Son felaketin tahlili

A -
A +
Türkiye'nin 35 ilinde Kobani'yi bahane ederek son derece tahribata sebeb olan bir felaket yaşanmaktadır. Bu tahribat tek kelime ile korkunçtur. 8 Ekim günü Allahü teala'nın emirlerini hiçe sayanlar (bazıları inkar edenler) ülkeyi savaş alanına çevirdiler. Kobani de yaşananların bu terörle uzaktan yakından ilgisi yoktur. Kobani sadece bahanedir.
Bu vandalist grup ve terör mensubları PKK, paralel yapı, HDP'lilerdir. Bu ihanet barış sürecini sona erdirmek, kendilerinin devlet içinde devlet ve güçlü olduklarını göstermek, hizmet ettikleri başta İsrail emperyalist güçleri ve Yahudi ağırlıklı küresel sermaye adına Haçlı ordusu gibi tahribat yaparak Türk ekonomisini çökertmek ve Türkiye'yi IMF'ye muhtaç etmek için yapılmıştır. Neticede Türkiye'yi Suriye, Irak ve Ukrayna gibi iç savaşa sürüklemek istediler.
8 Ekim 2014, bu tarihi bir yere not edin. Öyle zannediyorum ki, bu tarih PKK, HDP ve paralel yapının çöküşünün başlangıcı olacaktır. PKK'ya yardım eden ve geçmişte PKK için hapiste yatan kişiler milletvekillerine "Bizi PKK zulmünden kurtarın" mesajlarını aktarmaktadırlar. 
Hiçbir şey sebebsiz değildir. Allahü teala zalimin hasmıdır. PKK'nın zulmüne doğrudan ya da dolaylı hizmet edenler cezalandırılmıştır. (elbette çoğu masumdur) Ama fekaletler suçlu ve suçsuz ayırmaz. Bu bölgede yaşayan gerek aydınlar gerekse erkekler (istisnalar hariç) evlatları dağa kaçırılan anneler kadar cesaret sahibi olamadılar. 
Okulları yakan PKK, Kürtlerin tahsil yapmasını, kariyer ve meslek sahibi olmasını istemiyor. İş yerlerinin tahribi ile de bu bölgede işsizliğin çoğalmasını istiyor. Bu yüzden yatırımlara mani oluyor. Böylece dağlardaki terörist için kaynak sağlıyor.
Kobani'ye gelince, YDP, Kuzey Suriye'de kendisini himaye etmeyen Kürtlere zulüm yaptı. 2 sene önce yüzbinlerce Kürt, YDP'nin zulmünden kaçarak çoğu Lübnan'a bir kısmı da Türkiye'ye sığınmış idi. 
YDP, Türkiye ve Kandil'den gelen Kürtler, 200 bin insanı katleden Esad'a, hizmet ederek Özgür Suriye ordusuna karşı savaştılar. Şimdi ise Esad'ın silahlandırdığı IŞİD ile hizmet ettikleri zalimin zulmüne maruz kaldılar. Garbdaki bir Müslümanın ayağına diken batsa Şarktaki Müslümanın acı duyması gerekir. İslamiyetin lanetlediği kavmiyetçiliği benimseyen bazıları, Türkmenlere, Halep'de yaşananlara ve 200 bin Suriyelinin katledilmesine sessiz kaldılar. Ve bu yaptıkları Gayretullaha dokundu.
HDP gerek yakıp yıkmalar gerekse yağmalar ile ilgim yok dese de, kamuoyu bu açıklamaya pek inanmamaktadır. Bu facianın arkasında başta İsrail olmak üzere küresel sermaye vardır.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.