Meslekler nasıl doğru anlatılır?

A -
A +

Gökhan Ergür - PSİKOLOG Ergenlik dönemi, bireyin, bir bakıma hayatını şekillendirecek adımları atacağı dönemdir. Genç; bu dönemde gideceği okulu, arkadaş çevresini, kişisel gelişiminin nasıl olacağını ve mesleğini seçer. Ergenlik dönemindeki genç hangi branşa ayrılacağına, hangi seçmeli dersleri alacağına karar vermelidir. Bu karar neticesinde gideceği yükseköğretim programını belirlemelidir. Bazen de genç ve ailesi bir karar almak zorunda kalabilir. Bizlerin ve ailelerin gönlü muhakkak ki gençlerimizin okuyup sevdikleri meslekleri icra etmeleri yönündedir. Lakin bu durum her zaman istediğimiz şekilde neticelenmiyor. Çocuğun akademik başarısı, istediği liseye ya da üniversiteye girmesi için yeterli olmayabiliyor. Ve eğitim hayatına istese de devam edemeyebiliyor. Bu noktada da önemli olan doğru bir mesleğe yönelmektir. Ergenlik dönemindeki gençler, okul ve meslek seçiminde bilgilendirilmeye ve rehberlik yapılmaya ihtiyaç duyarlar. Onlara kendi ilgi, yetenek ve kişilikleri hakkında ve meslekler dünyası hakkında bilgi vermek onların daha sağlıklı kararlar almasına yardımcı olur. İstanbul'da yapılan bir araştırmaya göre liseye devam eden 20 erkek öğrenciye sekiz hafta süreyle grupla mesleki rehberlik programı uygulanmış ve sonuçta bu gruptakiler kontrol grubundakilere göre (rehberlik programı uygulanmayanlar) mesleki tercihlerinde tutarlılık göstermişler ve mesleki tercihlerine ilişkin bilgileri zenginleşmiştir. Bu dönemde öğrencilere meslek hakkında detaylıca bilgi vermek gereklidir. Öğrencinin kafasındaki bütün sorular cevaplanmalı, meslek hakkında bilinmemezlik ortadan kaldırılmalıdır. Peki ergenlik dönemindeki gençlere meslek hakkındaki hangi bilgileri vermemiz gereklidir? Mesleğin unvanı ve niteliği: Bu işte görev yapan eleman, bir iş gününde ve haftasında neler yapar? İşin görünmeyen kısımları nelerdir? Çalışılan ortam: Bu iş, nasıl bir ortam ve çevrede yapılmaktadır? Meslek, kapalı bir mekânda mı yoksa açık bir mekânda mı yapılır? Daha çok ayakta mı yoksa oturarak mı çalışılır? Akşamları, geceleri veya hafta sonları çalışma mecburiyeti olabilir mi? Mesleğe hazırlanma: Bu mesleği öğrenmek için gereken eğitim süresi ne kadardır? Hangi okullarda okumak gerekir? Okul sonrası özel bir hazırlık veya tecrübe gerekiyor mu? Mesleğin olumlu ve olumsuz yanları: Bu mesleği yapanlar için mesleğin en cazip tarafı ve en hoşa gitmeyen tarafı nedir? Çalışanlar mesleklerini nasıl ifade ediyorlar? Mesleğin itibarı nedir? Mesleğe girmek için aranan özellikler: Bu mesleği yapmak için yaş, boy, kilo ile ilgili belirli şartlar var mı? Mesleğe girmede tercih edilen bir cinsiyet ve meslekte aranan özel bir yetenek var mı? Bu meslekte çalışmak için uygun bir kişilik yapısından veya belirli tutum ve değerlere sahip olmaktan söz edilebilir mi? Meslekte ilerleme: Meslekte yükselme, çalışmaya mı yoksa kıdeme mi bağlı? Bu meslekten, ilgili yan mesleklere geçmek mümkün mü? Mesleğin getirdiği kazanç: Bu meslekte çalışanların ortalama kazançları ne kadardır? Bu kazanç neye göre belirlenir? PENCERELER Ahmet Rasim Akdağ ahmetrasim.akdag@ihlaskoleji.com Hakkında bilmediğiniz 3 şey: TAVŞANLAR Dokunmadan önce bir defa