Batı’nın ve Batılılaşmanın gerçek yüzü

A -
A +
Batı ve Batılılaşmanın tahlili aslında ciltlere sığmaz ölçüdedir. Ancak çok kısa da olsa sizlere bu mevzuda bir iki şey söylemek isterim... Hıristiyan Batı’nın İslamiyete ve ona hizmetle şereflenen Türk milletine düşmanlığı yeni değildir çok eskilere dayanır. Bu düşmanlık ve kin, mevcut şartlara göre taktik ve strateji değiştirmiştir. Ama asla sona ermemiştir. Ermesi de mümkün değildir. Her geçen gün çığ gibi artmaktadır.
CHP iktidarının 1000 yıllık Türk İslam medeniyetini yıkarak Batılılaşma maskesi ile bu asil milleti tarihinden, dininden, dilinden, millî ve manevi değerlerinden koparmıştır. Bu değerler ise bir milletin olmazsa olmaz değerleridir. Gelecek, geçmişe dayanır. Bitkilerde kök ne ise tarihten gelen değerleri de bir milletin kökleridir. Tarihte olmak tarih ile beraber olmaya bağlıdır. Jön Türkler, Tanzimatçılar, İttihat Terakki ve onların temsilcileri CHP ve bu zihniyeti devam ettirenler Batı’yı taklit ile İslamiyete ve Türkiye’ye karşı en büyük suçu işlemişlerdir.
Allahü teala Kur’an-ı azimüşşanda “Şahsiyetini feda etme, hiç kimseyi de taklit etme, muktedabih (kendisine uyulan) bir ümmetsin, taklit olursunuz fakat taklit edemezsin.” (Âyet-i kerime meali) Ve Hıristiyan Batı potasında eriyen yerli ve millî olmayan aydınlar Allahü tealaya isyan ettiler. Allahü zülcelal hazretleri Kur’an-ı kerimde “Öyle bir kavim getireceğim ki, onlar Allah’ı severler Allah da onları sever” buyurmuştur. İslam âlimleri 1000 yıl İslamın bayraktarlığını yapan, İslamiyete hizmet ve Müslümanlara muhafızlık yapan Türk milletinin bu müjde ile şereflendiğinde ittifak etmişlerdir. Jön Türk, Tanzimat, İttihat Terakki, CHP ve onların zihniyetindeki gafiller bu milleti (çok azı hariç) bu nimetten mahrum ettiler. Allah sevgisi yerine nefis ve çeşitli şeylere yönlendirdiler. Bazılarını putlaştırdılar. Küçümsenmeyecek bir kısmını  Allahü teala ve Sevgili ve Şerefli Peygamberimize (sallallahü aleyhi ve sellem) düşman yetiştirdiler. Islaha muhtaç kişiler İslamiyeti ıslah projesi (layihası) hazırladılar. 30 senelik bir proje ile "Allah ve Peygamber ismini bile unutturacağız" dediler. (İnönü’nün Sofya ziyaretinde)
CHP’nin İslam harflerini kaldırmak başta olmak üzere "devrim" diye yaptığının hepsi, halkı İslamiyetten koparmak için yapılmıştı. Devrimler İngilizlerin isteği ile yapıldı. İngiltere devrimlerden ve hilafetin kaldırılmasından sonra Avam ve Lordlar Kamarasında Lozan’ı tasdik etmiştir. Lozan’dan dönen İngiliz heyeti başkanı Lord Curzon, Lordlar ve Avam Kamarasında hesaba çekildi. "Türkiye’ye nasıl bağımsızlık verirsin?" sorusuna karşılık şu cevabı verdi:
“Lozan’da Türkiye’nin elinden yer altı ve yer üstü servetlerini aldık. Ve yakında onları bize benzeterek en güçlü servetleri olan Kur’anı ellerinden alacağız ve İslamiyetten koparacağız. Sabırlı olun ve bekleyin...” (Bu sözleri üzerine ayakta alkışlandı.)
Karabekir Paşa’nın hatıralarında İnönü, Karabekir’e "Batı’nın desteği için Bulgarlar gibi Hıristiyan olalım" demiştir. Ankara Garı salonunda Mustafa Kemal başkanlığında bakanlar kurulu ve üst düzey bürokratlar Teşkilat-ı Esasiyeyi (Anayasa)da değişikliği konuştu. Karabekir hariç "Türkiye’nin dini İslam kalsın" diyen olmadı!.. Hıristiyanlıktan Protestanlık gelsin teklifleri oldu. Peki neden Protestan? Çünkü Protestanlıkta temel vahiy değil akıldır. İbadet şart değildir. Ve Protestanların fıkhı yoktur. Herkes istediği gibi yaşar. Halide Edip Adıvar ile yapılan röportajda itirafı: “CHP’li bir ileri gelen Protestanlığı methetmemi istedi. Ben bu manevi yükü yüklenemem dedim...”
Samsun’a çıkanlardan Hüsrev Gerede hatıralarında “Harf devriminin halkı Hıristiyan yapmak için yapıldığını” itiraf eder...
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.