşamı beraber idik... Ya da fırsat buldukça kulübe uğrar, kahvesini içer, uzun uzun sohbet ederdik. Bir gün gene sohbetimizin arasında, "Ağabey, ne zaman bırakmayı düşünüyorsun" diye bir soru sormuştum. Cevap mı? "Yanıma gel Kemal... Bak arkamda inşaatı devam eden yeni binalarımız var. Şayet ben gidersem bunların hiçbiri bitmez. Elden de çıkar gider... Bunlar biter, o zaman ben de eyvallah derim..." Ben hayatımda 75 yaşında bir adamın, hem de devletin çok ama çok önemli bir görevinde olmasına rağmen, annesinden dehşetle korktuğunu onda gördüm. Daha neler var neler!

Bakalım Larin'e ne ceza çıkacak?

Yok yok ceza kurulundan söz etmiyorum... Bu kadar üst düzey oynanan bu zor deplasmanda resmen kendini attıran bu Larin Beşiktaş yönetiminden ne ceza alacak? Bence asıl burası önemli... İsmael üçlü savunma ile bu kadar az pozisyon verdi. Tabii bunda Rıdvan ve Rosier gibi iki hareketli, süratli kenar oyuncusunun da rolü büyük idi... Ben yine de derim ki dolmuş kullanmayın! 

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.