daha düşün! > Tavşanlar "kemirgen" ailesine değil, "tavşangiller" ailesine aittirler ve genetik olarak atlarla akrabalıkları vardır. En aktif oldukları süre günbatımı ve gündoğumu arasındaki ışıksız zamandır. Kesinlikle otoburdurlar, yeşillik ve ot ile beslenirler. Yaşama süreleri dört ile dokuz yıl arasında değişir. Yaklaşık 52 değişik farklı tavşan türü bulunmaktadır. Bebek tavşanlar, gözleri kapalı ve tüysüz doğarlar. Yeni doğmuş bir tavşana bir yabancı dokunmuşsa elinin kokusu bebeğin üzerine siner ve anne tavşan o bebeği evlatlıktan reddeder. > Tavşanlar sosyal hayvanlardır ve yalnız kalırlarsa depresyona girebilirler. Bu yüzden büyük şehirlerimizde alınan yavru tavşanların ancak %20'si hayatta kalabilmektedir. Ayrıca tavşanlar kısırlaştırılabilirler. Genel kanaatin aksine kulaklarından tutup kaldırılmamalıdır. İnsanların etrafında olmayı çok severler ama kucağa alınmaktan hoşlanmazlar. Çok hassas yapıları olan hayvanlardır ve doğru tutulmazsa ve çok yüksekten bırakılırlarsa bel kemikleri kolayca kırılabilir. > Tavşanların ses telleri olsa bile çok fazla ses ile iletişim kurmazlar. Hoşnutsuzluk sonucu homurdanabilirler, korktuklarında ya da canları acıdıklarında ise insan kulağını tırmalayan viyk viyk sesine benzer tiz bir ses çıkarırlar. Tavşanlar, kendilerini çok fazla sesli ifade edemeseler bile ne hissettiklerini çok güzel anlatabilirler. Geçen hafta, bu köşede "ütü'yü anlatmış ve "17. yüzyıldan beri hayatın vazgeçilmezi" diye yazmıştık. Ayvalık Anadolu Lisesi Türkçe Etkinlikleri Grubu bir faks göndermiş ve şöyle demiş, "Ütü, 11. yüzyılda Kaşgarlı Mahmud tarafından hazırlanan ve Türkçe'nin ilk sözlüğü olan Divan ü Lügati't Türk'te "ütük" şeklinde geçmektedir. Ütü 6 yüzyıl öncesinde mevcuttur." Arkadaşlarımıza katkıları için teşekkür ederiz. KARMA SÖZLÜK -?Sözlüklerden seçmeler... Güldüren yazılı cevapları Türk masallarından ikisini yazın. - Çin Ali, Gül Kedisi. (laraday) > Aşağıdaki fiillerin ikinci ve üçüncü hallerini yazınız.. 1.hal= meet, 2. hal=mete, 3. hal=metin (smete) > Balkan Savaşları'nın sebepleri nelerdir? Balkanlar'dan gelen soğuk havalar. Kışın havalar çok soğuk oluyor mesela. Ben yolda yürürken ağzım burnum donduğu için Balkanlara iyi şeyler söylemiyorum. Zamanında atalarımız da bizzat Balkanlar'ın sahiplerine böyle söylediyse savaş sebebidir. (vizontele de benimdir lucy de) > Konularına göre koşma çeşitlerini yazınız? Cevap: Yavaş Koşma, Orta Hızda Koşma, Hızlı Koşma, Usain Bold gibi koşma (Hocam sanırım siz Koşma konusunu işlerken ben ayağımdan kaynaklanan teknik bir arıza yüzünden okulda değildim). (eh işte bilemiyorum) EĞİTİM AJANDASI Değerler eğitimi sempozyumu Altın Çağ Okul Öncesi Eğitimi Sempozyumu ve Fuarı 16 Mart 2013 Cumartesi günü İhlas Koleji Beylikdüzü kampüsünde gerçekleştirilecek. Sempozyum değerler eğitimi hakkında bilgilendirme, okul içi ve okul dışı etkinlikler, yarışmalar vb. gibi uygulamaları içeriyor. Alanında otorite olan uzmanların konuşmacı olarak katılacağı etkinliğe kayıt için: www.altincag.org tweetçi twitter.com/AhmedRAkdag Hüseyin İncesu Arkadaşımın yeni telefonunun menüsünde iki yukarı aşağı yapayım da ''güzel telefonmuş kardeşim güle güle kullan'' diyeyim. modernortamromantigi