Türkiye bataklığa sürüklenmek isteniyor

Ortadoğu, Moğol istilasından sonra en büyük felaketi yaşamaktadır. Ortadoğu'yu yangın yerine çeviren İsrail, ABD, Almanya, İran ve diğerleridir. Bu şer güçler Ortadoğu'yu taşeron terör örgütleri ile yangın yerine getirmişlerdir. Nihai hedef Türkiye'yi kuşatmak İslam Dünyasında yeniden lider olmasını önlemektir.

Her konuda Batı'ya entegre olmuş, zayıf, Batı'nın ve içerdeki uzantılarının vesayeti altında bir Türkiye meydana getirilmek istenmektedir. Aslında bu şer güçler sonlarını hazırlamaktadır. Yakın gelecekte İsrail, ABD, İngiltere, Almanya ve İran Ortadoğu'dan defolup gidecektir. (İsterseniz bu sözümü bir yerlere not edin...)

Türkiye dünyada kendi ülkesi dışında muhtaçlara yardımda ikinci sıradadır. 6.5 milyar dolarlık yardım son derece büyük bir yardımdır. ABD yardımının yarısından fazlası zalim İsrail'e yapılıyor. 2002 öncesi yani AK Parti'nin 13 yıllık iktidarı öncesi Dünya Bankasından 1 milyar dolar uğruna bir gecede tarımla ilgili 12 kanun çıkarılmış idi. Dünya Bankasının talimatı neticesi Türkiye tarım ülkesi olmaya mahkum bırakılmış idi.

2002 öncesi IMF'nin 3. derece yetkilileri yanında "El pençe divan" duran üst düzey Türk yetkililerin fotoğrafları karşısında utanıyorduk.

Anayasa Mahkemesinin koalisyon görüşmeleri sırasında dershanelerle ilgili kararı manalıdır!.. Geçmişte bazı dershanelerin çalışkan ve zeki öğrencileri Harp Okulu, Polis Akademisi, Hukuk Fakültesi başta olmak üzere yerleştirmek istemesi ve bunun için öğrencilerin anne ve babasını ikna için defalarca evlerine gitmesine canlı şahidim.

Anayasa Mahkemesi bu kararıyla bazı dershanelerin yeniden devlet aleyhine militan yetiştirmesine yeşil ışık yakmıştır. Şu andaki Anayasa darbe anayasasıdır. Dahası vesayet rejimini koruyan halkın milli iradesini önleyen Anayasadır.

Anayasa Mahkemesi ise vesayet rejimini kurmak ve halkın milli iradesini temsil eden yeni Menderesleri önlemekle görevlidir. Yeni Anayasada Anayasa Mahkemesi yer almamalıdır. 41 yıldır İstanbul Barosuna kayıtlı avukatım. Biliyorum ve yürekten inanıyorum ki, yargı içinde son derece dürüst ve ahlaklı hakim ve savcıların sayısı oldukça fazladır. Ama Türkiye'deki yargı sistemi için aynı şey söylenemez.

1923'ten bu yana  genel anlamda yargı tarafsız ve bağımsız olmamıştır. Çok sayıda idam kararı Çankaya'da verildi. Mahkemeler sadece maske idi. Savcının beraat isteğine idam kararı verilen davaları bu Türkiye gördü. (İskilipli Atıf Hoca)

Yassıada Başsavcısının sözü beni doğrulamaktadır: "Sizi buraya gönderen böyle istiyor." Yargının üst kuruluşları darbelerde darbecilerin yanında yer aldı.

Avrupa Birliği Yunanistan'ı 85 milyar Euro'ya teslim almıştır. Yahudilerin ABD nüfusundaki miktarı yüzde 2'dir. Amerika'daki milyarderlerin yüzde 50'si Yahudi'dir. Yunanistan'ı iflasa sürükleyen Siyonizmdir. Siyonizmin en büyük hedefi Türkiye'yi Yunanistan gibi iflasa sürüklemek idi. Allahü tealanın yardımı ile Erdoğan ve AK Parti iktidarı bu tuzağa düşmedi.

Erdoğan ve AK Parti düşmanlığının başta gelen sebebi budur. Siyonizmin en büyük korkusu ise Türkiye'nin her konuda güçlenmesidir. Erdoğan ve AK Parti düşmanlığı yapanlar isteyerek ya da istemeyerek Siyonizme hizmet ediyorlar!..