Enron'un çöküşü, sistemin iflâsı

A -
A +

Ünlü ekonomist Paul Krugman'ın New York Times'ta çıkan yorumunda "Bu çöküş yalnızca bir şirketin iflâsı değil, bir sistemin iflasını sergiliyordu" sözleri gayet manidardır. Bütün şirketlerin ders alması gereken tavsiyelerini Krugman şöyle ifade ediyordu: 1-Modern muhasebe kurallarına uyulması 2-Şirketin bağımsız denetçilerle denetlenmesi 3-Hisse Senedi piyasalarıyla finansal pazarların işleyişini belirleyen yasal çerçeveye harfiyen uyulması 4-İçerden bilgi sızdırarak işlem yapılması kesinlikle mümkün olmaması. Uzmanlara göre Enron şirketinin 20 yıllık geçmişindeki yolsuzluklar çöküşün itici gücü oldu. ABD'nin en büyük 7 şirketi arasında yer alan Enron'un iflası, tarihinin en büyük şirket iflasıdır. Bu dev şirket şu andaki ABD Başkanı Bush'un ve babasının seçim faaliyetlerinde çok miktarda bağış yapmıştır. Halen görev yapan 100 senatörden 71'i Enron'dan bağış, ABD Meclisinde enerji komisyonundaki 23 milletvekilinden 19'u Enron'dan para almıştır. Başkan Bush'un enerji politikasını tasarlayan baş danışmanları Enron'un hissedarıdır ve Enron'dan para almaktadır. Baba ve oğul Bush'lar 1980'de kurulan Enron'un faaliyetlerini, fiyat politikalarını, yatırım ve çeşitli hususlarını kanunlar çıkararak denetlenmesini önlemiştir. Yani devletin denetimini ortadan kaldırmıştır. Şirket bilançolarında borçlarını göstermemiş, kârlarını şişirmiş ve neticede borçlarını ödeyemez hale gelince iflâs etmiştir. Beyaz Saray-Enron işbirliği Baba ve oğul Bush'lar Enron için özel kanunlar ve kararnameler çıkarmıştır. Bu kanunlar gereği onbini aşan çalışan personelin emekli sandığı fonları, Enron hisselerine yatırılmıştır. Şirket iflas edince onbinlerce çalışan işsiz kaldığı gibi emekli fonları da hisse senetleri 86 dolardan 68 cente düşünce erimiştir. Ve Beyaz Saray'ın çıkardığı kararnamelere göre tazminat hakları da yoktur. Bush Beyaz Saray ile Enron arasındaki münasebetleri ve yazışmaları açıklayacağını söylemiştir. Bush ailesi Enron'un gizli ve büyük ortağı idi. ABD'de yeni Enron'lar korkusu yaygındır. Bir zamanların ABD Hazine Bakanı Paul O'Neill bu şirket için şöyle diyordu: "Enron, kapitalizmin ne kadar dahiyane bir sistem olduğunun kanıtladı" (San Francisko Chronicle 27.01.2001) Yöneticilerin suiistimalleri Şirketin mali durumu bozulduğunda siyasi nüfuz kullanılarak kendini kurtarmaya çalışmıştır. ABD Hükümeti ülkeyi sermaye ve dev şirketlerin menfaatlerine göre idare etmiştir. Esasen ABD'ye devlet değil çok uluslu dev şirketler hakimdir. Enron'un Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı John Clifon Baxter intihar etmiştir. Aslında otomobilinde öldürüldü. Kongreye ifade verecekti. Şirketin hisselerini satın alan yatırımcıların 70 milyar doları batmıştır. Hisseler paçavraya dönüşmüş. 10 milyar dolar borç ve 10 binin üstünde çalışanın emekli sandığı fonları yok olmuş ve işsiz kalmışlardır. Haftalık Business Week Enron'u kapak yaparak "Kime güveneceğiz" başlığı atmıştır. Resmi belgelerde sahtekarlık yaparak gelirlerin yüksek gösterildiği ve bu yolla hisse senetlerinin değerini yapay olarak artırdığı kesinleşmiştir. Her renkten politikacı için Enron para çeşmesi idi. Şirket üst yöneticileri stokları nakde çevirerek 1 milyar doları ceplerine indirdiler. Kendi hisse senetlerini paraya tahvil ettiler. Bush, 10 yıl Enron'da çalışan, emekli general Thomas White'i Kara Kuvvetlerinden Sorumlu Savunma Bakanı Yardımcısı (Savunma Bakanı Rumsfeld'in sağ kolu) tayin etti. Mali Müşavirlik şirketleri arasında dünyada ilk 5 arasında yer alan (dünyada çalışanı 85 bini bulan) Arthur Anderson ise Enron'a ait bazı belgeleri imha ettiğini açıkladı.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.