cnbc-e 16:9 formatına geçtik ayarlarınızı düzeltin diyor. bizim televizyon 55 ekran tüplü, kanal değiştirirken izin alıyorum tvden. Bayburtoloji Test kitaplarındaki B şıkkının "Bursa" olarak telaffuz edilmesini protesto eden bir grup Bayburtlu olaysız dağıldı. Prof Dr Bünyamin Guzu Keşke yeni tanıştığımız birine ilk görüşte sağ tıklayıp "Özellikler" kısmından ne tür bir insan olduğunu hemen anlayabilsek. Erhangi biri TRABZONSPOR taraftarının tezahüratları neden KARADENİZ ŞİVELİ duyulmuyo? II. özgür çelebi sahibinden temiz araba ilanı var. arabayı kendisinden temiz tutmuş adam. Linkoln Kısacık cümlenin sonuna üç nokta koyunca, "Yaa ben anlatamadım ama sen zorlasan bişeyler anlarsın" dermiş gibi oluyor. safir Bir şey konuşuyoruz. "Aa benim bu konuyla ilgili, bak şöyle bir tweetim var" diyor. Ya sen Oscar Wilde misin? Evrim Güvenç Bu internet yokken e-mail'lere filan nasıl bakıyoduk acaba biz, hiç hatırlamıyorum. İhlas Koleji'nden mektup Hami Koç - hami.koc@tg.com.tr Dijital devrim Son aylarda Türkiye'de eğitim konulu sempozyum ve çeşitli birlikteliklerde ağırlıklı olarak dijital eğitim konusu gündemde. Fatih Projesi rüzgârı birçok yerde olduğu gibi buralarda da konuşmaların seyrini etkileyecek şiddette esti. İhlas Eğitim Kurumlarında yıllar önce başlattığımız uzaktan eğitim ve dijital içerik çalışmalarının, kısmen ve kademeli de olsa bütün resmî okullarda uygulanmaya başlayacak olması çok sevindirici bir gelişme. Artık Türkiye'nin neresinde olursa olsun, öğrenciler kaçırdıkları dersi evinden seyredebilecek, bütün eğitim materyallerine istedikleri zamanda ulaşabilecekler. Ayrıca akıllı tahta önünde, alanında uzman öğretmenlerin anlattıkları dersler de video olarak sisteme eklenecek. Böylece belki de dershanelere duyulan ihtiyacın da bir nebze giderilmesi amaçlanıyor. Değişimin bir anda olmasını beklemek çok zor elbette... Ancak her geçen gün konulan büyük hedefe doğru dev bir adım daha atıldığını görüyoruz ve heyecanımız artıyor. Eğitimle ilgili meseleler çözüme kavuştuktan sonra, sırada bekleyen birçok meselenin de çözüleceğine inandığımız için, Fatih Projesi ve eğitim dünyasındaki her türlü yenilik heyecanımızı artırıyor. Eğitim dünyasındaki herkesin bu heyecanı hissetmesi şart! Çocuklarımızın geleceğine yapılan yatırımlarda, sonra pişman olmamak için bu yatırımlara mutlaka katkıda bulunmak ve bunlarda bir hisse sahibi olmak gerekiyor. Zarf-Mazruf Okullarda serbest kıyafet konusu bir süredir yoğun bir şekilde tartışılıyor. Birçok konuda olduğu gibi bu konuda da birbirinden çok farklı sesler duyduk. Karara karşı çıkanların da, serbest kıyafet taraftarlarının da ülke gerçekleri göz önüne alındığında haklı gerekçeleri var. Yeni bakanımız bu konuda meseleyi birkaç yetkili ağızdan dinledikten sonra gerekirse mevzuatın yeniden değerlendirilmesi talimatını vermişler. Bundan sonraki süreçte nasıl bir gelişme olur bilemiyoruz ama serbest kıyafet konusu bir süre daha gündemde kalacak gibi gözüküyor. Temennimiz en kısa zamanda uygun kararın verilip artık diğer önemli meselelerin gündeme getirilmesi. Hayat devam ediyor ve yeni gelişmelerle huzurlu bir hafta diliyorum efendim.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.