Şakalaşmak güzeldir ancak ölçülü olursa...

A -
A +
M. Said Arvas Hocadan Hatıralar...
 
Düşmanlıkların çoğu, aşırı şakalaşmaktan meydana gelir. Bazen dinleyenleri daha çok güldürebilmek için lâtifelerdeki ölçüyü kaçırıyoruz!
 
 
Lâtife yapmak, şakalaşmak güzeldir, ancak belli bir ölçüde olursa.
Şakayı tuza benzetmişlerdir. Hiç tuz olmazsa yemeğin tadı olmaz, çok olursa o zaman da yenmez!..
Düşmanlıkların çoğu, aşırı şakalaşmaktan meydana gelir. Buna, zaman zaman hepimiz şahit oluruz. Bazen dinleyenleri daha çok güldürebilmek için lâtifelerdeki ölçüyü kaçırıyoruz. Bu da senelerce sürebilen bazı kırgınlıklara, küskünlüklere sebep olabilmektedir.
Tebessüm etmek, güler yüzlü olmak çok iyidir. Kahkahayla gülmek mekruhtur. Hadis-i şerifler buyuruldu ki:
(Allahü teâlânın kendinden razı olup olmadığını bilmeden kahkahayla gülene şaşılır.)
(Benim bildiğimi bilmiş olsaydınız, çok ağlar, az gülerdiniz.)
Bunları düşünen, kahkaha ile gülebilir mi?
Abdullah ibni Abbas buyuruyor ki:
"Gülerek günah işleyen ağlayarak Cehenneme girer."
Muhammed bin Vasi de şöyle buyuruyor:
"Cennette birini ağlayarak görsen ne kadar hayret edersin! Bu adam niçin ağlıyor? Cehennemden kurtulmuş, cennete girmeye nail olmuş, artık onun için ebedi saadet elde edilmiş demektir. Üstelik, nimetlerin en büyüğü olan Yüce Rabbimizi görebilme şerefine kavuşmuş, peygamberlerle, meleklerle, salih kimselerle beraber olmuş. Hâlâ ağlıyor. Hayret!.. İşte, Cenette ağlayana ne kadar hayret edilirse; dünyada kahkaha ile gülene de o kadar hayret etmek gerekir. Çünkü insan, akıbetinin ne olacağını bilmiyor, hangi felaketlerin, hangi sıkıntıların, hangi hastalıkların onu beklediğinden haberi yok. Onu saracak olan kefeni belki de dokunmuştur!"
Sevgili Peygamberimiz (aleyhisselam) da bazen lâtife yaparlardı; ama ölçülü...
Mesela bir gün yaşlı bir hanım yanlarına gelir ve cennete girebilmesi için dua ister. Resulullah efendimiz de;
"İhtiyarlar cennete girmez" diye cevap verir.
Bunun üzerine ihtiyar hanım ağlamaya başlar, sonra kendisine;
"İhtiyarlar, ihtiyar olarak cennete girmezler, gençleşir ve öylece cennete girerler" buyurmaları ihtiyarı sevindirir...
Bir başka gün birisi gelir sevgili Peygamberimizden binmek için bir deve talep eder. O da;
"Sana bir deve yavrusu getirelim ona binersin" buyurur. O kişi der ki:
"Deve yavrusu beni taşıyamaz ki!" 
Bunun üzerine âlemlere rahmet olarak gönderilen zat, lâtife yaptığını işaretle buyurur ki:
"Bütün develer, deve yavrusu değil midir?"
Bizler de lâtife, şaka yapalım; ancak, ölçüyü kaçırmadan...
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.