Batı'nın gerçek yüzü -1-

A -
A +
Hıristiyan Dünyasının “ASR-I SAADET’TEN”  ve “1071 MALAZGİRT ZAFERİNDEN” bu ana kadar düşmanlıkları asla bitmemiştir. Her geçen yıl değil; her gün bu düşmanlık çığ gibi artmaktadır. Son yıllarda ise Hıristiyan Batı, Türkiye’ye resmen ilan edilmemiş ama post-modern bir savaş açmıştır.
Türkiye’nin bütün imkânlarını, güçlü ve zayıf yanlarını bilen Hıristiyan Batı’nın gerçek ve o derece çirkin yüzünü görmek zorundayız. 
“Türkler bizi istemeyebilir ama oranın (Anadolu’nun) sahibi onlar değil ki!..” (Eveler Wheler-Misyoner)… 
İstanbul’da Bizans Devletini kurmak için vakıf ve dernek sayısı binlerledir. (ABD Medyası)… 
Sevr Antlaşması’nın özlemi içindeyiz. (Helmut Schmitt-Almanya Eski Başbakanı)… 
İslam ülkelerine bölücülüğü sokmak ve hakim olmak için yapılacak her şey İngiltere Hükümetimizin siyasetinin gereğidir. (Ser John Strachey)…
Geçmişte emperyalist güçler sömürüleri ve devamı için Haçlı Ordusu ve misyonerleri kullanırdı. Şu anda ise bid’at ehli olan "Paralel Yapı"yı, din düşmanı PKK’yı ve Batı kültür potasında erittiği yerli ve millî olmayan Batı’nın devşirme sözde aydınlarını kullanmaktadır.
“Müslümanların her şeyini bozduk ve yok ettik. Dinleri, inançları, ahlakları ve insani duyguları yok oldu. (Louis Massignon)
Batı’nın bu görevini bugün “Gülen” yerine getirmektedir ve Vatikan’ın misyonunu yerine getirmekle görevlidir (kendi itirafı)… 
"Birinci bin yılda Avrupa, ikinci bin yılda Amerika ve Afrika Hıristiyanlaşmıştır. Üçüncü bin yılda başta Türkler olmak üzere Asya’yı Hıristiyanlaştıralım.” (Paya 2. John Paul)…
Misyonerlik faaliyetleri “İnsan Hakları Evrensel Beyannamesinde” yasaklanmıştır. Misyonerler hiçbir Batılı ülkede misyonerlik faaliyetinde bulunamazlar. Batılılar, Batılı olmayan ülkelerde hiçbir ahlak ve hukuk kuralı tanımadan söz konusu faaliyetlerde bulunmaktadır. Çeşitli kisveler altında sayısız misyonerler bu ülkelere gönderilmekte ve misyoner okulları ile misyonerlik merkezi olarak çalışan kuruluşlar meydana getirilmektedir. Amaçları bu ülkeleri içeriden ele geçirmektir.
Osmanlı İmparatorluğu’nda gayr-i müslimler içinde Osmanlı’ya en sadık millet Ermeniler ve Bulgarlar idi. Âdeta Osmanlı Devleti ile bütünleşmişlerdi. Misyoner kolejleri bu ikisini Osmanlı ve Türklere düşman yaptı. 
“Ermenilerin ruhuna girdik. Hayatlarında ihtilaller yaptık” (Ünlü Misyoner A. West)
“...Koleji olmasaydı Bulgaristan olmazdı” (Gold)…
“Ve bu kolej Türk halkına Hıristiyan ruhunu, hayat tarzını ve dünya görüşünü aşılamak için kurulmuştur.” (Misyoner Washburn)… 
Fatih Sultan Mehmed İstanbul’u fethetmek için işe Boğazkesen (Rumeli) Hisarı'nı yapmakla başladı. Biz de bu şehri almak için aynı yerden başlayacağız!” (Ünlü Misyonerlerden…)
"Amerika bu kolej vasıtası ile kültürümüzle savaştı. Ayrılıkçı (bölücü) gençler yetiştirdi. Özenle eğittiği idareci, yazar, gazeteci, sanat ve bilim adamlarını kullanarak, Türkiye’yi denetim altına aldılar.” (Necdet Sevinç)
İngiltere, casus ve misyoner teşkilatı başkanı, Osmanlı Devletinde faaliyet gösteren Hempher’e şöyle der: “Eğer sen İslam ülkelerinde Sünni-Şii çatışmasını başlatabilirsen Büyük Britanya’ya en büyük hizmeti yapmış olursun” (Bircan Akyıldız Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı)…
Devamı sonraki yazımızda inşallah...
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.