Bugünleri de gördük…

A -
A +

İslam Dünyasının kurtuluşu bu ülke liderlerinin emperyalist güçlerin taşeronu olmak yerine Erdoğan gibi cesur olup Hakkı ve halkı savunmalarından geçiyor. Erdoğan gibilerin sayıları artmalıdır. Koskoca Mısır, küçücük İsrail’in emrinde ve sömürgesindedir. Ancak inşallah yakında “Beşli Çete” çökecektir.

1945 yılında kurulan Birleşmiş Milletler Teşkilatı güvenirliğini kaybetmiştir. Zalimdir. Sömürücüdür. Adil değildir. 500 bin Suriyeliyi katleden Esad’dır. Çünkü Esad, İslamiyetin ve Sünnilerin düşmanıdır. İran ise asırlardır Vatikan’ın en sadık müttefikidir. Bu husus bir iftira değildir. Belgelerle sabittir.

Osmanlının okyanus ötesine giderek İslamiyeti yaymasını İran önlemiştir. Osmanlı ne zaman sefere çıksa İran bir tehdit olmuştur. Ve Osmanlı ile savaşmıştır. İsrail İslam Dünyasının göğsüne saplanmış bir hançerdir. İran ise İslam Dünyasının bedenine musallat olan kanserdir. Hatta kangrendir. Bu hançer ve kangren halledilmedikçe İslam Dünyasının sıkıntıları devam eder.

Yerli olarak üretimini gerçekleştirdiğimiz Bozcaada Korveti  denize indirilmiştir. Bunun yanında Kınalıada Korveti’nin inşasına başlanmıştır. Resmî kaynaklara göre yurt içi ve yurt dışı operasyonlarla 7600’den fazla terörist etkisiz hâle getirilmiştir. Bu ateist teröristler dış güçler adına ölmüşlerdir.

PKK her türlü hileyi kullanmaktadır. Muş’ta Kızılağaç beldesinde cami cemaatini kalkan yaparak karakola saldırmıştır. Ancak asker oyuna gelmemiştir. Dinsiz ya da Zerdüşt, putperest teröristler cami, kilise önlerine ne gelirse yakıp yıkmaktadırlar. Tarihî camileri tahrip edenlerin başında PKK içindeki Şii İranlı teröristler gelmektedir.

Gerek Osmanlının ve gerekse diğer İslam ülkelerinin hemen her konudaki başarısının itici gücü ve kaynağı İslamiyettir.

İngiltere’nin Yahudi asıllı Başbakanı ülkemiz için Türkiye üç bin yılına kadar Avrupa Birliğine giremez derken, İngiltere’de yapılan referandum neticesi birkaç milyon farkla Avrupa Birliğinden ayrılma kararı çıkmıştır. Bu bir milattır. Ve Avrupa Birliğini temelinden sarsmıştır.

Geçmiş yıllarda Fransa Dışişleri Bakanı gayet samimi bir itirafta bulunmuştur. Erdoğan’a Avrupa Birliğine giremezsiniz demiş idi. Erdoğan sebebini sorunca da; “Çünkü siz Müslümansınız” cevabını vermiş idi. Fransa’nın eski cumhurbaşkanlarından birinin yazdığı kitabında Türkiye'nin Avrupa Birliğine asla alınmaması gerektiğini yazmış idi. Gerekçesini de şöyle sıralamıştı: Avrupa Birliği Katolik çoğunluklu bir Hıristiyan birliğidir. Geçmişteki Roma İmparatorluğunun kopyasıdır."

Avrupa Birliği Erdoğan’a düşmandır. Erdoğan Avrupa Birliğinin çifte standartlı olduğunu ve yalan söylediğini söylemektedir. İleride Türkiye de AB konusunda bir referanduma gidebilir. Kim bilebilir ki...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.